Açık Öğretim ile ilgili çarpıcı açıklama
YÖK Başkanı Saraç, "Bu programlardan çıkanların elde ettiği nitelikler, haklar, yetkiler örgündeki ile aynı ise buranın da ölçme ve değerlendirme kalitesinin yükseltilmesi lazım" dedi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, Açıköğretim fakültesi sınavlarında dört yanlışın bir doğruyu götürmesi uygulamasına ilişkin, "Bu programlardan çıkanların elde ettiği nitelikler, haklar, yetkiler örgündeki ile aynı ise buranın da ölçme ve değerlendirme kalitesinin yükseltilmesi lazım. Dört yanlış bir doğruyu götürecek ama eminim ki öğrencilerimiz daha fazla çalıştıklarında bu zorluğun üstesinden gelecekler." dedi.
Eğitimin bütün kademelerinde niteliği yükseltmenin öncelikleri olduğunu vurgulayan Saraç, "Yoksa ülkenin gelecek nesilleri üzülür." ifadesini kullandı.
"Biz 'öğrenci dostu YÖK' olsun istiyoruz"
Açıköğretim fakültesinde büyükelçi yetiştirecek programlardan formasyon alındığında öğretmenlik programlarına kadar birçok önemli alan bulunduğuna işaret eden Saraç, şöyle devam etti:
"Ama bakılıyor, sadece birinci aşamayı geçince 'büyükelçi yetiştirecek bir programa girebilirim' veya 'öğretmen olacak bir programa girebilirim' diyebiliyorsunuz. Burada bir çarpıklık var. Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi gerçekten büyük bir üniversite. Çok kapasiteli bir üniversite. Belli alanlarda çok yetkin bir üniversite. Ama aynı zamanda şu da var, öğrenci sayısının fazlalığı itibarıyla dünyada ikinci üniversite. Bu programların niteliğine baktık, meslek üreten programlar da var bunların arasında. Ölçme değerlendirme usulüne baktık. Gerçekten de eşik çok aşağı belirlenmiş, bir de yanlışlar doğruyu götürmüyor.
Bu programlardan çıkanların elde ettiği nitelikler, haklar, yetkiler örgündeki ile aynı ise buranın da ölçme ve değerlendirme kalitesinin yükseltilmesi lazım. Amacımız öğrencilerimizi zorlama, üzme değil. Biz 'öğrenci dostu YÖK' olsun istiyoruz."
Eğitimde ülke menfaatlerinin önemine değinen Prof. Dr. Yekta Saraç, "Bu açıdan öğrencilerimiz biraz daha sıkı çalışırlarsa eminim ki bu işi başarırlar. Dört yanlış bir doğruyu götürecek ama eminim ki öğrencilerimiz daha fazla çalıştıklarında bu zorluğun üstesinden gelecekler." değerlendirmesini yaptı.
"Mutabakat zaptları romantik bir ilişki şeklindeki anlaşmalar değil"
Saraç, Türkiye'nin son yıllarda uyguladığı Afrika açılımı politikası kapsamında, YÖK'ün Müslüman Frankofon ülkelere yönelik çalışmalarına ilişkin de bilgi verdi.
Yeni YÖK olarak yükseköğretimin niteliğini yükseltmeye ve kaliteye verdikleri önem kadar uluslararasılaşmayı da önemsediklerine işaret eden Saraç, "Sadece bir gösterge olarak söylüyorum. Bizden önceki 32 yıl boyunca 10 bakan düzeyinde uluslararası mutabakat zaptı imzalanırken son 2 yılda ise 13 mutabakat zaptı imzalandı." bilgisini paylaştı. Saraç, son mutabakat zaptının ise Katar ile imzalandığını hatırlattı.