Silah fabrikasına kozmik soruşturma
Milli silah projelerini satarken yakalanan MKEK Müdürü Tanrıverdi'nin bilgileri fabrikadan nasıl çıkardığı soruşturulacak.
ABD’li bir işadamına patenti MKEK’e ait olan ve TSK’nın temel saldırı silahı olacak Milli Piyade Tüfeği MPT-76’nın çizim ve üretim planlarını satarken suçüstü yakalanan Tanrıverdi’nin bilgileri fabrikadan nasıl çıkardığı soruşturulacak. Tanrıverdi’nin silahların çizim ve planlarını başka kişilere satıp satmadığı da inceleniyor.
Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü Mustafa Tanrıverdi’nin Türk kökenli ABD’li işadamına verdiği flash belleklerde, Türkiye’de üretimi yapılan silahların alaşımları, teknik çizim tasarımlarının olduğu programların da olduğu ortaya çıktı. Savcılık, sıkı güvenliğin olduğu fabrikadan bilgilerin nasıl çıkarıldığını araştırıyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na 1 Nisan 2016’da yapılan bir ihbarda, Tanrıverdi’nin, üretim aşamasına geçilmesi tasarlanan, MPT-76’nın çizim ve üretim planlarını 300 bin dolar, MP-5 marka silahın planlarını ise 200 bin TL karşılığında satacağı iddia edildi. İhbar üzerine Tanrıverdi hakkında sulh ceza hakimliğinden izleme kararı alındı. Telefonları dinlemeye alınan Tanrıverdi ile işadamının, 6 Nisan günü buluşacakları tespit edilince özel olarak talimatlandırılan KOM ekibi buluşma yerinde tedbir aldı.
Locada alışveriş
Tanrıverdi, 6 Nisan günü saat 18.20 sıralarında Söğütözü’ndeki lokantaya 71 AG 645 plakalı araç ile geldi. Şoför araç içinde kalırken, Tanrıverdi aracın arka koltuğundan inerek lokantaya girdi. Lokanta içinde ABD’li işadamı K.K ile buluşan Tanrıverdi, lokantanın üst katında bulunan kapalı loca olarak kullanılan odaya birlikte girdi. Lokantaya girerlerken Tanrıverdi’nin elinde kahverengi renkli el çantası, işadamının elinde ise içinde paraların bulunduğu siyah renkli bond çanta ile laptop bilgisayar vardı. Odadaki alışverişin ardından Tanrıverdi, elinde bond çanta ve küçük kahverengi el çantası ile işadamı ise çanta içerisinde laptop bilgisayarla çıktı. Tanrıverdi, lokantanın kapısından çıktıktan sonra önlem alan KOM şubesi ekipleri tarafından suç üstü gözaltına alındı. Tanrıverdi’nin elindeki çantada, seri numaraları önceden alınmış paralar da ele geçirildi.
Tanrıverdi, tutuklanmadan önce mahkemede verdiği ifadesinde, ABD’li işadamına verdiği flash belleklerdeki bilgilerin alınarak, bu silahların yasal yollardan üretilmesinin mümkün olmadığını, teknik üretimde kullanılan kalıplar olmadan bu tüfeğin imalinin mümkün olmadığını savundu. Ancak savcılık tarafından flash belleklerde yapılan incelemelerde, fabrikada üretimi yapılan silahların alaşımları, teknik çizim tasarımlarının olduğu Autocad programlarına varıncaya kadar olan bilgilerin olduğu gün yüzüne çıktı. Flash bellekler içinde, silahların namluları ile ilgili teknik verilerin de olduğu ve bu bilgilerle tüfeğin üretiminin yapılabileceği değerlendirildi.
Savcılık, Tanrıverdi’nin fabrikadan son derece kozmik olan bu bilgilerin nasıl kurum dışına çıkarıldığını da soruşturmaya dahil edecek. Savcılığın, flash bellek içindeki teknik bilgilerden yola çıkarak tutanak tutacağı ve silah fabrikasındaki bu bilgilerin kurum dışına çıkarılmasıyla ilgili olayda görevini ihmal edenler hakkında soruşturma başlattığı bildirildi. Savcılığın, bu soruşturmayı, suç yerinin Kırıkkale olması nedeniyle Kırıkkale Cumhuriyet Savcılığı’na göndermesi bekleniyor.
HTS’ye inceleme
Milliyet'ten Türker Karapınar'ın haberine göre, Tanrıverdi’nin, tutuklanmadan önce fabrikada üretimi yapılan silahların çizim ve planlarını başka kişi ya da firmalara satıp satmadığı da araştırılıyor. Savcılık, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na yazı yazarak, Tanrıverdi’nin geçmişe dönük HTS kayıtlarını istedi. Bu kapsamda Tanrıverdi’ye tutuklanmadan önce mahkemede sorulan bir soru dikkat çekti. Tanrıverdi’nin, ABD’li işadamından önce de silahları başka bir firmaya da satmış olabileceği iddia edildi. Tanrıverdi, ifadesinde, “G. isimli firma halihazırda tabanca imalatı yapan bir firmadır. Bu firmanın sahipleri benim gibi Giresunludur. Gıyaben duyduğum kadarıyla onlar da tüfek imalatı yapmak istediklerini, Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile görüşmelerinin olduğunu biliyorum. Ancak bu firma ya da Türkiye’den başka bir herhangi bir firma ya da kişi benimle MPT-76 ya da MP-5 silahlarının üretimi, planlarının kendilerine verilmesi ya da herhangi bir konuda görüşmüş değillerdir. Bu kapsamda bu firma ya da yetkilileri ile herhangi bir münasebetim olmamıştır” dedi.
Çevresinde mazbut yaşamıyla görüntü veren Tanrıverdi’nin, gözaltına alınmasından sonra evinde ve işyerinde arama yapıldı. Tanrıverdi’nin evinde 28 bin Euro ve 18 bin dolar çıktı. Savcılık, Tanrıverdi’nin bankalardaki mevduatıyla ilgili de MASAK araştırması yaptırdı. Araştırma sonucu Tanrıverdi’nin bankada da 70 bin lira mevduatı bulunduğu anlaşıldı. Savcılık, Tanrıverdi’den ele geçirilen paraların suçtan elde edilip edilmediğini araştıracak.
‘100 milyon dolar’
Tanrıverdi’yi “Ben vatanıma ihanet etmem” diyerek, polise ihbar eden Türk kökenli ABD’li işadamı K.K. da ifadesinde şunları söyledi:
“1.5 ay önce ‘ABD’de silah fabrikan var, bu bilgiler orada kullanılırsın’ dedi. Özellikle MPT-76 marka silahı, NATO standartlarındaki en çok testi geçebilen ve dünyada birinci sırada yer alan bir silah. Bu nedenle yurt dışında çok sayıda alıcısı bulunmakta. Ülkemin bütün büyük buluşlarının yurt dışına çıkarılmasından rahatsızım. Vatanım için şüpheli hakkında ihbarda bulunmaya karar verdim. Tanrıverdi’nin verdiği bilgiler, benim için 100 milyon dolar değerinde olan bilgilerdi.”
Elleri kelepçeli ilk görüntü
Tanrıverdi, sorgulanmak üzere Ankara Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü’ne götürüldü. Tanrıverdi, 7 Nisan günü kelepçeli bir şekilde Ankara Adliyesi’ne sevkedildi. Milliyet, şüpheli Tanrıverdi’nin kelepçeli görüntüsüne ulaştı. Görüntülerde, bir dönem MKEK’in önemli isimleri arasında yeralan, ancakbugün “casusluk” iddiasıyla tutuklanan Tanrıverdi’nin ellerinin arkadan kelepçelendiği ortaya çıktı.
2015 sonunda genel müdür oldu
Milliyet’in aldığı bilgiye göre Tanrıverdi, 1957’de Giresun’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Giresun’da bitiren Tanrıverdi, Almanya’da ULM Yüksek Mühendislik Okulu’nda Makina Mühendisliği okudu. Almanya’da bir süre çalışan Tanrıverdi, 1986’da Türkiye’ye döndü. 1987’de Makine Kimya Endüstrisi Kurumu’nda (MKEK) imalat mühendisi olarak işe başladı. 1990’da sanayi başmühendisi, 1994’te Ar-Ge Başmühendisi oldu. 1997’de Ar-Ge kısım müdürü oldu. Tanrıverdi, 2003-2009 arasında mühendislik hizmetleri müdürü ve Ar-Ge müdürlüğünü birlikte yürüttü. 2009-2013 arasında Ar-Ge Müdürlüğü görevine devam eden Tanrıverdi, 2014-2015 arasında Kırıkkale’deki silah fabrikası müdür yardımcısı oldu. Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürü Osman Nuri Erdoğan’ın yaş haddinden emekli olmasından sonra Tanrıverdi, 17 Aralık 2015’te fabrikanın genel müdürü oldu.
MKEK’in kayıp silahı
Paris’te gerçekleşen “Eurosatory” fuarında MKEK bir şok yaşamıştı. TSK Jandarma Özel Harekat ekiplerinin operasyonel bölgelerde aktif olarak kullandığı, ilk yerli patentli ürün olan yüzde yüz Türk malı olan Bora 12 sniper tüfeği MKE’nin standından çalınmıştı. MKE yetkilileri, kilitli güvenlikli bir kabinde sergilenen tüfeğin özel bir alyen anahtarı kullanılarak çalındığını belirtmişti. 7,62 mm çapında 1.200 metre etki mesafesine sahip bir keskin nişancı tüfeği olan Bora 12’yi çalan kişilerin bu silahı kullanamayacağı, çünkü tüfeğin ateşleme piminin üzerinde olmadığı iddia edilmişti.