Korkunç iddialara bir yenisi daha eklendi
Çocuk hastalarına uyuşturucu ilaçla ailelerini tecavüzle suçlattığı iddiasıyla tutuklanan İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı'nın eski Başkanı Prof. Dr. S.Z.'nin mağdur çocuğa gizli kamera verdiği ve bunu eve yerleştirttiği iddiası gündeme bomba gibi düştü.
Gazeteci Timur Soykan’ın ortaya çıkardığı Prof. Dr. S.Z. skandalında yeni detaylar ortaya çıktı. S.Z.’nun mağdur çocuğa gizli kamera verdiği ve bunu eve yerleştirttiği öğrenildi.
Prof. Dr. S.Z.’nun çocuklara çoklu kişilik bozukluğu teşhisi koyarak aileleri tarafından cinsel istismara uğradıklarına inandırdığı iddiası Türkiye gündemine oturdu. Gazeteci Timur Soykan’ın gündeme getirdiği olayla ilgili yeni detaylar ortaya çıktı.
Halk TV yayınına katılan Soykan, çocuklardan birinin aile evine, oyuncağa saklanarak yerleştirilen gizli kamera görüntülerini yayınladı. Programa aynı zamanda bir diğer mağdur çocuğun annesi de bağlandı.
Soykan’ın aktardıklarına göre, S.Z. tedavi ettiği çocuk aracılığıyla ailenin evine gizli kamera yerleştirilmesini sağladı. Çocuğun annesine itiraf etmesi üzerine bulunan gizli kameranın görüntülerinde profesörü kendisinin de yer aldığı görüldü.
Soykan, mağdur çocuğun annesine profesörün kendisine ilaç verdiğini, ilacın etkisiyle kötü olduğunu ve ailesinin ona cinsel istismarda bulunduğunu söylediğini aktardı. Soykan aynı zamanda, profesörün çocuğa ailesinin sularına radyoaktif madde katarak onları öldürmesini, ailesinin mal varlığıyla yurt dışında onu yaşatacağını söylediğini de aktardı.
ÇOCUKLARDAN BİRİNİN ANNESİ KONUŞTU
Soykan’ın katıldığı programa başka bir mağdur çocuğun annesi de telefonla bağlandı. Tecavüze uğradığını söyleyen çocukların raporlarının temiz çıktığını söyleyen anne şu ifadeleri kullandı:
“Bu net bir bilgidir, gerek benim kızım gerek diğer mağdur çocuklardan bir kısmı adli tıp raporu aldı. Yüzlerce kez tecavüze uğradığı söylenen çocukların raporları temiz çıktı. Benim kızım da bir uzman tarafından destek alıyor. Şu anda yaşadığı travmayı atlatabilmek adına terapi alıyor. Hocanın ketamin uygulamadığını söyleyenler oluyor.
Ketamin temin edilmesinden uygulanmasına kadar, kızımın kolundaki iğne izlerine kadar, damardan ketamin uygulanmasına kadar şahit oldum. Kızıma uygulandı. Ben orada yürümeyecek durumda olan çocuklar gördüm. Ben Ayşe’nin o evde, bir bir buçuk ay, sabah akşam ketamin aldığını ben kulaklarımla duydum. Profesörün evinde. Bunların hepsi delilli. Salih hocanın ve beraberindekilerin cezalarını çekmesini istiyorum. Mağdur aileler, cezaevinde olanlar var. Bunların hepsine Salihzede diyorum.
Diğer doktorları, psikiyatr ve psikologları da bu olayın dışında tutmak istiyorum. Hepimizin onlara ihtiyacı var. Biz istiyoruz ki mağdur aileler, Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na giderek ifade versin. Ki böyle yanlış insanların, böyle yanlış tanılarla tedavi yapmalarını engelleyelim.”