İçkiyi fazla kaçıran eş için emsal karar
Antalya’da 27 yıllık evli çiftin boşanma davasında mahkeme, içkiyi ‘normal içici’ sınırının üzerinde tükettiği belirlenen kocayı tazminata mahkum etti.
AA’nın haberine göre Antalya 11’inci Aile Mahkemesi’ne avukatı aracılığıyla başvuran iki çocuk annesi H.T., kazandığı parayı bağımlısı olduğu içki ve uyuşturucuya yatırdığını öne sürerek eşi Ç.T.’ye boşanma davası açtı. Kadın, kocasında şiddet gördüğünü de söyledi.
H.T., mahkemeye verdiği dava dilekçesinde eşinin günlerce eve uğramadığını, kendisi ve çocuklarına sahip çıkmadığını, kızının düğününe dahi gelmediğini ifade etti.
Eşinin işyerine içkili gittiğini hatta mesai arkadaşının üzerine iş makinesi sürdüğü için işten kovulduğunu anlatan Ç.T., kocasının evin temel ihtiyaçlarına bir katkısının da olmadığını savundu.
Boşanmak isteyen kadın, bu gerekçelerle eşinden aylık 1000 lira yoksulluk nafakası, 60 bin lira maddi ve 60 bin lira manevi tazminat talep etti.
Duruşmada tanıklar ve çiftin çocukları da H.T.’nin iddialarını doğrular yönde ifade verdi.
‘Haysiyetsiz hayat sürme’ kusuru
Mahkeme eşin içki kullanımının da ‘normal içici’ sınırının üzerinde bulunduğu kanaatine vardı.
Çifti boşayan mahkemenin gerekçeli kararında “Eş görevini yerine getiremeyen koca, alkol tüketiminde ‘normal içici olma‘ sınırlarını aşması nedeniyle zarar verdiği ailesine karşı yükümlülüklerini yerine getirememektedir. Çiftin evlilik birliğine zarar veren bu durumun davacı için artık çekilmez hal aldığı sabittir” tespiti yer aldı.
Eşin aşırı içki tüketiminin ve evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olayların Türk Medeni Kanunu’nun 163’üncü maddesine göre ‘haysiyetsiz hayat sürme’ ağır kusuru olduğuna karar veren mahkeme, karar kapsamında aylık 500 lira tedbir nafakası ve 12 bin 500 lirası manevi olmak üzere 27 bin 500 lira tazminata hükmetti.
Karar kesinleşti
H.T.’nin avukatı Bengisu Başak Okuyan Yargıtay kararlarında ‘ayyaşlık’ derecesine varan içki tüketiminin genel değil, özel boşanma sebeplerinden sayılan ‘haysiyetsiz hayat sürme‘ olarak tanımlandığını söyledi.
Davalı tarafın itirazının olmaması nedeniyle kararın kesinleştiğini bildiren Okuyan şöyle devam etti: “İtiraz edilseydi de karar değişmezdi çünkü Yargıtayın bu konuda çok net kararları var. Sürekli alkol kullanımının ‘haysiyetsiz hayat sürme’ sayılabilmesi için bunun evlilik birlikteliğinde gerçekleşmesi, sürekli olması ve bu davranışın ortak yaşamı çekilmez hale getirmesi gerekir.“