Gölet cinayetinde korkunç itiraflar
Bursa'da dövüldükten sonra 10 bıçak darbesiyle öldürüp gölete atılan 29 yaşındaki gencin cinayet sanığı korkunç itiraflarda bulundu.
Bursa'nın İnegöl İlçesi'nde, geçen yıl 27 Temmuz’da dövüldükten sonra 10 bıçak darbesiyle öldürülen ve cesedi gölete atılan 29 yaşındaki Sedat Vardar’ın cinayet sanığı olarak tutuklanan 29 yaşındaki İlker Uzbağcı’nın yargılanmasına İnegöl'de devam edildi. İkinci kez hakim karşısına çıkan katil zanlısı cinayetti nasıl işlediğini ayrıntılarıyla anlattı.
İnegöl’e bağlı Kulaca ve Şipali mahalleleri arasında bulunan eski kum ocağı göletinde, geçen yıl 27 Temmuz’da işçiler, beline taş bağlanmış bir erkek cesedi buldu. Jandarma, üzerinden kimlik çıkmayan ve dövüldükten sonra 10 yerinden bıçaklanarak öldürülüp ardından beline taş bağlanarak gölete atılan cesedi, otopsi yapılmak üzere Bursa Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırdı. Yapılan araştırma sonucu öldürülen gencin kendisinden on gündür haber alınamayan Bursa'nın Merkez Yıldırım ilçesi'nde yaşayan Sedat Vardar olduğu ortaya çıktı. Ailesi tarafından teşhis edilen Vardar'ın cep telefonunu inceleyen jandarma, İlker Uzbağcı’yı cinayet şüphelisi olarak gözaltına aldı.
'SONRAKİ DURUŞMADA HER ŞEYİ ANLATACAĞIM'
Çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Uzbağcı hakkında 'Tasarlayarak adam öldürmek' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması 8 Nisan’da İnegöl Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşma sırasında cinayete kurban giden Sedat Vardar’ın babası Rahmi Vardar’ın, zanlının yanından geçtiği sırada sanığın yüzüne tükürdü. İlk duruşmada psikolojisinin iyi olmadığını ve hafizasını toplaması gerektiğini belirterek bir sonraki duruşmada her şeyi anlatacağını belirten İlker Uzbağcı, ikinci kez çıktığı hakim karşısında cinayeti itiraf etti. Sanık İlker Uzbağcı’nın 10 sayfalık hazırladığı savunmasını mahkeme heyetine sundu. Savunma mahkeme heyeti tarafından okundu.
‘’ÖNCE BIÇAKLADIM SONRA GÖLETTE ATTIM’’
Katil zanlısı Uzbağcı savunmasında cinayeti ayrıntılı bir şekilde anlattı. İlker Uzbağcı, bir başka suçtan girdiği cezaevinden tahliye olduktan sonra uyuşturucu kullanmayı bıraktığını iddia ederek, "Sedat Vardar, uyuşturucu kullanmaya devam ediyordu. Sedat’la aramızda her hangi bir sorun yoktu. Bir gün Sedat bana ‘Yenişehir’de esrar ektim, beraber gidelim tek çıkış yolum bu’ dedi. Benim yanında gelmemi istedi. Ben reddettim. Temiz bir sayfa açtığımı söyledim. Ben arada sırada dayım Rahmi A.’nın yanında çalışıyordum. Olaydan bir gün önce İnegöl’e gitmek üzere beraber yola çıktık. O araçta hala bonzai içiyordu. O beni dayımın yanına bırakıpYenişehir’e gidecekti. Dayımın evinde Sedat bana ‘sana ihtiyacım var, Yenişehir’e beraber gidelim’ diyerek ikna etti. Dayımın evine gittiğimizde beraber hayvan otlatmaya gittik. Sedat hala uyuşturucu kullanıyordu. O günün gece saatlerinde balık tutmak için göletin kenarına gittik. Yanımıza oltaları aldık gölette balık tuttuk. Sedat o sırada da uyuşturucu içiyordu ve bir anda bana küfürler hakaretler etmeye başladı. Yanımızda getirdiğimiz ve karpuz kesmek için kullandığımız bıçağı aldı ve bana salladı fakat bana denk gelmedi. O sırada taşa takılıp yere düştü ve bende üstüne atladım bıçağı alıp, bıçaklamaya başladım. O sırada Sedat bana ‘öldür beni yoksa ben seni öldüreceğim’ diyerek bağırıyordu. Her yer kan olmuştu ve Sedat sonrasında hareketsiz bir şekilde yerde yatıyordu. Sedat’ı öylece bıraktım ve dayımın evine gittim. Kafam ıslaktı ve şoka girmiştim” dedi.
CİNAYETTEN SONRA OLAY YERİNE 3 KEZ GELİP KONTROL ETTİ
Evde kafasını kuruladıktan sonratekrar olay yerine gittiğini belirten İlker Uzbağcı “Hapishaneden yeni çıkmıştım ve yeniden içeri girmekten korkuyordum. Olay yerine tekrar geldiğim zaman cesedi yaklaşık 15 metre göl kenarında sürükledim. Etrafta banket taşı buldum. Cesedin üzerindeki eşyaları çıkardım. Cesedin karnına Banket taşını balık misinasıyla bağladım. Gölete yuvarladım ancak gölede girmeyince sopayla iteledim. Bir süre sonra ceset sular içinde kayboldu. Çıkardığım eşyalarını yaktım. Eşyaların içinde bulunan cep telefonunu para ile arabanın anahtarını aldım. Sonra hemen dayımın evine gittim ve dayıma ‘bizim işimiz çıktı Bursa’ya dönüyoruz’ dedim. Bursa’ya gittim ve dolaştım. Bir süre sonra arabayı sahibine teslim ettim. Akşam yeniden İnegöl’e geldim. Yeniden gölede gittim ve ceset yoktu ortalıkta. Bayram namazına dayımla beraber gittik. Bayramın ikinci günü yine gölede geldim” diye konuştu.
ARAYANLARA MESAJ ATTIM
Öldürdüğü Sedat’ın telefonunun kendisinde olduğunu hatırlatan İlker Uzbağcı “O telefona gelen mesajlara cevap verdim. Arayanlara mesaj attım. Son olarak ‘Sedat seni öldü diyorlar’ şeklindeki mesajın ardından telefonun bataryasını çıkartarak, kırıp attım.” dedi. Çok pişman olduğunu kaydeden İlker Uzbağcı Rüyalarımdan eksik olmuyor. Ailesinden çok özür diliyorum. Onun yerinde o gece ben ölmüş olabilirdim. Ailesi çok ceza almamı istiyor, haklılar” dedi. İddia makamı ağırlaştırılmış müebbetle yargılandığını hatırlatması üzerine İlker Uzbağcı, eylemi tasarlamadığını, yağma yapmadığını belirterek, doğru ifadesinin şu anki söyledikleri olduğunu kaydetti. Sanık Rahmi A. ise, “Ben olaya karışmadım. Olayı ceset ortaya çıkınca öğrenmiş oldum” dedi. Duruşma, sanık İlker U.’nun tutukluluk halinin devamına karar verilerek ertelendi.