Fatma Şengül'ün katilinden çıldırtan savunma

Maltepe'de 30 Mart 2019'da aynı işyerinde çalıştığı kadını öldürüp aynı silahla intihara teşebbüs eden kişi yargılanmaya başladı. Kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Maltepe'de 30 Mart 2019'da aynı işyerinde çalıştığı F.Ş.'yi öldürdükten sonra aynı silahla kendisini vurarak intihara teşebbüs eden Z.A.'nın yargılanmasına başlandı. Esas hakkındaki mütalaasını sunan duruşma savcısı, sanığın, "Tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi. Sanık, cinayeti tansiyon hastalığına bağladı.

Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Z.A. ve avukatı ile maktül F.Ş.'nin yakınları ve avukatları katıldı. Savunmasını yapan Z.A., olaydan dolayı üzgün ve pişman olduğunu belirterek, F.Ş.'ü kendisini küçük gördüğü, aşağıladığı için öldürdüğünü savundu.

HOR GÖRÜLDÜĞÜ İÇİN ÖLDÜRMÜŞ

F.Ş. ile birbirlerine yakın oturduklarını, olay sabahı kahvaltılık almak için markete gittiğinde onunla karşılaştığını söyleyen A., "F. hanıma selam verecektim. Bana 'iğrenç suratını görmek istemiyorum' dedi. Bana 'salakça şeyler yapıyorsun' dedi. Yüksek tansiyondan dolayı kendimi kaybettim. Yüksek tansiyonum olmasaydı bilincim yerinde olurdu. Böyle birisi değilim. Hakir görmesi beni tetikledi. Olaydan dolayı üzgünüm. Üzgün ve pişman olduğum için kendime ateş ettim. Aynı iş yerinde ben barmen o da çay ocağında çalışıyordu" dedi. 

A., Mahkeme Başkanı'nın, "Tabanca ve 11 fişekle olay yerine gitmişsin. Olayı bu kadar alevlendiren ne. Sen kadını taciz mi ettin?" demesi üzerine, "Onu taciz etmedim. Ben sadece selam verecektim. Bana 'salakça şeyler yapıyorsun' dedi. 'Üstün başın pasaklı. İşyerinde de karşımda oturuyorsun, aval aval bakıyorsun, iğrenç suratını görmek istemiyorum' dedi. Böyle biri değilim. Çok üstüme geldi. Tansiyonum olmasaydı bilincim yerinde olurdu, yapmazdım. Kinim yok, düşmanlık beslemedim" dedi.

'ANNEM ELLERİMİN ARASINDA CAN VERDİ'

Müşteki sıfatıyla dinlenen F.Ş.'ni kızı A.Ş., annesinin 6 aydır Z.A.'ı kendisine şikayet ettiğini savunarak, "İşlerini bana yüklüyor, çok yoruluyorum derdi. Kanser tedavisi gördüğü sırada bile çok neşeliydi, gülerek kanseri yendi. Bir gece 'önce artık çalışmak istemiyorum' dedi bana. Bende 'bir hafta daha dayan' dedim. 7-7.5 saat geçti silah sesi duydum. Cama koştum. Komşumuz bana bağırdı koş diye. Annem yerdeydi. Annem silah sesinden korkup bayıldığını sandım. Yanına gittiğimde annem kanlar içindeydi. 5 yerinden kurşunlanmıştı. Annem elimin arasında, gözlerimin önünde can verdi" ifadelerini kullandı.

Olay günü annesini uyandırdığını söyleyen oğlu K.Ş., “Annem kanser olduğu için saçları yumuşamıştı, annemi saçlarından öperek uyandırmayı çok seviyordum. Annem dışarı çıktı. Sonra silah ve çığlık sesi duydum. Kız kardeşimin 'anne' diye çığlığını duydum. İşinden evine giden, torununa bakan bir kadın. Kim neden vursun diye düşündüm. Örgü ören, folklor kursuna giden, torununa bakan kendi halinde birisiydi. Aklımdan gitmeyen tek şey bana tebessüm etmesi. Pişmanım kelimesi olamaz. Bu adam pişman olamaz. Bu adam sadece annemi öldürmedi. İçimizdeki keşkeleri öldürdü. 10 dakika erken çıksaydım bu adama engel olabilirdim. Belki ben ölebilirdim ama annem ölmezdi" diyerek, sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi.

SAVCI AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTEDİ

Duruşma savcısı Semih Duman esas hakkındaki mütalaasında, sanığın aynı iş yerinde çalıştığı maktulü işe gitmek için kullandığı caddede beklediğini, ardından da yanına yaklaşarak 4 el ateş ederek öldürdüğünü belirtti. Savcı Duman, sanığın, "Tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış mübbet hapis cezası ile cezalandırılmasını istedi. Mahkeme, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. 

DURUŞMA SONRASI BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI

Duruşma sonrası Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, bazı ilçelerin Kadın Meclisleri, F.Ş.'ün babası İmdat Işık ve avukatları adliyenin önünde basın açıklaması yaptılar. Davanın ilk duruşmasının bugün yapıldığını hatırlatan F.Ş.'ün ailesinin Avukat Aylin Mert, dosyanın hassasiyetle ele alındığını belirterek, "F.Ş.'ü vuran sanık bizi şaşırtmadı. Dedi ki pişmanım. Hasta olduğunu öne sürdü. 'Yüksek tansiyon hastasıyım' dedi. Yüksek tansiyon hastası olduğu için kafasının yerinde olmadığını, bunun etkisinde bu cinayeti işlediğini söyledi. Cebine silahı koyup, evi önceden tespit edip, işe çıkış saatini bilip evden çıkmasını bekleyen sanık, 'ben hayır, tasarlayarak öldürmedim. Ben o sabah peynir almaya gidiyordum' dedi. Sabahın 8'inde. Kendisini savunmaktan da aciz bir pozisyondaydı" dedi. 

Hızlı bir yargılama yaşadıklarını söyleyen Avukat Mert, "F.'nın katilinin tasarlayarak insan öldürme suçundan yargılanmasını, yani ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasını talep etti. Ve mütalaasında herhangi bir indirimi söz konusu etmedi. Bu bizim için öneli bir şeydir. " dedi. 

BABA: BU CİNAYET TASARLANMIŞ CİNAYET

Baba İmdat Işık, Bu bir cinayet. Tasarlanmış cinayet. Bana  hakaret etti diye ben kalkıp da bir karıncayı incitmem. Bunu yalan söylüyor. Bu Türkiye Cumhuriyeti'nde bir kadın öldürüyor, neymiş ben tansiyon hastasıyım. Hayır, yalan. 

Sonraki Haber