Ev hayali kabusa dönüştü; tüm borçlar üzerine kaldı
Mersin’de 4 yıl önce banka kredisiyle bir daire satın alan Abdulkadir Kazan, hala borcunu ödediği daireyi satan kişinin eşi "Kocam benim rızamı almadı" diyerek dava açıp mahkeme tarafından haklı bulununca hem bir gün bile oturamadığı daireden oldu hem de mahkeme masrafları dahil tüm borç üzerine kaldı.
Ankara’da yaşayan 56 yaşındaki emekli Abdulkadir Kazan, iddiasına göre, Kasım 2017’de Mersin’in merkez Toroslar ilçesine bağlı Osmaniye Mahallesinde 4 katlı bir konutun 4’üncü katındaki daireyi, ev sahibi Mehmet A.’dan satın aldı. 160 bin lirası banka kredisi olmak üzere 200 bin lira ödeyerek satın aldığı daireyi zaman içerisinde bir türlü boşalttıramayan Kazan, bu sürede hiç kira da alamazken, iki yıl önce açılan davayla hayatının şokunu yaşadı. Evi satan Mehmet A.’nın eşi Emine A., dairenin aile konutu olduğunu, eşinin kendi rızası olmadan satış işlemini gerçekleştirdiğini belirterek, 2019 yılında Mersin 5. Aile Mahkemesinde Abdurkadir Kazan aleyhine dava açtı. İki ay önce sonuçlanan davada mahkeme, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 194/1. maddesine göre, "Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz" hükmü gereğince Kazan üzerindeki tapu kaydının iptal edilmesi, Mehmet A. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verdi. Karar üzerine istinaf yoluna giden ve Adana Bölge İdare Mahkemesine başvuran Kazan, hem daireden olmasının hem de tüm borcun üzerine kalmasının şaşkınlığını yaşıyor.
"MAHKEME BENİ HAKSIZ BULDU"
Mersin’den 4 yıl önce 100 ay vadeli banka kredisiyle daire satın aldığını belirten Kazan, “40 ayını ödedim. 4 yıl oldu evi boşalttıramadım. Hala borcum devam ediyor ve bankaya ödemekteyim. Bu arada 2 yıl önce daireyi aldığım kişinin eşi mahkemeye gitti ve daireye ‘aile konutu’ şerhi koydurdu. Mahkeme, 2 ay önce buranın bir aile konutu olduğuna ve tapunun aldığım kişiye tesciline karar vererek beni haksız buldu. Benim ödediğim paralar 40 ay gitti, 60 ay daha borç var, o da bana kaldı. Ayrıca 28 bin lira vekalet ücreti çıktı. Kira alamadım, evi tahliye ettiremedim. O dönemde ben bu daire için sahiplerine 200 bin lira ödedim” dedi.
"HANIMI BİZE EVİ GEZDİRDİ"
Evi satın aldığı dönemde eşinin bilmemesinin mümkün olmadığını ve dolandırıldığını iddia eden Kazan, “Evi satın almaya gittiğimde hanımı evdeydi. Biz kocasıyla birlikte gitmiştik. Hanımı bize evi gezdirdi ve hoş bir şekilde bizi karşıladı. Satmama gibi bir niyeti yoktu. ‘Bir an önce satalım paraya ihtiyacım var’ diyerek bir an önce almam için benden ricada bulundu. Ben de bir an önce aldım, parasını ödedim. İkinci olarak da banka eksperi gidiyor, hanım evdeyken gezdiriyor. Binadaki ‘satılık’ ilanını fotoğrafını da çekmiş” diye konuştu.
“HEM PSİKOLOJİM HEM DE MADDİ DURUMUM BOZULDU"
Bu süreçte psikolojisinin bozulduğunu dile getiren Kazan, “Düşünün, para veriyorsunuz daire alıyorsunuz, borçlanıyorsunuz, dairenin sahibi olamıyorsunuz, borçları size kalıyor, avukat parası size kalıyor, kira alamıyorsunuz. Ben kendim Mersin’de kirada oturuyorum. En çok mağdur olan benim. Hem psikolojim hem de maddi durumum bozuldu. Bu durum beni çok sarstı” ifadelerini kullandı.
Aile konutlarında tapu kaydına baştan şerh konulmasını isteyen Kazan, başına gelenleri başkalarının da yaşamaması için uyararak, “Vatandaşlarımızı uyarıyorum; daire alırken eşinin rızasını mutlaka alsınlar. Onların da benim gibi psikolojileri bozulmasın, verdikleri para boşa gitmesin. Ben istinafa başvurdu, şimdi dosya istinafta. Bu emsal sayılacak bir dava. Sonuna kadar hakkımı arayacağım” dedi.