DEAŞ'ın hücre eviyle ilgili inanılmaz ayrıntılar
Adana'da terör örgütü DEAŞ'ın hücre evinde yakalanan 6 canlı bombanın da aralarında bulunduğu 2'si çocuk 12 kişi adliyeye sevk edildi. Gözaltına alınanlar arasında geçen yıl bir camide ''Canlı bombayım'' diye bağıran şahıs da var.
Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, 22 Haziran’da merkez Seyhan İlçesi Yeşilyurt Mahallesi’ndeki DEAŞ’ın hücrde evine düzenlediği şafak vakti operasyonunda, aralarında ’Adana emiri’ A.Ç.’nin de bulunduğu 2’si çocuk 12 kişiyi yakaladı. Gözaltına alınan zanlıların emniyetteki sorgularında, hücre evi oluşturup örgütün Suriye koluna, militan, para, yiyecek ve giyecek gönderdiklerini itiraf ettikleri iddia edildi. Ayrıca 1 ay boyunca yapılan teknik ve fiziki takip sonucu A.Ç.’nin sosyal medya üzerinden yaptığı şifreli yazışma ve konuşmalarla, örgüte eleman kazandırdığı belirlendi.
’CANLI BOMBA’ OLACAKLARDI
Sosyal medyada yapılan yazışmaların ardından İstanbul, Konya, Bursa ve İzmir’den Adana’ya gelen 2’si çocuk 12 kişinin, yasadışı yollarla Suriye’ye geçip, burada ’ Canlı bomba eğitimi’ aldıktan sonra da 6’sının, Türkiye’deki değişik illerde bombalı saldırı gerçekleştirecekleri anlaşıldı. Zanlıların ayrıca eylem yapacakları noktalarda keşif yaptıkları ve krokiler hazırladığı da ortaya çıktı.
ENDENOZYALI ÇOCUĞU 'EŞ' DİYE SATIN ALMIŞ!
Gülbahçesi Mahallesi’nde gözaltına alınan örgüt üyesi 36 yaşındaki S.Y.’nin evinde yakalanan Endonezyalı 14 yaşındaki E.U.’yu 'eş' diye 1 yıl önce satın aldığı ortaya çıktı! Polis, operasyon kapsamında Seyhan ilçesine bağlı Gülbahçesi Mahallesinde S.Y. (36) adlı örgüt elemanının evine yaptığı baskında gördükleri karşısında şok oldu. S.Y.’nin Endonezya’dan İstanbul’a gelen bir ailenin 14 yaşındaki E.U. isimli kızını 1 yıl önce para ile satın alıp, kendisine eş yaptığını öğrendi. Kız çocuğu çocuk şube müdürlüğünü teslim edildi. Çocuğun psikolog eşliğinde ifadesi alınıp hamile olup olmadığının da tespiti çalışması başlatıldı. Polis evde bulamadığı S.Y.’yi de her yerde arıyor.
TÜRKİYE BİZİM VATANIMIZ, YURTDIŞINDA EYLEM YAPARIZ
’Canlı bomba’ olmayı kabul edip, örgüt adına yurt içinde kanlı eylemler yapmayacaklarını itiraf eden zanlılardan bazıları, ’Türkiye bizim vatanımız. Biz sadece yurtdışında eylem yaparız’ dedikleri öğrenildi. ’Kafir’ olarak adlandırdıkları Almanya, Fransa, İngiltere ve Belçika ile birlikte Rusya’da saldırı planlayan teröristlerin, Konya ve Gaziantep’te faaliyet gösteren cemaatler toplantısını basıp kanlı eylemler yapacakları bilgisine ulaşıldı.
CENNET VAADİ
Yakalandıktan sonra pişman olduklarını söyleyen bazı örgüt üyeleri ise, sözde yöneticilerinin kendilerine, "Bu dünyada kimseye yaranamadınız, hiçbir şey yapmadınız. Kimse sizi sevmiyor. Kafirleri öldürüp şehit olun, öteki dünyadaki yerinizi garanti altına alıp, cennete gidin" dediklerini söyledi.
İfadelerinin ardından sağlık kontrolünden geçirilen zanlılar nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Örgütünün sözde Adana emiri olan A.Ç. da görüntü alan gazetecilere öpücük atması dikkat çekti.
CAMİDE İNFİAL YARATMIŞTI
Örgütün sözde "Adana emiri" A.Ç. (32) ve geçen yıl Merkez Sabancı Camisi'nde cuma namazı sırasında 'üzerimde bomba var' diye camide infial yaratan Mahmut Kılıçaslan ile Endonezya uyruklu 14 yaşındaki E.U'nun da bulunduğu 5 kişi emniyete götürüldü. Söz konusu olayla ilgili tutuksuz yargılanmasına devam eden Kılıçaslan'ın, örgütün kentteki yönetici grubu arasında yer aldığı iddia ediliyor.
11 KİŞİ YARALANMIŞTI
Adana Merkez Sabancı Camisi'ne 1 Temmuz 2016'da gelen Mahmut Kılıçaslan, cuma hutbesi okunduğu sırada minbere çıkarak, "Üzerimde bomba var" diye bağırıp, gömleğini açarak belinde sarılı korse ve üzerinde sarı renkli, boru şeklinde hazırlanmış el yapımı bombayı cemaate göstermiş, bunun üzerine cemaat infiale kapılarak dışarı çıkmak için koşuşturmuş, 11 kişi yaralanmıştı. Sivil polis memurları, minbere çıkıp Kılıçaslan'ı etkisiz hale getirmişti.
Cemaat tarafından linç edilmek istenen Kılıçaslan tutuklanmış ve hakkında "inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme", "olası kasıtla yaralama, basit yaralama", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma" ve "halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçlarından 70 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.