Çocuk hastalara ketamin enjekte eden FETÖ'cü profesörden skandal savunma

İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan ihraç edildikten sonra Bakırköy'de açtığı özel çocuk psikiyatri kliniğinde aile içi taciz teşhisi koyduğu 40 çocuğun ailesini tehdit ettiği ve şantaj yaptığı iddiasıyla tutuklanan zanlı profesörden mahkemede "zehir değil mucize bir ilaç" dedi.

Bakırköy'de bulunan çocuk psikiyatri kliniğine gelen çocuklara ketamin vererek, onları aileleri tarafından taciz edildiğine inandıran ve çocuklara aile içi taciz teşhisi koyduktan sonra aileleri tehdit ettiği ve şantaj yaptığı iddiası ile tutuklanan Prof. Dr. S.Z.'nun yargılamasına devam edildi. Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık S.Z. ve Ahmet Aktaş ile tutuksuz yargılanan S.Z.’nun eşinin de bulunduğu 4 tutuksuz sanık, bir kısım müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Öte yandan Sağlık Bakanlığınca S.Z.'nun yanında psikolog olarak çalışanların eğitim ve tescil bilgileri mahkemenin talebi üzerine gönderildi. Buna göre klinikte psikolog olarak çalışan sanık Ahmet Aktaş ve sanık Zeynep Akgül'ün bakanlık sisteminde eğitim ve tescil bilgilerini bulunmadığına yer verildi.

“100 HASTAMDA ÇOKLU KİŞİLİK BOZUKLUĞU VARDI"

Savunmasına Türkiye’de çoklu kişilik bozukluğu teşhisi konulmuş ilk iki teşhiste cinsel taciz görüldüğünü belirterek başlayan S.Z., mesleki geçmişini, tıp sınavında Türkiye 2’ncisi olduğunu anlattı. Aile içi cinsel istismara uğrayan gençlerdeki travmanın Çoklu Kişilik Bozukluğuna (ÇKB) neden olduğunu anlatan S.Z., cin, şeytan görmenin de bir çeşit ÇKB olduğunu belirtti. S.Z. savunmasında, "2020’de Bakırköy’de muayenehane açtım. 27 ay çalıştım. 3 bin hastamın 100 tanesinde ÇKB vardı. Bana gelen ve teşhis koyduğum çocukların 11 tanesi başka doktorlardan ÇKB teşhisiyle geldi zaten. Ben aileleri tehdit etmedim tacizi bırakmaları gerektiğini söyledim. İlk görüşmede ÇKB teşhisi koyuldu gibi bir şey de yok" dedi.

“BEN TORBACI DEĞİLİM PROFESÖRÜM"

Çocuklara ketamin enjekte ettiği yönündeki iddialara da yanıt veren S.Z., "Ketamin konusunda sanki uyuşturucu madde üretip satıyormuşum gibi anlatılmış. Biz ketamini sınırlı bir alanda ağır depresyonda ve intihar girişiminde bulunanlarda kullandık. Ketamin 20 yıldır depresyon tedavisinde kullanılıyor. 60 yıldır da anestezik olarak kullanılıyor. Benim kliniğimin çevresinde en az 10 adet ketamin infizyon seansı yapan doktor var. Ketamini 4 kişide kullandık. Ketamin depresyonda mucize bir ilaçtır. Ben torbacı değilim profesörüm. Benim tek görevim cesur olup bildirmekti. 5 tanesini bildirdik başımıza gelmeyen kalmadı. Herkes kınadı. Sussa mıydım? Arkamı mı dönseydim?" ifadelerini kullandı.

"KONUNUN FETÖ’YLE ALAKASI YOK"

Savunmasında FETÖ’den dolayı dosyasının olduğunu ancak bu konunun onunla bir alakası olmadığını da belirten S.Z. “Ben seanstan seansa görüştüğüm çocukların beynine nasıl bir şeyler ekebilirim" ifadelerini kullandı.

972 YILA KADAR HAPSİ İSTENMİŞTİ

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. S.Z.'nun kliniğine gelen çocuklara dissosiyatif (kimlik bozukluklarıyla ortaya çıkabilen psikolojik bir rahatsızlık) etkileri yaratan ketamin maddesini vererek çocuklarda uyuşturucu madde bağımlılığı geliştirdiği belirtilmişti. S.Z. hakkında 21 kez "uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama", 21 kez "eziyet", 4 kez "iftira", 2 kez "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", 2 kez "şantaj", 2 kez "uyuşturucu madde kullanımını özendirme", 1 kez "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme", 1 kez "özel hayatın gizliliğini ihlal etme" suçlarından toplamda 96 yıldan 972 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti. Ayrıca, S.Z.'nun eşi Özgül S.Z., klinikte psikolog olduğu iddia edilen Ahmet Aktaş, klinikte bir süre çalışan sözde doktor sanık Hüsnü Ağca, klinik sekreteri sanık İnci Arslan ve klinikte psikolog olarak görev yapan Zeynep Akgül'ün de benzer suçlardan hapis cezalarına çarptırılması talep edilmişti. (DHA)

Sonraki Haber