Cemal Kaşıkçı'yı katledip içkiyle kutlamışlar
Suudi Arabistan'ın İStanbul başkonsolosluğundaki tüyler ürperten cinayetin ardından infaz timinin şoförü olay günüyle ilgili şoke eden itiraflarda bulundu.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı'yı öldüren 15 kişilik infaz timinin şoförü, 2 Ekim tarihinde yaşananları anlattı. Şoför, açıklamasında "Kaşıkçı'yı içeri girerken gördüm. Nişanlısıyla şakalaşıyordu. Girdikten bir saat sonra hareketlilik oldu. Üç araç konsolosluktan çıktı. Timdekiler neşeliydi. Otelde verilen içkileri içe içe ülkelerine döndüler" ifadesini kullandı.
Cinayet günü havaalanından teslim aldığı grubu konsolosluğa bıraktıktan sonra gördüklerini aHaber'e anlatan infaz timinin şoförü, olaya ilişkin şöyle konuştu:
Biz lüks araç kiralama işiyle uğraşıyoruz. Suudi Arabistan'dan saat 04.00'te uçakları inecek dediler. Saat 03.20 gibi haber geldi. Genel havacılığın kapısına yanaştık. 9 kişi geldiler. Üç arabaydık her arabaya üç kişi bindi. Benim arabaya ekibin başı iki kişiyle beraber bindi. İsmi Mutreb. Başkonsolosluğa yakın bir otele saat 05.00 gibi giriş yaptık. Sabah 08.00'de geldim ve 1.5 saat otelin karşısında bekledim. Mutreb ve yanında bir kişi daha vardı. Diğer ekipten 4-5 kişi konsolosluk aracına bindiler. Bizden haber bekleyen iki konsolosluk aracı vardı. Konsolosluk önünde indirdim. Benim aracımı konsolosluğun kapalı otoparkına aldılar. Dışarı çıktım diğer araçları organize ettim. Saat 10-11 gibi oldu bu olay. Bize "Çıkış yapılacak, bekleyin" diye haber verdiler.
"ÇOK KARANLIKTI İÇİ"
O sırada Kaşıkçı nişanlısıyla kapıda konuşuyor, şakaşıyordu. Onu uzun uzun baktım. Dikkatimi çekmişti. Arap misafirlerle çalıştığım için bana biraz beyaz geldi. Üzerinde kadife bir pantolon ve koyu bir ceket vardı. Kaşıkçı saat 13.14'te içeri girdi. Nişanlısı da beklemeye başladı. Yaklaşık bir saat içinde bir hareketlilik oldu. CC plakalı iki binek biri minivan üç araç çıkış yaptı. Minivanın içine baktım "Bizimkiler mi çıkış yapıyor boşuna beklemeyelim" diye. Bir şey göremedim. Çok karanlıktı içi. Birisi sola diğer ikisi düz devam etti.
"TEFTİŞ VAR SİZİ ALAMIYORUZ"
Nişanlısı orada bir iki saat bekleyince dikkatimi çekti. Başka Suudi misafirler de geldi evrak işleri için. O zaman güvenlikler bunlara "Teftiş var sizi alamıyoruz yarın gelin" dediler. Saat 4 gibi bize telefon geldi. Otele gittik. İki kişi belirdi kapıda, akşam aldığım insanlara benzemiyordu. "Bizim gruptan mısınız?" diye sordum "Evet sizin gruptanız" dediler. Biri valiz için iki araba istiyoruz" dedi.
"ARABADA SİGARA VE ALKOL KULLANDILAR"
Dört kişi benim arabama bindi yolda 'Karnımız aç yemek yiyebileceğimiz yer var mı' diye sordular. Bunları dönerciye götürdüm. Gayet neşelilerdi, arabada sigara ve alkol kullandılar. Otellerin verdiği alkolü yanlarına almışlardı. Hepsini içe içe gittiler. Beraber yemek yedik. Sonrasında kendilerini genel havacılık terminaline götürdüm. 10 dakika sonra da Mutreb, konsolosluğun aracıyla geldi. Sonrasında uçağa binip gittiler."
"SUSUYORUM"
Öte yandan Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmeden bir kaç ay önce Kanada ulusal basın kuruluşu Global News'e verdiği röportaj ortaya çıktı. Suudi Arabistan rejiminin tehdit ve baskılarına değinen Kaşıkçı, "Her ne kadar Washington'da yaşıyor olsam da susuyorum. Çünkü çok fazla gözdağı veriyorlar" sözleriyle endişesini dile getirdi.