AFAD'dan depremzedelere vinç kiralandı iddiasına yanıt
Türkiye 48 bine yakın canı yitirdiğimiz asrın felaketinin yaralarını sarmaya çalışırken Kızılay ve AFAD hakkındaki skandal iddialara bir yenisi daha eklendi. AFAD’ın kontrolündeki vinçler için depremzedelerden para istendiği iddiası gündeme bomba gibi düştü. Depremde kızını yitiren oyuncu Orhan Aydın, “Biz bu vinçlere para ödedik. 21. yüzyılın vicdansızlığı” dedi. AFAD ise iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
50 bine yakın yurttaşın hayatını kaybettiği depremler sonrasında AFAD hakkında skandal bir iddia ortaya atıldı.
Cumhuriyet gazetesinden Mehmet İnmez'in haberine göre depremin ikinci günü bölgeye giden vinçlerin saatlerce yol üzerinde operatörü olmadığı iddiası ile bekletildiği ve operatöre yurttaşlar tarafından saatliği 10 bin TL verilerek arama kurtarma çalışmalarına katılması sağlandığı öne sürüldü.
AFAD'TAN YALANLAMA
Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı'nca yapılan açıklamada, vinç kiralama iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek "Asrın felaketi sonrasında gerekli her türlü tedbir alınmasına rağmen insani ve ahlaki anlamda süreci istismar eden bir münferit durumun dahi tespit edilmesi halinde, gerekli yasal süreç anında başlatılarak takipçisi olunacaktır" denildi.
AFAD'dan yapılan yazılı açıklamada, "Bazı medya organlarında yer alan, AFAD'ın kontrolü altındaki vinçler için ailelerden para alınmasına göz yumulduğuna ilişkin kurumumuzu zan altında bırakmaya dönük iddialar gerçeği yansıtmamaktadır. Ülkemizin yaşamış olduğu felaketin ardından vatandaşlarımızın yaralarının sarılmaya çalışıldığı bir dönemde maalesef bir taraftan da dezenformasyon amaçlı yalanlarla mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. 11 ilimizin etkilendiği deprem sonrasında afet bölgelerinde toplam 272 bin 46 personel ve kamu ve özel sektörden toplam 18 bin 53 vinç, iş makinesi görev yapmıştır. Olağanüstü Hal Kanunu ile Afet Kanunu kapsamında, özel sektörden de ihtiyaç duyulan vinç, iş makinası, arazi aracı ve benzerleri bedeli tarafımızca ödenmek karşılığında görevlendirilmiştir" denildi.
Afetin yaşandığı ilk andan itibaren ilgili tüm kamu kurumlarının sahada olduğu vurgulanan açıklamada, "Buna rağmen, söz konusu haberdeki iddialarla ve olaylarla örtüşecek veya destekleyecek mahiyette bugüne kadar hiçbir şikayet, ihbar, duyum, bilgi veya belge, kurumumuza intikal etmiş değildir. Asrın felaketi sonrasında gerekli her türlü tedbir alınmasına rağmen insani ve ahlaki anlamda süreci istismar eden bir münferit durumun dahi tespit edilmesi halinde, gerekli yasal süreç anında başlatılarak takipçisi olunacaktır" ifadelerine yer verildi.
İşte AFAD'ın yalanladığı o iddialar:
Deprem bölgelerinde yağma, depremzedelere ait araçların çekicilerle çekilip başka illere götürülmesi, evdeki kasaların ve mobilyaların çalınmasının ardından Hatay’a giden vinçlerin arama kurtarma çalışmalarına katılmayarak yollarda beklediği ve yurttaşlara kiralandığı iddia edildi. Depremin ikinci günü vinçler, operatörleri olmadığı iddiası ile özellikle yollarda bekletildi. Vinçleri gören depremzede yakınları ise yardım talep etti. Vinç sahipleri, “Operatör yok. Para verirseniz geliriz” dedi. Para veren bir yurttaş konuyu yargıya taşıdı.
Devletin geç müdahalesi sonrası vicdansızlara teslim olan başka bir depremzede ise “Biz canımızı kurtarmak için vinç beklerken AFAD’a bağlı vinç sahipleri bizden para istedi. Bunu AFAD neden takip etmedi. Neden insanlık dışı olaya izin verdi” diyerek tepki gösterdi.
Hatay’daki depremde kızını kaybeden tiyatro sanatçısı Orhan Aydın’dan da vinç sahiplerinin para istediği ortaya çıktı. Sanatçı Aydın, “İlk dört gün su, çorba her şeyi para ile sattılar. Yol kenarlarına park edilen vinç sahiplerine gidip yalvardım. Saatine 10 bin TL istediler. Kızıma ulaşmaya çalıştım” dedi.
Aydın, “Günlerce vinç bekledik ama gelmedi. Üç gün, AFAD, Kızılay ve devlet yoktu. Bekleyen vinçlerin operatörü olmadığı için bizlerden para istediler. Ben günlerce bunlara teslim olmamak için isyan ettim. İkinci gün akşamı vinç bulamadım. Onlarca iş makinesi duruyordu. Emir veren yok. İş makinelerini, vinçleri kiraya vermeye çalıştılar. Saatliği 10 bin TL ve günlüğü 50 bin TL’ye pazarlık yaptılar. Biz bu vinçlere para ödedik. 21. yüzyılın vicdansızlığını gördüm. Çorbayı ve suyu dahi para ile satanlar vardı. Bunlara şahit oldum. AFAD neden bunları takip etmedi. Kendi kontrolünde olan vinçlerden para alınmasına nasıl izin verdi” dedi.