6 yaşındaki çocuğa istismar davasına yayın yasağı!
Türkiye'nin günlerdir konuştuğu 6 yaşındaki çocuğun istismarı davası bugün görülmeye başlarken davanın görüleceği adliye önünde protesto eden grupların yanı sıra destek için gelenler de yer aldı. Duruşmanın kapalı yapılmasına ve yayın yasağı getirilmesine karar verildi.
İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Y.Z.G.’in 6 yaşındayken kızı H.K.G.'yi sözde dini nikahla 29 yaşındaki K.İ. ile evlendirdiği iddiaları Türkiye'nin gündemine oturmuştu. Küçük kızın yıllarca cinsel istismara maruz kalmasına göz yumduğu iddiaları kamuoyunda infial yaratırken, olayın, mağdur H.K.G.’nin şikâyetiyle ortaya çıkmasının ardından savcılık soruşturma başlatmış ve K.İ. hakkında 67 yıl 10 ay 15 gün, baba Y.Z.G. ve anne F.G. hakkında ise 22 yıl 6’şar ay hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın başvurusu sonrası baba Y.Z.G. ile K.İ., 15 Aralık 2022’de tutuklanmıştı.
'SAĞLIĞI BOZULDU' RAPORU
Bugün Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek ilk duruşmaya, tutuklu sanıklar K.İ. ile Y.Z.G.’in Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılması bekleniyor. Bu arada Adli Tıp Kurumu’nun, olay nedeniyle mağdurenin ruh ve beden sağlığının bozulduğuna dair raporunun da mahkemeye gönderildiği öğrenildi.
İFADELERİ ORTAYA ÇIKTI
6 yaşındaki çocuğun evlendirilmesiyle ilgili dava kapsamında tutuklanan K.İ. ve baba Y.Z.G.'in ifadeleri ortaya çıktı. Hiranur Vakfı kurucusu Y.Z.G.'in 6 yaşında kızı H.K.G.'yi 29 yaşındaki K.İ. ile dini nikahla evlendirdiği iddialarına ilişkin iddianame kabul edildi. İddianamede K.İ. hakkında 30 yıldan az olmamak, baba Y.Z.G. ve anne F.G. hakkında da 18 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezası istendi. H.K.G. ve Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı tarafından tutuksuz sanıklar K.İ. ve Y.Z.G. hakkında tutuklama talep edildi. İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi sanıklar K.İ. ve Y.Z.G. hakkında üzerlerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, atılı suçun katalog suçlardan olması, bilirkişi raporu, bu suç için yasada ön görülen alt ve üst sınırları, bu nedenle oluşan kaçma şüphesi ve mevcut delil durumu nedeniyle ayrı ayrı tutuklanmalarına yönelik haklarında yakalama emri çıkartılmasına karar verdi. Kararın ardından harekete geçen polis ekipleri, önce K.İ.'yi Pendik'te gözaltına aldı. K.İ., İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne getirildi. Daha sonra ise baba Y.Z.G. gözaltına alındı. K.İ. ve Y.Z.G. sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. 2. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkan Y.Z.G. ve K.İ.'nin ifadeleri ortaya çıktı.
"BEN RABBİMDEN KORKARIM ÖLÜNCE O'NA HESAP VERECEĞİM"
Mahkemede son sözü sorulan Y.Z.G.'in, "Yakalama kararını kabul etmiyorum. Mahkemeye dışarıdan müdahale üzerine verilen kararın uygunsuz bir iş olduğuna itikat ediyorum. Önce tutuklama kararı verilmedi. Daha sonra tutuklama kararı verilmesinin sebebini anlayamadım. Ben rabbimden korkarım ölünce O'na hesap vereceğim. Sizde hesap vereceksiniz. Sizlerin verdiği kararı bozacak Allah vardır" dediği öğrenildi. İfadesinde Hira Nur Vakfı’nda fahri imam olarak çalıştığını söyleyen Y.Z.G., “Benim kızım olan H.K.G’nin 6 yaşındayken K.İ. ile imam nikahını ben kıymadım. Böyle bir olay olmadı. Kızım 16 yaşındayken söz kesilmişti. Kızım 17 yaşındayken K.İ. ile nişanlandı. Nişandan sonra düğüne yakın bir tarihte Sancaktepe’de ben kızımın ve K.İ.’nin dini merasimle imam nikahı işlemini yaptım. Daha sonra da resmi evlilik yaptılar” dedi.
“BAŞKA ÇOCUKLARLA BİRLİKTE KADİR’İN YANINA GİDİYORDU”
K.İ.’nin 25 yıldan bu yana vakfın talebesi olduğunu söyleyen Y.Z.G. sözlerini şöyle sürdürdü: Şu anda da vakıfta fahri okutman olarak çalışmaktadır. Ben ve K.İ. Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı personel değiliz. Memur sıfatımız da yoktur. Kızım bana eşinden ayrılmak istediği hakkında bir şey anlatmadı. Kızımın dosyaya verdiği gelinlik şeklindeki giysiyi hafızlığa başladığında ben hediye olarak almıştım. Kolyeyi de ben almıştım. Kızım 6 yaşındayken K.İ.’in herhangi bir evi yoktu. Kızım başka çocuklarla birlikte ve benim kontrolüm altında K.İ.’in yanına gidiyordu. Ancak ağabeyi Muhammet Sıddık da yanında oluyordu.
“PSİKİYATRİ DOKTORUNA GİTTİ”
Suçlamaları kabul etmeyen Y.Z.G., “Kızım bana evden taşınmak istediğine dair bir şey söylemedi. Ancak eşi bana yaklaşık 1-2 ay kadar önce müştekinin farklı adresteki bir eve taşınmak istediğini yanımızdan uzaklaşmak istediğini söyledi. Yaklaşık 4-5 ay önce kızım annesiyle birlikte bir psikiyatri doktoruna gittiğini biliyorum. K.İ. isimli kişi benim talebemdi” dedi.
"KENDİM TESLİM OLDUM"
K.İ.'nin ise, "Mahkemenizin duruşma tarihi ilk olarak Mayıs'a verildi. Sonra Ocak ayına alındı. Bu karardan 2 gün sonra hakkımda yakalama kararı çıkarılması üzerine gidip kendim teslim oldum" diye konuştuğu kaydedildi.
ADLİYE ÖNÜNDE DESTEK VE PROTESTO
Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar K.İ. ve Y.Z.G. cezaevinden getirildi. Duruşmaya yaklaşık 40 İl barosundan avukat ve UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği katılma talebinde bulundu. Duruşmanın kalabalık nedeniyle konferans salonunda yapılmasına karar verildi. Duruşma saat 11.35'de başladı.
DESTEK VE PROTESTO İÇİN TOPLANDILAR
Dava öncesi adliye önünde farklı gruplar toplandı. Olayı protesto için eylem yapanların yanı sıra Hiranur Vakfı Üyeleri de adliye önünde geldi. Grup sloganlar atarak tekbir getirdi. Sanıklardan Y.Z.G.'e destek pankartı da açıldı.
Gruplar nedeniyle polis ekipleri geniş güvenlik önlemleri aldı.
YAYIN YASAĞI GETİRİLDİ, SALON BOŞALTILDI
K.İ.'nin avukatı Eyüp Akıncı, "Katılma taleplerinin reddine karar verilmesini talep ediyoruz. Kapalı oturum yapılmasının elzem olduğu ortaya çıktı. İşci Partisi, Sol Parti gibi katılma talepleri dosyayla ilgisizdir. Verdikleri beyanları kendilerine iade ediyoruz" dedi. F.G.'nin avukatı Fatih Atalay, "Bu salonda İslama ve müslümanlara kinini kusmak isteyenleri gördük. Katılma taleplerinin reddini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Y.Z.G.'nin avukatları duruşmanın gizli ve kapalı yapılmasını talep etti. Cumhuriyet savcısı katılma taleplerinin bir kısmının kabul edilmesi ve duruşmanın kapalı olarak yapılmasını talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve müşteki hariç katılma taleplerinin reddine karar verdi. Ayrıca heyet duruşmanın kapalı olarak devam edilmesine, yayın yasağı ve gizlilik kararı getirilmesine hükmetti. Duruşma 16.30’a kadar ara verilirken, salon boşaltıldı.