Türkiye'nin gizli cenneti cehenneme döndü: Binlerce ölü balık bulundu

Galerinin tamamı için tıklayınız

Prof. Dr. Beklioğlu, göllerin evsel atık suyu veya tarımdan gelen suların deşarj alanı olarak görülmemesi gerektiğini belirterek, "Göl ekosistemleri, fazla gelen azot ve fosforu yönetemiyor. Yönetemediği için de biyoçeşitliliğe zarar veren bu balık ölümleri gibi adına 'ötrofikasyon' (su ekosisteminin bozulması) dediğimiz ciddi sıkıntılara neden oluyor. Ötrofik koşullarda sazan gibi artan balık türleri var. Bu balıkların sisteme en zarar verici etkisi, dip çamurundan besleniyor olmasıdır. Dip çamurunu karıştırıyorlar ve oksijenin azalmasına, dipte askıda bulunan katı maddelerin ve fosforun suya karışmasına neden oluyorlar. Negatif bir geri beslemeyle azot ve fosfor oranı artıyor. Sıcaklık da yerindeyse birinci üreticiler artıyor. Son zamanlarda gördüğümüz risk ise 'siyanobakteri' dediğimiz zehir olan birinci üreticilerin artması. Bunlar hem parçalanırken oksijeni tükettikleri için balık ölümleri oluyor, hem de kendi varlıkları sistemde daha çok toksin yükünü artırıyor. İki farklı kanaldan da suyun içerisindeki biyoçeşitliliğe ciddi şekilde zarar veriyorlar. Bu manzara, Türkiye’nin her yerinde karşılaşılan bir manzara artık. İzmir Körfezi'nde gördüğümüz olay da bundan farklı değil" dedi.

Sinemaseverler buraya: İşte bu hafta vizyona girecek filmler