Çalıştıracak işçi bulamayınca, baba mesleği için Almanya'dan Türkiye'ye döndü

Galerinin tamamı için tıklayınız

Türkiye'de arazide çalışacak, çiftçilik yapacak gencin olup olmadığını merak ettiğini ifade eden Batıkan Bozkurt, “Bielefeld'de yaşıyorum. Ekonomi hukuku okuyorum. Niye bu işi yapıyorum, çünkü nerden geldiğimizi unutmayalım. Babam senelerden beri bu iş ile uğraştığı için elbet biz de bir gün bu işle uğraşırız. Sonuçta annemin babamın elinde büyüdük ve onların gölgesinde durmaya çalışacağız. Elbet bir gün onlar da bizim gölgemizde duracak. Para, ağaçlarda büyümüyor, hepimiz çalışmak zorundayız. Üç işle uğraşıyorum. Buranın da aynı olması lazım. Gençlerin çalışması lazım. En azından biraz cep harçlığı olması lazım. Meslek yapmaları lazım. Gençler annesinin babasının eline çok bakmamaları lazım. Kendi paralarını kazanması lazım. Traktör kullanıp çift sürmeyi küçük yaşlarda babamdan öğrendim. 24 yaşıma girdim, artık babam belli bir yaşa geldiği için tarlaları ben işlemeye başladım. Tarım işleri yaparken ara sıra yanlışlar hatalar hala daha yapıyorum. Tam beceremedim ama inşallah bir gün tam anlamıyla beceririm. Almanya'dan geliyorum. Tarlamızı işliyorum. 3 bin 500 kilometre yol yaptım. Kafamdaki soru işareti şu. Türkiye'de çalışacak insan yok mu, genç yok mu bu işi yapacak? Zor iş değil. Yazın sıcak ise gece çalışırsın. Şimdi havalar güzel gündüz çalışıyoruz ama artık makine ile tarım yapmak zor bir şey değil. Ancak Aydın'da tarım yapacak genç bulmak çok zor. Bazı kişiler çalışmaya söz verip ‘evet' diyor iki gün sonra 'pes' ediyor, gelmiyor. Ondan sonra bütün işler sana kalıyor” diye konuştu. Türkiye'de pek çok gencin Avrupa ülkelerine ve özellikle kendi yaşamakta olduğu Almanya'da yaşama özlemi içinde odluğunu hatırlatan Batıkan Bozkurt, Almanya'da hayat şartlarının buradan göründüğü ve anlatıldığı kadar kolay olmadığını belirterek herkesin Türkiye'nin kıymetini bilmesini tavsiye etti.

Biz izlerken donduk! Buz gibi zirvenin buz gibi suyunda yüzdü...