Türkiye'nin sessiz salgını büyüyor: Utanıp doktora gidemeyenler bile var!
Prof. Dr. Gençoğlan, “Neredeyse polikliniğimizin yüzde 30’unu uyuz vakaları oluşturuyor, evet, ciddi bir yükseliş olduğundan bahsetmem mümkün. Toplumun genel kesiminde de bu kadar yaygın görülüyor olması, salgına yakın düzeyde bir artış olduğunun ipucu aslında. Hastalarımız hiçbir deri lezyonu olmaksızın kuru kaşıntıdan bahseder, tacizkar bir kaşıntıdır. Uykuyu vs. bozar özellikle gece kaşıntısının şiddetlenmesi, gece kaşıntısı tipik özelliğidir. Hastalar, karın alt kısmı, eller, kollar, bacaklar ve göğüs kısmında kasıntıdan yakınır. Alerjik reaksiyona neden oluyor, artıklar, yumurtalar bırakıyor bunlar da alerjiye neden oluyor dolayısıyla uzun süre tedavi edilmediğinde ya da zaten baştan alerjik alt yapıya sahip bir bireyse hastamız, kızarıklıklara ve egzamatöz değişikliklere de bir süre sonra neden oluyor. Bir süredir toplumda olduğu için kullana kullana sürme ilaçlara karşı direnç geliştirdi. Tedaviyi aldıktan hemen sonra hastanın, yaklaşık 1 aydır temas ettiği tüm kıyafetler, çarşaflar, havlular 60 derecenin üzerinde bir sıcaklıkta mutlaka yıkanmalı. Eğer buna dikkat eder, temizliği gerçekleştirirlerse, ilaçlarını önerilen şekilde kullanılırlarsa tekrar bulaş söz konusu değil” dedi.