Marmara Denizi'nde büyük tehlike: ''Su altındaki yaşam yok olabilir''
'KARAYA ÇIKARMADAN İŞLEYİP, KAVANOZLARA DOLDURUYORLAR'
Devletin tüm birimlerinin kaçak denizkestanesi avcılığıyla mücadele etmesi gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Sarı, "Denizkestaneleri dalgıçlar tarafından avlanıyor, karaya çıkarılmadan hemen işleniyor ve kavanozlara dolduruluyor. Dolayısıyla balıkçı limana döndüğünde, kasalarında denizkestanesi görmüyorsunuz çünkü denizkestanesinin daha çok yumurtaları alınıyor, bunlar kavanozlara dolduruluyor, bir çantanın içinde hemen ihracatı yapacak olan firmaya teslim ediliyor. Bunun önüne geçmemiz gerekiyor. Aksi takdirde Marmara Denizi ekosistemi, geri döndürülemez şekilde tahrip olmasının yolunu açmış oluruz. Denizkestaneleri azaldığı zaman makrofit çoğalır. Makrofitlerin çoğalması, sığ ışıklı bölgede oksijensiz fakir bölgelerin oluşmasına neden olur çünkü aşırı çoğalma makrofitlerin, ürettiğinden daha fazla gece oksijen tüketmesine neden olur. Bu da o bölgelerde ölü zonların ortaya çıkmasına neden olur dolayısıyla birbirine bağlantılı bir sistemden bahsediyoruz. Denizkestanesini korursak, onlar makrofitleri kontrol eder. Denizkestanesi o bölgede bol olduğu için mırmır başta olmak üzere bu organizmalarla beslenen balık türleri çoğalır. Onlar çoğaldığında denizanası gibi deniz ekosisteminde yoğunlaşmış olan türlerin, jelimsi organizmaların sayıları azalmaya başlar. Böylece Marmara Denizi ardışık olarak iyileşmeye doğru gitmiş olur" diye konuştu.