İstanbul'da ikinci Sulukule sürgünü
İstanbul Gaziosmanpaşa Sarıgöl Mahallesi’nde yaşayan Roman yurttaşlar, tıpkı Sulukule örneğinde olduğu gibi evlerinden ve yerlerinden ediliyor.
Evlerinin cüzi bir bedelle ellerinden alınmak istediğini belirten Romanlar, bölgede bulunan mezarlığın bile “göz zevkini bozuyor” diye duvarlarla çevrileceğini söyledi.
Cumhuriyet gazetesinden İlayda Kaya'nın haberine göre Sarıgöl Mahallesi’ndeki Romanlar, “Biz mahallemizden ayrılmak istemiyoruz." dedi.
Y.K. (46): “İsmimi yazmayın. AK Parti’ye isyan etsek FETÖ’cü diyerek içeri alırlar. Benim çocuğum var. Korkuyorum. Bu dönemde istediğimiz kadar rahat konuşamıyoruz. Ne Mevlüt Uysal’dan, ne Hasan Tahsin Usta’dan ne de AK Parti’den memnunuz. İlk başta ‘Neden oyumuzu vermeyelim’ dedik. Başımıza geldiklerinde gerçek yüzlerini gördük. Roman halkına verdikleri hiçbir sözü tutmadılar. Ben oyumu asla AK Parti’ye vermeyeceğim. Hoş oy atsak da atmasak da bir şey değişmiyor ki. Geçen sene oy atmadık da ne değişti? Yine kazandılar. Parayla oy satın aldıklarını bile duyduk. Zaten mitinglerine katılanlara para veriyorlardı. Yalan sayılmaz.”
‘Yaza kadar yıkılacak’
Şaban Sağlam: “Burası kentsel dönüşüm değil hırsızlık dönüşümü oldu. İsteklerini göre kâğıt çıkarıp 1 hafta müddet verip “çıkın” diyorlar. İnsanlara “40 bin TL vereceğim” dediler. Zaman geçtikten sonra kabul ettiklerinde parayı vermemek için “Hakkını kaybettin” dediler. Kentsel dönüşüm sonrası hırsızlar gökdelen yapıyor. Evimin yaza kadar yıkılacağı söylendi.”
‘Hepsi aynı’
Kemal Zurnacı: “Evden ayrılmak zorunda kaldım. Hakkımı da alamadım. Seçimler yaklaşıyor diye buraya gelerek vaatlerde bulunuyorlar. CHP’si, MHP’si, AK Parti’si hepsi bir şey söylüyor. Ama laf salatası. Bizim arkamızda kimse durmuyor. Hiçbiri cesaretli değil.”
‘Kiraya gücüm yetmez’
G.A. (63): “Yaza kadar evim yıkılacakmış. Evimin bulunduğu alanda 4 hane yaşıyor. Evime 45 bin teklif ettiler ama verilen para pay edilince 15 bin TL bile düşmeyecek. Emekli maaşım var ay sonunu ucu ucuna getiriyorum. Verilen parayla taşındık diyelim sonra nasıl kirayı vereceğim? Faturaları nasıl ödeyeceğim? Romanlar kalabalık ailelerdir. Keşan’da ve Burgaz’da kira bedeli ev veriliyor. Bizim neyimiz eksik?”
‘Ayrım yapılıyor’
Ş. Ç.: “Fakirlik içerisinde yaşıyoruz. Bu halde yaşayan bir insana kentsel dönüşüm yapıyorlar. 25 bin TL enkaz bedeli ödüyorlar, kovuyorlar. “Sokağın bir kısmına kentsel dönüşüm var, diğer yanında yok” dediler. Her iki tarafta da kentsel dönüşüm var ama onlara hak veriliyor. Biz şartları bile konuşamıyoruz. Oraya verilen hak buraya da verilsin. Karşı sokakta insanların tapu tahsis belgesi var. Burada da tapulu, tapu tahsisli, çaplı evler var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Fakirin yetimin hakkı yenilmeyecek’ demişti. 2003’te de ‘Biz kimsesizlerin kimsesi olacağız’ demişti. Olmadı. Bize bunları yapan şuan başımızda bulunan insanlar. Nereye kadar beton yapacaklar?”
‘Bize kötülük yaptılar’
E. E.: “Perişanız. Akciğer kanseri kocamı 1 yıl önce kaybettim. 2 kızım var onlarla yaşıyorum. Ayağımda topuk dikeni var ayakta duramıyorum, ameliyatlıyım. Örgü örerek giderlerimi karşılıyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romanları ziyaret ettiğinde ‘Roman halkı mağdur edilmeyecek’ dedi. Belediyeye derdimi anlatmaya gittiğimde belediye başkanı bizimle muhatap olmuyor. Belediye Başkanı Hasan Tahsin Usta da bizimle hiç ilgilenmedi. AK Parti’liler bize en büyük kötülüğü yaptı.”
‘Sözünü tutmadı’
O.Ö. (70): “Sarıgöl’de doğdum. 70 yılın sonunda evimin yıkılmasını bekliyorum. Maddi zorluklar yaşıyorum. Akrabalarımın yanına sığınmak istemiyorum. Buradaki evim tek göz oda. Çok yıkmak istiyorlarsa yıksınlar ama bizi de barındırsınlar. 70 yaşında şimdi nereye gideyim? Ülser, kalp, tansiyon ve kanser hastasıyım. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Benim insanım yüksek binalarda oturamaz. Benim insanımın ayağı toprağa yakın olacak. Buradaki insanlar yersiz yurtsuz bırakmayacağız’ dedi. Aksini söylemiş haklarımızı ellerimizden alıyorsunuz. Cumhurbaşkanı sözünü tutar sandık ama tutmadı.”
‘Usta’yı arar olduk’
S.Ö. (38): “38 yaşında, 3 çocuk annesiyim. Tek göz odada yaşıyorum. Her şey ucu ucuna geliyor. Haftalık 400 TL’ye çalışıyorum. Kiraya çıksam ödeyemem. AK Parti’li Gaziosmanpaşa Belediyesi Hasan Tahsin Usta bizi bitirdi. Tayyip Erdoğan, eski belediye başkanına ‘Benim roman halkımı mağdur etme. Yoksa seni görevden alırım’ demişti. Aldı, daha beterini başımıza koydu. Benden AK Parti’ye bir daha oy yok.”
‘EVLERİMİZ PEŞKEŞ ÇEKİLDİ’
Mahallenin deprem bölgesi ilan edilmesinden sonra yüksek katlı binaların yapıldığını belirten Romanlar Derneği Başkanı Suat Özfidan, “Yeni binalarda çatlaklar meydana geliyor. Kentsel dönüşüm adına her yeri rant alanına dönüştürdüler. Romanlar burada ötekileştiriliyor. Evlerimize 40-50 bin lira para veriyorlar. Barınma hakkımızı elimizden alıyorlar. Ekmeğimizle de oynuyorlar. 60 bin TL ile bu insanlar nereye gitsin? O evlerde hakkı olan insanlara verilen para pay ediliyor. Bizi buradan gönderiyorlar” dedi. İsfanbul projesi yapıldıktan sonra yaşanılan sorunların arttığını belirten Özfidan, “Zenginler bizim 70-80 senelik kabristanlığımızı istemiyor, ‘görüntü kirliliği’ diyorlar. Kabristanlarımızdan ne istiyorsunuz? Ötekileştiriliyoruz” ifadelerini kullandı. Siyasetçilerin sadece seçim zamanları oy istemek için mahalleye geldiğini söyleyen Özfidan, “İcraat olmadıktan sonra vaatleri ne yapalım. Belediye, Romanlara verdiği sözlerin hiçbirini yerine getirmedi. ‘Sizi yersiz yurtsuz bırakmayacağız’ demişlerdi. Evlerimiz peşkeş çekildi” ifadelerini kullandı.
‘450 TL geçinemem’
Halil İbrahim Arslan: “Doğuştan engelliyim. Kollarımı kullanamıyorum. Yüzde 56 raporum var ve 450 lira engelli maaşı ile 6 kişilik ailemi geçindirmeye çalışıyorum. Devletimiz öve öve bitiremiyor ama 450 lira engelli maaşıyla kim geçinir? Bizi bir de evimizden ediyorlar. En geç bu yıl yaza kadar evimizin yıkılacağını söylediler. Biz müracaat ettik 50 metrekarelik yere 50 bin TL teklif ettiler. Evime 5 kişi mirasçı. 10 bin ile kim geçinir? Rant sağlasın diye buradaki insanların yaşamış olduğu naçizane evler yıkılmak üzere.”
‘Onlara oy vermeyeceğim’
Sevgi Haydar: “28 senedir Sarıgöl’de yaşıyorum. Evde 7 kişi geçim derdine düştük. Boğazımdaki ödem ve KOAH Hastalığımdan dolayı nefes almakta güçlük çekiyorum, sokağa çıkamıyorum. Mevcut belediye bizi mahvetti, evden çıkarıyorlar. Bize bunları yapanlar belli. Onlara oy vermeyeceğim.”