Yunanistan iflasın eşiğinde !

Hükümetin IMF'ye ödeme yapamayacağını açıklaması iflas riskini yükseltti.

Atina yönetiminin haziranda IMF'ye ödeme yapmayacağını açıklaması ülkenin iflası riskini güçlendirdi. IMF'ye borcun ödenmemesi temerrüde kadar bir dizi olumsuz ekonomik gelişmeleri tetikleyebilir. Ülkenin dışarıya olan borcunu ödeyebilmesinin tek yolu kreditörleri ile anlaşmasına bağlı olduğu söyleniyor.

Ekonomik darboğazda bulunan Yunanistan'ın, Avrupalı ortaklarıyla reform karşılığı mali yardım müzakerelerindeki belirsizlik sürerken, Atina yönetiminin haziranda Uluslararası Para Fonu'na (IMF) yapması gereken ödemeyi yeterli kaynak bulunmadığı gerekçesiyle yapamayacağını açıklaması ülkenin iflası riskini güçlendirdi.

Haziranda 1,5 milyarı IMF'ye, 5,2 milyarı Avrupa Birliği'ne olmak üzere toplam 6,7 milyar avroluk borç taksitleri ödemesi gereken ülkeye acilen sıcak para akışı sağlanamadığı takdirde temerrüt riskiyle karşı karşıya kalınacak.

IMF ve Avrupa Birliği ile 4 aydır süren pazarlıklardan şu ana kadar bir sonuç alamayan Atina yönetimi, memur ve emekli maaşlarını ödemek için yeterli parası olduğunu belirtse de ülkenin dışarıya olan borcunu ödeyebilmesinin tek yolu kreditörlerle anlaşma.

Yunan Avrupa ve Dış Politika Vakfı'nda (ELİAMEP) görevli ekonomist Prof. Dr. Kiriakos Filinis, AA muhabirine, Yunanistan'ın IMF'ye ödemesi gereken borç taksitini ödememesinin, ülkede temerrüde kadar varabilecek bir dizi olumsuz ekonomik gelişmeleri tetikleyebileceğini söyledi.

Filinis, Yunanistan'ın IMF'ye 5 Haziran'da ödemesi gereken borç taksitinin ödenmemesi durumunda, Yunan hükümetine 1 aylık süre tanınacağını ancak, bu durumun ülkenin kredibilitesini düşürülmesine neden olarak kredi piyasalarına ulaşmasını daha da zorlaştıracağını belirtti.

Yunanistan'ın kredi notunun düşürülmesinin, ELA (Acil Likitide Yardım Fonu) aracılığıyla Yunan ticari bankalarına likidite sağlayan Avrupa merkez bankası'nın kabul ettiği Yunan tahvillerinin değerini de etkileyebileceğini belirten Filinis, "Bu da bankaların ELA'ya ulaşabilmeleri için daha yüksek garantiler vermek zorunda kalacağı anlamına gelir. Ve tüm bunlar Yunan ekonomisindeki likiditenin daha da azalmasına yola açacaktır. Yatırımcıların bazı bankaların risk altında bulunduğunu düşünerek toplu halde hesaplarını boşaltmaya gitmesiyle durum daha da zorlaşacak. Böyle bir gelişme karşısında, bankaların geçici olarak faaliyetlerini durdurmaları ya da para çekmeleri sınırlandırmaları muhtemeldir" diye konuştu..

BANKALAR BATACAK VE..
Yunanistan'ın IMF'ye borcunu ödememesiyle yaşanacakların temerrüt olarak değerlendirilmesi halinde ise gelişmelerin daha da kötü olacağını ifade eden Filinis, "Böyle bir olasılık borcun tümüyle ilgili bir iflası tetikleyecek ve Avrupa Merkez Bankası'ndan bankalara olan acil yardım tamamen kesilecek. Bu da ELA'nın bankalara sağladığı sermayenin 80,2 milyar avro düzeyinde azalmasına neden olarak bankaların batmasına yol açacak. Tüm bunların ötesinde, CDS (credit default swap) primleri devreye girecek" dedi.

Kiriakos Filinis, Yunan hükümetinin anlaşmaya yakın olunduğunu belirtmesine karşın, Avrupalıların aynı görüşte olmadığını belirterek, taraflar arasındaki görüş farklılıkları ve zaman darlığı nedeniyle anlaşma sağlanmasının çok zor olduğunu ifade etti.

Kreditörlerle anlaşma sağlanamamasının, yatırımları ve iç tüketimi olumsuz etkileyerek, ülkenin beklentilerini zorlaştırdığını belirten Filinis, ülkedeki ekonomik belirsizlik nedeniyle bankalardaki yatırımların önemli derecede azaldığını söyledi.

Filinis, bütçedeki kısıtlı imkanların hükümetin ekonomiyi canlandırma politikasını olumsuz etkilediğini ve kamu kurumlarının tedarikçilerine ödemeleri zorlaştırdığını belirterek, olası bir anlaşma durumunda alınacak ek tedbirlerin de yatırım ve tüketim konusundaki kararları olumsuz etkilediğini kaydetti.

ANLAŞMA SAĞLANACAK
ELİAMEP'te görev yapan ekonomist Prof. Dr. Yorgos Cogopulos ise, Yunanistan'ın IMF'ye haziranda ödemesi gereken borç taksitini ödememesinin derecelendirme kurumlarınca temerrüt sayılmayacağını söyledi.

Böyle bir olasılık karşısında Yunanistan'a yükümlülüklerini yerine getirmesi için 1 aylık süre tanınacağını ifade eden Cogopulos, taraflar arasında anlaşma sağlanacağı konusunda iyimser olduğunu belirtti.

Cogopulos, "Benim görüşüme göre, taraflar arasında anlaşma sağlanacak. Krizin çağdaş tarihi göstermektedir ki atmosfer olumsuz da olsa sonuçta mantık üstün gelmektedir. Şu anda en büyük engeller, Yunanistan içerisinde olan tepkiler ve Almanya'nın üçüncü yardım paketi konusundaki tutumu. Ancak, iç meseleler genellikle Avrupa'nın iyiliği ölçütünde çözümlenir" dedi.

Yunan hükümetinin şubattan itibaren borçları ödemede tutarlılık gösterdiğini ve şu anda da IMF'ye borcunu ödeyebilmek için kreditörlerle çalıştığını belirten Cogopulos, ülkenin ekonomik sorunlarının yeni bir Avrupa anlaşmasının imzalanmasıyla çözümlenebileceğine işaret etti.

Yorgos Cogopulos, sözlerini şöyle tamamladı:

"Yunanistan'ın son aylarda, 2014 yılı ölçütlerine göre bütçe hedeflerini tutturduğu görülüyor. Vergi borçlarının 100 taksit halinde ödenmesiyle ilgili yasal düzenleme yeniden devlet kasalarına para getiriyor. Ancak, 2015 yılı ile ilgili veriler pek cesaret verici değil. En önemli sorun ekonomideki hareketsizlik, ithalat için sermaye eksikliği ve devletin özel sektöre olan yükümlülüklerini yerine getirmesindeki zafiyet. Ancak tüm bunlar, yeni Avrupa anlaşmasının imzalanmasıyla çözümlenebilir. Yunan ekonomisinin kalkınmasındaki temel parametre içte ve dıştaki psikolojik durumdur.

Sonraki Haber