TÜSİAD'tan ekonomi politikasına sert eleştiri

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, “Ekonomik verilerin sağlıklı analiziyle uzun vadeli tahmin ve planlama yapılabilmesi için doğru bilgi ve bu bilginin şeffafça paylaşılmasına ihtiyaç var” dedi.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu toplantısındaki konuşmasında özetle şunları söyledi:

*Umuyoruz ki aşağı yönlü gidişat artık yavaşlayıp durmuş ve yukarı doğru hareketlenme başlamıştır. Ekonomi yönetiminde hata yapılmaması durumunda bir dizi gösterge iyileşme sürecine girecek.

*Ekonomide bir süredir sorunların üst üst yığıldığı süreçten geçiyoruz; ihtiyaç duyduğumuz en öncelikli unsur kurumlara duyulan güvenin tesisi, güvenin pekişmesini sağlayacak olan şeffaflık ve hesap verilebilirlik.

*Ekonomik verilerin sağlıklı analiziyle uzun vadeli tahmin ve planlama yapılabilmesi için doğru bilgi ve bu bilginin şeffafça paylaşılmasına ihtiyaç var.

*Doğru bilgi firmalar için olduğu kadar devletin kendisi için de önemli, doğru bilgi isabetli tahmin yapmayı mümkün kılar.

*Düşüncenin ve eleştirinin özgürce dile getirildiği bir tartışma ortamı, topluma kulak veren bir siyaset anlayışı, çözüm odaklı bürokrasi ülke yönetiminde hata yapma ihtimalini de düşürür.

‘Üretimde yurt dışına bağımlılık’
*Üretimde yurt dışına bağımlılık, pandemi döneminde olduğu gibi nihai ürün ve ara girdi temini açısından büyük sorun yaratıyor.

*Stratejik ürünlerin yurt içi üretim imkanlarını geliştirecek ama bunu piyasa dinamiklerini bozmadan yapacak bir model üzerinde düşünmemiz gerek.

*Üretimi artıracaksak bunu reel faiz oranlarının yüksek değil, elverişli olduğu bir ortamda yapabiliriz.

*Makro ekonomik istikrarın ciddi ölçüde bozulduğu durumlarda şok tedavisi olarak faiz artışı kaçınılmaz, ancak şok tedavisi uzun süre kullanılmaz, kullanılırsa başka rahatsızlıklar baş gösterir.

*Yüksek reel faiz para üzerinden para kazanmaktır, para üretime gitmez.

*Geleceğe ilişkin belirsizlikler azalırsa, enflasyon beklentileri düşerse, siyasi ve ekonomik riskler hafiflerse faizler de düşme eğilimine girer.

‘Asansör gibi iner çıkar’

*Faizleri kalıcı olarak düşürmek istiyorsak enflasyonu düşürmemiz, ekonomik reformları yapmamız, öngörülebilirliği sağlayacak olan hukuki reformları tamamlamamız gerek, aksi takdirde faizler asansör gibi iner çıkar.

*Yabancı sermaye yatırımları için hukukun üstünlüğünü tesis etmek mutlak zorunluluk.

Sonraki Haber