Türkiye'nin 'füze' anlaşması iptal !
Türkiye'nin uzun menzilli hava ve füze savunma sistemi alımı için Çin'le sürdürülen görüşmeler iptal edildi.
Türkiye’nin uzun menzilli bölge hava ve füze savunma sistemi alımı için Çin’le başlayan ve 26 ay süren görüşmeler, Başbakan Davutoğlu’nun kararı doğrultusunda iptal edildi. Çin’le yapılan görüşmelere ABD ve NATO tepki göstermişti.
Türkiye’nin uzun menzilli bölge hava ve füze savunma sistemi için Eylül 2013’teki Savunma Sanayi İcra Komitesi’nden çıkan karar doğrultusunda Çin ile başlayan ve 26 ay süren görüşmeler, bu hafta Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun nihai kararı doğrultusunda olumsuz olarak sona erdi. Türkiye’nin milli füze üretim projesini başlatacak olması nedeniyle iptal kararının alındığı kulislerde konuşulsa da Çin firması ile görüşmelere başlanmış olması baştaABD ve NATO olmak üzere Türkiye’nin çok sayıda müttefikinin tepkisini çekmişti. 26 aylık süreçte birkaç kez ertelenen görüşmelere paralel olarak, Fransa-İtalya ortaklığı ve ABD firmalarından yeni teklifler alınmıştı. Türkiye’nin, öz kaynaklarına dönerek mi yoksa bu görüşmeleri sürdürerek mi süreci götüreceği, önümüzdeki günlerde netleşecek.
Açıklama bu hafta
Reuters’ın haberine göre, Başbakan Davutoğlu, Çin ile uzun menzilli bölge hava ve füze savunma sistemi ihalesinin iptal edilme kararını geçtiğimiz hafta imzaladı. Resmi açıklamanın bu hafta içinde yapılması beklenen iptalin gerekçesi olarak kulislere, “Türkiye’nin milli füze üretim projesini başlatacak olması” iddiası yansıdı.
Alınan bilgilere göre Davutoğlu, füze ihalesine ilişkin kararını perşembe günü, GenelkurmayBaşkanı Orgeneral Hulusi Akar ile görüştükten sonra verdi. Davutoğlu’nun Savunma Sanayi İcra Komitesi Başkanı sıfatıyla karara imza attığı öğrenildi.
ABD kara listeye aldı
Türkiye, Eylül 2013’te toplanan Savunma Sanayi İcra Komitesi’nde en uygun teklifi veren Çin ile görüşmelere başlamış, Fransa-İtalya ortaklığı ve ABD ikinci ve üçüncü sıralarda yer almıştı. Türkiye’nin bu kritik projede Çin ile müzakerelere başlaması özellikle NATO ve ABD’nin tepkisine yol açmıştı. Ancak Çin ile teknoloji transferi gibi konularda yaşanan pürüzler nedeniyle müzakerelerde 26 aydır nihai bir karar alınamamıştı.
Çin, Türkiye’ye 20 bin metre irtifa ve 100 kilometre menzile sahip CPMIEC firmasınca üretilen FD-2000 sistemini önermişti. Halen Çin Ordusu’nda kullanılan HQ-9 füze savunma sisteminin bir benzeri olarak tasarlanan FD-2000’in ilk resmi müşterisi de Türkiye olmuştu. Sisteme entegre edilen YLC-20 sensörleri ile radara yakalanmama özelliği bulunan füzelerin dahi tespit edilmesi öngörülüyor. 3,4 milyar dolarlık dev ihalede görüşmelerin sürdüğü ilgili firma, ABD tarafından kara listeye alınmıştı.
‘Anlamsızca uzadı’
26 aylık görüşmeler birkaç kez ertelenmiş, Fransa-İtalya ortaklığı ve ABD firmalarından yeni teklifler alınmıştı. Yaklaşık 3 hafta önce Savunma Sanayii Müsteşarı İSMAİL DEMİR, yaptığı açıklamada şunları söylemişti:
“Artık ülkemizdeki ihtiyaçları göz önüne alarak sonuçlandırılmasıyla ilgili herkeste bir mutabakat var. Tartışmalar artık belli bir yere oturduğu için, kiminle nereden nereye gelebileceğimizi az çok anladığımız için karar noktasına doğru gidiyoruz. Bütün teklif ve alternatifleri elde tutarak amacımız olan teknolojik yetkinlik kazanma, ortak üretimin kapsamlandırılması gibi unsurları gidebileceğimiz maksimum ölçüde sürekli olarak gündemde tutuyoruz. Projede bir dönüş söz konusu değil ancak değerlendirmeler ihalenin ilk olduğu zamanki fiyat ve teknik dokümanların bir adım ötesinde. Artık kim, neyi, ne kadar başarabilir ve uzun sürecek bir işbirliğinin imkanları nedir gibi parametrelere dayanıyor. Yoksa bir oyalama, dönüş söz konusu değil. İhale, klasik ihale kavramının ötesinde tartışıldığı ve Türkiye’nin uzun soluklu bir proje yürütme yöntemi için nasıl daha iyi olabileceğini konuştuğumuz için bu şekilde gelişiyor. Ülkelerle görüşmelerimizin herhangi birinden geri dönüş ya da herhangi birisinin hemen yarın öne çıkacağı gibi bir durum söz konusu değil. Ama karar verilmesiyle ilgili artık belli bir netliğe ulaştık diyebiliriz. Çeşitli parametreleri tekrar gözden geçirip daha fazla uzatmadan karar vermek istiyoruz.”