Suriyeliler Türkiye'de 100 bin kişiye istihdam sağlıyor
Suriye’den çatışmalar başladığı 2011 yılından bu yana Türkiye’ye sığınan Suriyeliler ülkede 10 binin üzerinde işletme açtı. Bu işletmelerde Suriyeliler yaklaşık 100 bin kişiye istihdam sağlıyor.
Sadece son on iki ayda Suriyeliler tarafından resmi olarak binden fazla işletme açıldığı bildirilirken bu sayı her iş günü Türkiye'de neredeyse dört Suriyelinin işletme kurması anlamına geliyor.
ABD merkezli sivil toplum kuruluşu Building Markets'in hazırladığı rapora göre, gayri resmi ve kayıt dışı işletmelerle birlikte ele alındığında, Türkiye'deki Suriyeli şirketlerin toplam sayısı 10 binin üzerinde.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (TEPAV) Türkiye Odalar Ve Borsalar Birliği (TOBB)'nin verilerine dayanarak hazırladığı rapora göre, 2010 — 2017 yılları arasında 6 bin 589 Suriye sermayeli şirket kuruldu. Aynı dönem içinde Suriye ortaklı şirketlerin toplam ortak sermayesi 179 milyon TL'ye ulaştı.
‘OCAK-TEMMUZ 2018'DE, SURİYELİLER 937 ŞİRKET KURDU'
Yine TEPAV'ın hazırladığı Suriye sermayeli şirketler bültenine göre, Ocak — Temmuz 2018'de Suriye sermayeli 937 şirket kuruldu.
Euronews'ten Gonca Yağcı'nın haberine göre, 2011 yılına bakıldığında, Suriyeli işletmeler Türkiye'deki yabancı sermayeli işletmelerin sadece yüzde 2'sini oluşturuyordu. Ancak şimdi bu oran yüzde 20'ye kadar yükseldi.
Suriyeli işletmelerin illere göre ve sektörel dağılımına ilişkin veriler 2017 yılının ilk döneminden itibaren yayınlanmaya başladı.
Bu tarihten itibaren, Suriyeliler tarafından resmi olarak kurulan tüm işletmelerin yaklaşık yüzde 94'ü İstanbul, Bursa, Mersin, Hatay ve Gaziantep'te bulunuyor.
Bu işletmeler sırasıyla en çok toptan ve perakende ticaret, inşaat, imalat ve gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteriyor.
KÜÇÜK VE ORTA İŞLETME BOYUTUNDA
Rapora göre, genellikle küçük ve orta ölçekli işletme boyutunda olan bu şirketlerde ortalama 9.4 kişi istihdam ediliyor.
Suriyeliler geçici koruma statüsünde izin alarak Türkiye'de çalışabiliyor. Toplam istihdamları ise 100 bin kişiye yaklaşıyor.
Building Markets'in raporundaki tahminlere göre, Suriyeliler 2011 yılından bu yana Türk ekonomisine 1 — 1,15 milyar dolar veya kişi başına 290-330 dolarlık yatırım yaptı. Raporda verilen tahminlere göre, Türkiye'de 750 bin ile 950 bin kadar kayıtdışı çalışan Suriyeli bulunuyor.
EN BÜYÜK PROBLEM DİL BARİYERİ
Türkiye'nin Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu'na (2003) göre; yabancı vatandaşlar tarafından Türkiye'de kurulan şirketler, diğer tüm Türk işletmeleri ile aynı hak ve ayrıcalıklardan faydalanıyor. Diğer bir deyişle kanun önünde hepsi eşit.
Ancak kanun önündeki eşitlik Suriyeli işletmecilerin yüzleştiği bürokratik ve ekonomik sorunları gidermiyor.
Suriyeli işletmelerin en büyük sorunu dil yetersizliği. Türkçe'ye hakim olamamaları nedeniyle Türk kanunları, bankacılık düzenlemeleri ve ticari kanun ve mevzuatlarını anlamakta güçlük çekiyorlar.
Küçük ve orta ölçekli (KOBİ) Suriyeli işletmelerin yüzde 40'ı, karşılaştıkları en büyük zorluğun dil olduğunu belirtiyor.
Ayrıca Suriyeli girişimcilerin önünde farklı bir ekonomi ve mevzuat çerçevesi, sınırlı müşteri tabanı, teşviklere ve işletme desteklerine yetersiz erişim gibi engeller de bulunuyor.
Bunların arasında vize almadaki sorunlar, ilgili mevzuat ve yönetmelikle ilgili yetersiz bilgi, şirket kurmada rehberlik hizmetlerinin eksikliği ve destek/teşvikten faydalanma imkanının olmaması gibi sorunlar da ekleniyor.
SURİYELİ İŞLETMELERİN MÜŞTERİSİ DE SURİYELİ
Suriyeliler kendileri ve diğer sığınmacılar için iş, geçim ve mali bağımsızlık sağlayan işletmeler kuruyorlar.
Restoran ve fırınlardan günlük ihtiyaç malzemeleri satan küçük dükkânlara kadar, Suriyeli girişimciler mültecilere kendi ülkelerinde alışkın oldukları ürünleri satıyor. Bu dükkanlardan da yine çoğunlukla Suriyeli, Türkçe konuşamayan ya da Türk dükkânlarından alışveriş yapamayanlar alışveriş yapıyor.
YEREL ESNAF — SURİYELİ ESNAF ÇATIŞMASI
Küçük ve yerel işletme sahiplerinin şikayet ettikleri en önemli konu kayıt dışı Suriyeli işletmelerin vergi denetimleri, sağlık düzenlemeleri veya belediye zabıtalarının denetimine tabi olmamaları.
Ayrıca, Suriyelilerin kamu hizmetlerine getirdiği baskılar ve Suriyelilerin yoğun olarak bulunduğu bölgelerde yaşanan rekabet yüzünden yerli esnaf endişe ve hoşnutsuzluk hissediyor.
Türk iş topluluğu için algılanan olumsuzlukların en önemlileri; gayriresmî ekonominin büyümesi, haksız rekabet ve yükselen işsizlik oranları.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nun (TİSK) yaptığı bir değerlendirmeye göre Türk iş insanları ‘daha çok eğitim, dil ve mesleki eğitime ve ekonomide olumsuz etkilerden kaçınmaya ve daha çok entegrasyona yönelik gerekli düzenlemelere' olan ihtiyacı vurguluyor.
BURSA'DAKİ ‘KÜÇÜK SURİYE'
Bursa en fazla Suriyeli işletmeye ev sahipliği yapan şehirlerden biri. Yaklaşık nüfusu 3 milyon olan Türkiye'nin dördüncü büyük kenti, Suriyelilerin Türkiye'de en çok iş kurduğu 5 şehir arasında yer alıyor.
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün Ağustos 2018 tarihli kayıtlarına göre Bursa'da 153 bin 145 Suriyeli yaşıyor. Bu sayının şehir nüfusuna oranı ise yüzde 5.21.
Bursa'nın Osmangazi ilçesi Çarşamba mahallesi en fazla Suriyelinin yaşadığı yerlerden biri. Mahalle adeta küçük bir Suriye olmuş. Türk işletme yok denecek kadar az. Suriyelilerin açtığı dükkanlardan yine Suriyeliler alışveriş ediyor. Dükkan kiralarının artmasıyla Türk esnaf burada kepenk kapatmış ya da dükkanını Suriyelilere devretmiş.
Mahallede, restorandan, kuyumcuya, kadın ve erkek giyimden oto kiralamaya kadar çok farklı sektörlerde Suriyeli işletmeciler var.
Bunlardan biri de çocuk kıyafetleri satan Firas Malla. Halep'ten ailesi ile birlikte 4 yıl önce Bursa'ya gelen 27 yaşındaki Firas, Türkiye'de bulunmaktan memnun olduğunu söylüyor. Suriye'de fabrikalarının olduğunu belirten Firas, savaş nedeniyle artık iş yapamaz duruma gelince ailesi ile birlikte Türkiye'ye göç etmiş. ‘'Suriye'ye geri dönecek misin?'' sorusuna ise ‘'Hayır. Hayat orada çok zor. Burada vatandaşlık alırsam hem burada hem Suriye'de iş yapabilirim.'' yanıtını veriyor. Firas Türk esnafla aralarında bir sorun olmadığını ancak bazen münferit olayların yaşandığını da ekliyor.
Telefon ve tamir satış dükkanını işleten 19 yaşındaki Abdulselam Demlahi 6 yıl önce ailesiyle birlikte Şam'dan Türkiye'ye gelmiş. ‘Arap Telekom' adını verdiği dükkanda, çoğunluğu Arapça konuşan müşterileriyle ilgileniyor. Abdülselam da Suriye'ye geri dönmeyi düşünmüyor aksine bir Türk ile evlenerek burada bir hayat kurmayı hayal ediyor. Abdülselam, telefon çarşısındaki diğer Türk esnafla aralarının ilişkiyi de ‘'sen iyiysen onlar da iyi sen kötüysenonlar da kötü'' sözleriyle ifade ediyor.
Erkek berberliği yapan 30 yaşındaki Alaa Jawhar da 5 yıldır Türkiye'de yaşıyor. Şam'da bilgisiyar mühendisliği okumuş. Türkçesi oldukça iyi. Babasıyla birlikte işlettiği berber dükkanına gelen müşterilerin yüzde 80'i ise Suriyeli.
Şam'dayken de iyi bir işi olduğunu ancak şartların onları buraya getirdiğini söyleyen Alaa, burada sıfırdan her şeye yeniden başladıklarını ve burada bir hayat kurduklarını bu nedenle Suriye'ye geri dönmeyeceklerini ekliyor.
Suriyeli göçmenlerle aynı mahallede restoran işleten Kırık Çatal Yemek Salonu'nun sahibi Volkan Şahin ise bu durumdan çok memnun değil. Buradaki birçok esnafın taşındığını söyleyen Şahin ‘"Suriyeliler burada çoğalmaya başladıkça doğal olarak birbirlerinden alışveriş yapmaya başladılar. Kendileri burada ayrı bir getto oluşturdu. 19 yıldır bu yemek salonunu işletiyorum. Ben burada müşteri bulamazsam haklı olarak ben de giderim'' diyor.
Şahin ayrıca Suriyelilerin gürültüleriyle mahalle sakinlerini rahatsız ettiklerini de savunuyor.
TÜRKİYE'DE KALMAK İSTEYENLER ÇOĞUNLUKTA
Building Markets'in 230 Suriyeli işletmeyle yaptığı ankette "savaş bittiğinde ve şartlar geliştiğinde işletmelerini Suriye'ye taşıyıp taşımayacakları" sorulduğunda, yüzde 76'sı işletmelerini hem Türkiye'de tutacağını hem de ayrıca Suriye'ye açacağını belirtirken yüzde 11'i ise Türkiye'de kalıp işletmelerini büyütmeyi planladıklarını belirtti. Sadece yüzde 13'lük bir kısım Suriye'ye döneceği yanıtını verdi.
ÇALIŞMA İZNİ OLMAYANA İŞ YOK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ‘geçici koruma sağlanan yabancıların çalışma izin rehberine göre,"Geçici koruma sağlanan yabancılar, çalışma izni muafiyeti veya çalışma izni olmadan Türkiye'de çalışamıyor veya çalıştırılamıyor".
İşveren, Suriyeli bir işçi istihdam etmek istediği takdirde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na başvuruda bulunması gerekiyor. Ayrıca bir iş yerinde çalışan Suriyeli işçi sayısının yüzde 10'unu geçmemesi gerekiyor.
Yabancılar Türkiye'de iş yeri açmak istediklerinde öncelikle Göç İdaresi'nden ikamet izin belgesi almaları gerekiyor. Şirket kuruluş ve iş yeri açma süreçlerinde ise yapılacak işin türüne göre ticaret sicil kayıt işlemlerini başlatmaları isteniyor.