Rusya bu Türk ürünlerinden vazgeçemiyor
Türkiye'ye ambargo uygulamaya karar veren Rusya bu ürünlerden vazgeçemiyor.
Rusya'nın, hava sahasını ihlal eden uçağının düşürülmesinin ardından Türkiye'den bazı ürünlerin ithalatına kısıtlama getirmesine karşın, aralarında ayakkabı, çamaşır ve bulaşık makineleri ile fırınların bulunduğu hafif sanayi ürünlerini kapsam dışında bırakması, söz konusu ürünlerin bu ülke tüketicileri açısından önemini bir kez daha ortaya koydu.
Rusya Ticaret ve Endüstri Bakanı Denis Manturov'un, Türkiye'den satın aldıkları hafif sanayi ürünleri konusunda tedbir uygulamayı düşünmediklerine ilişkin açıklaması, bu ürünlerin Rusya açısından önemini gündeme getirdi.
AYAKKABI, ÇAMAŞIR MAKİNESİ, FIRIN...
TÜİK verilerine göre, bu yılın 10 ayında Türkiye, Rusya'ya 64 milyon dolarlık ayakkabı ihracatı gerçekleştirirken, bu tutar 582,5 milyon dolarlık toplam ayakkabı ihracatının yüzde 11'ini oluşturdu. Ayakkabının yanı sıra çamaşır ve bulaşık makineleri, ocak ve fırınlar da Rusya'nın Türkiye'den kaliteli malı ucuza satın aldığı hafif sanayi ürünleri olarak ön plana çıkıyor. Beyaz eşya sektöründe Avrupa'nın üretim merkezi konumunda bulunan Türkiye, Rusya'ya ekim sonu itibarıyla 13,3 milyon dolar değerinde çamaşır ve bulaşık makinesi ile kendinden vakumlu elektrik süpürgesi ihraç etti. Söz konusu ürün gruplarının yanı sıra Rusya, Türkiye'nin en fazla fırın ve ocak ihraç ettiği 5'inci ülke olarak kayıtlara geçti.
İTALYAN AYAKKABILARI ÇOK PAHALI
Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Hüseyin Çetin, iki ülke arasında yaşanan gerginlikte Türk tarafının yatıştırıcı açıklamalar yapmasına karşın Rusya'nın gerginliği tırmandırdığını söyledi.
Rusya'dan bu yıl 2016 yaz koleksiyonu için ciddi siparişler aldıklarını dile getiren Çetin, "Gelinen noktada sipariş veren firmalar bir tedirginlik yaşıyorlar. Bazı firmalar Rusya'nın sipariş ettiği malların yüzde 50-60'ını üretti, bazıları da üretim aşamasına geldi" dedi.
Rusya'daki alıcıların da yaşanan gerginliğe rağmen Türk ayakkabılarını satın almak istediklerini belirten Çetin, "Çünkü bu ayakkabıları İtalya'dan almaya kalktıkları zaman çok pahalıya geliyor. Türk ayakkabısı Rusların ayak yapısına ve Moda tarzına en uygun ayakkabı olarak ön plana çıkıyor. Türkiye, özellikle Rusya'nın talep ettiği ayakkabıları zamanında üreten ve teslim eden bir ülke konumunda. Ayrıca Türk ayakkabılarının kalitesi de Rusya pazarında kendini kanıtlamış durumda" diye konuştu.
Rusya ekonomisinde yaşanan sıkıntılara paralel olarak halkın alım gücünün düşmesinin de hem kalite hem de fiyat açısından Türk ayakkabılarına avantaj sağladığını anlatan Çetin, sektör olarak iki ülke arasında yaşanan gerginliğin durulacağına inandıklarını ifade etti.
KARAR RUSYA'NIN LEHİNE
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Başkanı Ergün Güler de Rusya'nın Türk beyaz eşya sektörü açısından önemli pazar olmasının yanında sektörün üretim tesislerinin de yer aldığı bir ülke konumunda bulunduğunu ifade etti. Rusya'ya yönelik ihracatın geçen yıldan bu yana düşüş gösterdiğini belirten Güler, "Fırın ve ocaklarda Ocak-Ekim 2015 dönemine bakarsak 25,2 milyon dolarlık bir ihracat görüyoruz. Bu rakam geçen sene 41,8 milyon dolardı. Bu da aslında yüzde 39,7'lik bir düşüşü gösteriyor. Bilindiği üzere Rusya'nın ekonomisi sıkıntıda. Özellikle rublenin dolar karşısında yüzde 60 değer kaybetmesi bu senenin başından itibaren Rusya'ya olan ihracat rakamlarımızı oldukça etkiledi" dedi.
"Rusya'nın sektörümüzü temsil eden ürün grubunu ithalat kısıtlamasının dışında bırakması öncelikle kendilerinin lehine" ifadesini kullanan Güler, Türkiye'nin üretim miktarı açısından Avrupa'nın zirvesinde yer almasının yanı sıra üretimde ileri teknoloji kullanıldığını belirtti.
Türk ürünlerinin kalite standartları açısından dünyada kendini ispat ettiğini ve gelişmiş pazarlama tekniklerine ve iyi işleyen bir servis yapısına sahip olduğunu kaydeden Güler, "Tabii ki tüm bunlara Rusya en yakınındaki ülkeden ve uygun fiyata ulaşıyor. O nedenle bu karar öncelikle kendileri için lehte olacak bir karardır" diye konuştu.
İHRACATI ETKİLEMEZ
Rusya'ya beyaz eşya ihracatında herhangi bir sıkıntı yaşanması durumunda alternatif pazarlarının nereler olabileceğine ilişkin de görüşlerini paylaşan Güler, sektörün bugün itibarıyla 150 civarında ülkeye ihracat yaptığını söyledi. Sektörün en önemli pazarının Avrupa ülkeleri olduğunun altını çizen Güler, "Ancak bugün Avustralya dahil dünyanın birçok ülkesinde Türk beyaz eşyasına rastlamanız mümkün. Türk beyaz eşya sektörü de özellikle son yıllarda, Afrika ve Güney Amerika pazarına açılmaya başlamıştır. O nedenle özellikle Rusya ile yaşanan krizin ve olumsuzlukların genel anlamda ihracat rakamlarımıza negatif yönlü yansıyacak kadar bir etkisini görmüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.