Otellerde doluluk yüzde 95'i aştı

Kurban Bayramı tatilinin hem yaz sezonuna denk gelmesi hem de 9 gün olması nedeniyle tatil merkezlerinde rezarvasyonlar yüzde 95'in üstüne çıktı.

Yaz sezonuna denk gelen Kurban Bayramı tatilinin 9 gün olarak açıklanmasının ardından turizm sektöründe ciddi hareketlilik yaşanıyor. Tatil merkezlerinde rezervasyonlar yüzde 95'in üstüne çıktı, bayrama kadar da doluluk oranlarının yüzde 100'e ulaşması bekleniyor.  

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, "Turizmcinin en verimli aylarından bir tanesindeyiz ve üstüne bir de bayram gelince otellerde ciddi doluluklar yaşanıyor. Doluluk oranları şu anda yüzde 95'in üzerinde ama otellerin tamamı dolacaktır" diye konuştu. 
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Bağlıkaya, başta 9 günlük kurban bayramı tatilinin turizmciye yansıması olmak üzere turizm sektöründeki önemli gelişmeleri DHA'ya değerlendirdi.  

"BAZI STANDARTLARDAKİ OTELLERDE HİÇ YER KALMADI"
9 günlük bayram tatilinin Ağustos ayına denk gelmesiyle otel doluluk oranlarının çok yüksek olduğunun altını çizen Firuz Bağlıkaya,  "Ağustos ayı en verimli tatil ayı. Otel dolulukları zaten çok yüksek. Türkiye'deki yabancı turist sayısında da yüzde 30 gibi çok ciddi bir artış var. Dolayısıyla turizmcinin en verimli aylarından bir tanesindeyiz ve üstüne bir de bayram gelince çok ciddi doluluklar yaşanıyor. Bazı standartlardaki otellerde hiç yer kalmadı. Doluluk oranları şu anda yüzde 95'in üzerinde ama otellerin tamamı dolacaktır" diye konuştu. 

ALTERNATİF TURLARDA KARADENİZ BÖLGESİ CAZİP
Başkan Bağlıkaya, bayram tatili için en fazla rağbet gören bölgelerin başında başta Ege ve Akdeniz'in sahil bölgelerinin geldiğini vurguladı. Ayrıca akraba ziyaretlerinin de turizm hareketini beraberinde getirildiğini kaydeden Bağlıkaya, alternatif tatil turlarında da ciddi bir yoğunluk olduğunu ve özellikle bu alanda Karadeniz bölgesinin büyük talep gördüğünü aktardı. 

KARADENİZDEKİ SEL FELAKETLERİNİN BÖLGEDEKİ TURİZME ETKİSİ
Karadeniz bölgesindeki  tatil otellerinde doluluk oranlarının yüksek olduğu bilgisini paylaşan Bağlıkaya, özellikle son günlerde Ordu ve Rize bölgelerinde yaşanan sel felaketlerinin turizm sektörünü çok ciddi anlamda etkileyeceği yönünde bir düşünce taşımadığını dile getirerek, "Tam tersine vatandaşların o bölgelere daha fazla seyahat etmelerini teşvik etmek lazım. Hem bölgedeki vatandaşların morali ve motivasyonu için önemli hem de bölge ekonomisine katkısı açısından çok önemlidir. Bayramda o bölgeye gitmeyi planlamayan vatandaşların bile gitmelerinde fayda var" değerlendirmesinde bulundu.  

BOOKİNG BENZERİ SİTELERE İLİŞKİN BAŞLATILAN HUKUKİ İŞLEM
TÜRSAB Yönetim Kurulu'nun Booking benzeri 20'ye yakın internet sitesi hakkında haksız rekabet gerekçesiyle hukuki işlem başlatacağını duyurmasıyla ilgili de açıklamalarda bulunan Firuz Bağlıkaya, şunları söyledi: "Booking.com, Türkiye'de haksız rekabetten dolayı sadece Türk vatandaşlarına Türkiye'deki ürünlerin satışı durduruldu. Türk vatandaşları yurt dışı için ürün alabiliyor, yurt dışındaki tüm turist potansiyeli Türkiye'deki booking.com 'u kullanarak seyahat edebiliyor. Bu konuda çok karmaşa yaşanıyor. Çok kısıtlı bir alanda, haksız rekabetten dolayı  sitenin yayını durduruldu. Sadece vergi ile de değil haksız rekabetten dolayı durduruldu. Almanya'da ve Hollanda'da da bu tür davalar var. Türkiye tek örneği değil. Vergi ikinci bir aşama. Kaldı ki vergisini veriyor olsa bile Hollanda ile Türkiye arasında ikili vergi anlaşması var. Ama esas konu haksız rekabet. Şimdi bu haksız rekabeti aynı şekilde uygulayan sitelerin var olduğuyla ilgili bilgi sahibiyiz. Dolayısıyla biz Yönetim Kurulu olarak bu sitelerin araştırılması ve listelenmesi ve hukuki bir işlem başlatılması konusunda karar aldık. Haksız rekabete yol açan varsa bununla ilgili girişimde bulunulacak ve sınırı ise Türkiye'de Türk vatandaşına Türk ürün satıyorsa... Yani yurt dışından Türkiye'ye satılan  ürünlerle ilgili değil."

BOOKİNG ELEŞTİRİLERİNE YANIT 
Bu konuda yapılan eleştirilere de değinen Bağlıkaya, eleştirilerin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını savundu. Bağlıkaya, "Detaylı araştırsalar onların dediği gibi ortaya karışık bir iptal davası yok. Türkiye'de Türk vatandaşına Türk ürünü satılması ile ilgili haksız bir rekabetten bahsediyoruz. Biz vergi memuru değiliz. Vergi bizim işimiz değil. Bizi ilgilendiren kısmı haksız rekabet. Bizim seyahat acentelerimizle ilgili haksız rekabet var mı yok mu ona bakıyoruz" şeklinde konuştu.  

Konunun tüketici haklarıyla ilgili taşıdığı hassasiyetler açısından da bahseden Bağlıkaya, "Bakın bu sitelerin merkezi yurtdışlarında olan ve genelde arandığında çok zor muhatap bulunan şirketler. Bizim burada sistemimizin içinde yasal, Bakanlık (Kültür ve Turizm Bakanlığı) tarafından belgelenmiş aynı işi yapan insanlar var. Dolayısıyla müşteri hakları açısından baktığımız zaman boşluklar var. Olaya biraz daha geniş bakmamız gerekiyor. Yurtdışında ki şirketlerin burada tüketici haklarıyla ilgili bir sorun yaşandığı zaman karşımızda muhatap yok. Bir şekilde sistemin içerisine girmelerini sağlamamız gerekiyor" şeklinde konuştu. 

"DENETİMLERE BAŞLADIK"
Başkan Bağlıkaya, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın TÜRSAB'a verdiği denetim yetkisiyle ilgili de bilgi verdi. Denetimlere başladıklarını aktaran Bağlıkaya, "Hemen hemen bütün havalimanlarında, tatil yörelerinde denetimcilerimiz çalışıyor. Seyahat Acenteleri Birliği  belgesini amacı dışında kullanan veya kullanmaması gerektiği halde bu faaliyetleri yapanları denetliyoruz. Yaptırım gücümüz ise belgelerin iptali konusunda var. Bakanlığımıza belge iptali talebiyle dosyaları iletiyoruz. Bakanlığımız da bu konuda çok hızlı aksiyon alıyor" dedi.

Sonraki Haber