Kredi çekecekler dikkat! Banka kredileri için yeni şart getirildi
Ekonomik dar boğazda nakit sıkıntısı için bankaların ihtiyaç kredilerine başvuran vatandaşlara şimdi de "nereye kullanacaksın" sorusu sorulmaya başlandı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın parasal sıkılaşma hamleleri tüketici kredilerinde de kendini gösteriyor. Tüketicilere ihtiyaç kredisi taleplerinde imzalatılan döviz, altın, kripto varlık gibi alımlarda kullanmayacağına dair belgenin yanı sıra artık ‘nereye harcayacağının’ detaylı açıklaması isteniyor. İhtiyaç kredisi miktarı 50 bin lira olsa bile bankalar düzenleyici kurumlardan gelen telkinler doğrultusunda maaş müşterisi olmayan kredi talep eden tüketicilerden 3 aylık imzalı maaş bordrosu bile talep ediyor. Hatta bankalar kredili mevduat hesabı (KMH) limit artırımlarında da müşterilerinden elde edilecek yeni kaynağın dövize, altına veya kripto varlığa harcanmayacağına dair imzalı söz alıyorlar.
İHTİYAÇ KREDİSİ FAİZLERİ YÜZDE 35’E DAYANDI
Nisanın ilk haftasında 13 haftalık yıllıklandırılmış büyümesi yüzde 14 civarında olan tüketici kredilerinde artış temmuzun ilk haftasında yüzde 67,1'e kadar yükselmişti. Alınan makroihtiyati önlemlerle kredi faizlerindeki yükseliş ve kredilere yoğun takip 13 haftalık yıllıklandırılmış artışı 19 Temmuz itibariyle yüzde 57,4 seviyesine indi. Tüketici kredilerinde kur etkisinden arındırılmış yıllık büyüme ise 29 Temmuz haftasında yüzde 29,8 oldu. Tüketici kredilerinde ise 29 Temmuz haftasında ihtiyaç kredisi faizi hariç gerileme yaşandı.
Merkez Bankası verilerine göre 29 Temmuz haftasında ihtiyaç kredisi faizleri bir önceki haftaya göre 21 baz puan artışla yüzde 34,32’ye yükseldi. Bazı bankalarda ise yüzde 37’ye yaklaşan oranlar bulunuyor. İhtiyaç kredisi faizleri temmuz ayı başından bu yana yüzde 30'un üzerinde. En yüksek oran ise 15 Temmuz haftasında yüzde 35,41 ile yakalanmıştı.
BANKALAR İŞİ SIKILAŞTIRMAYA BAŞLADI
Son üç aylık kaşeli imzalı maaş bordrosu Pandemide gevşeyen para politikası ve düşen kredi faizleri ihtiyaç kredilerinin de bazı yatırım araçlarına yönlendirilmesine neden oldu. Ekonomi yönetimi de sık sık kredilerin doğru kanallara aktarılmadığına yönelik açıklamalarda bulundu. Bunun üzerine BDDK’nın kredilerin nereye aktarıldığına ilişkin sıkı takip edilmesine yönelik yaptığı duyurular sonrası bankalar kredi kullandırdıklarında hem ticari hem de bireysel müşterilerine bir belge imzalatmaya başladı.
Bir süredir ihtiyaç kredisi kullanan müşteriler bu kaynakla döviz, altın veya kripto varlık almayacaklarının sözünü bankalara veriyor. Ancak yeni dönemde artık bankalar işi biraz daha sıkı tutmaya başladı. Bir bankadan 50 bin TL ihtiyaç kredisi çekmek isteyen bir bireysel müşteriden banka son üç aylık kaşeli imzalı maaş bordrosu isterken imzalayan kişinin de imza sirkülerinin belgelere eklenmesini talep etti. Bunun yanı sıra kullanılacak tüketici kredisinin ne için talep edildiğinin ve sebebinin ayrıntılı olarak bankaya yazılı bildirilmesi istendi.
“ALTIN, DÖVİZ, KRİPTO PARA ALMAYACAĞIM SÖZÜ VER”
Bankaların ihtiyaç kredisinde uyguladıkları bu durumun daha ilginci ise kredili mevduat hesaplarındaki limit artışlarında da yaşanıyor. Maaş müşterisi olduğu bankadan KMH hesabında limit artırımı talep edildiğinde onay formları arasında tıpkı ihtiyaç kredisi çekerken imzalatılan ‘döviz, altın, kripto para almayacağım’ sözü yer alıyor. Bankalar daha önce KMH limiti artışlarında böyle bir belge talep etmiyorlardı.
TİCARİ KREDİ FAİZİNDE GERİLEME
Merkez Bankası verilerine göre 29 Temmuz haftası itibariyle kurumsal kredi kartları hariç ticari kredi faizleri yüzde 28,51’e geriledi. Bir önceki hafta ise kurumsal kredi kartları hariç ticari kredi faizleri yüzde 31,33 seviyesindeydi. Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu, son dönemde reel sektörle yaptığı toplantılarda ve Enflasyon Raporu’nda soru cevap kısmında özellikle kredi faizlerinin yüzde 14 olan politika faizine yakınsayacağını dile getirdi. Kurumsal kredi kartları hariç ticari kredilerde 13 haftalık yıllıklandırılmış kur etkisinden arındırılmış büyüme ise 29 Temmuz haftasında 25,11'e geriledi. Bu büyüme oranı mayıs ayında yüzde 50'lerin üzerinde bulunuyordu. Alınan makroihtiyati önlemlerle kredi büyümesinin de hız kesmesi hedeflenmişti. (DÜNYA)