İş dünyasıyla buluşan Cevdet Yılmaz'dan OVP mesajı
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, iş dünyası temsilcileriyle bir araya geldi. Yılmaz, ''Orta vadeli programdan en büyük beklentimiz belirsizlikleri azaltması, yatırımcılar ve diğer aktörler için öngörülebilirliği arttırmasıdır.'' dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul’da iş dünyasının temsilcileriyle "OVP Çerçevesinde Türkiye ve İstanbul Ekonomi Gündemi" başlıklı toplantı düzenliyor.
Dolmabahçe Sarayı’nda gerçekleştirilen toplantıya, İstanbul Valisi Davut Gül, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED), Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK), İstanbul Ticaret Odası (İTO), İSO, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), başta olmak üzere çok sayıda STK temsilcisi, dernek başkanı ve üyelerinin de aralarında bulunduğu pek çok iş insanı katılıyor.
Toplantıda, Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda ve yeni OVP hazırlıkları kapsamında, Türkiye'nin cari açığını azaltıcı, ihracat ve uluslararası doğrudan yatırımını artırıcı tematik konularda, iş dünyası ile sivil toplum kuruluşlarının değerlendirme ve önerileri alınıyor.
OVP ÖNCESİNDE FİKİR ALIŞVERİŞİ
Toplantı öncesinde bir konuşma yapan Yılmaz, iş dünyası temsilcilerine, “Türkiye'nin üç yıllık makro ekonomik hedefleri ile ekonomik ve sosyal alanda izlenecek politikalarını içeren orta vadeli program OVP öncesinde de sizlerle doğrudan fikir alışverişinde bulunmakta fayda görüyoruz.” diye seslendi.
Yılmaz konuşmasında şunları söyledi:
“Dünyada bir süredir bölgesel çatışmaların ve Covid-19 salgınının neden olduğu bir küresel olağanüstü halin içinden geçmekteyiz. Salgının ekonomik dengeleri bozan ve fiyatları arttıran etkileri henüz tamam ortadan kalkmadan üzerine Rusya, Ukrayna savaşının yol açtığı sonuçta ve ülkemizde asrın felaketi olarak nitelendirilen depremin etkileri eklendi.
Seçimlerle siyasi belirsizliklerin ortadan kalktığı ülkemizde siyasi istikrarımız pekişmiştir. Halkımızın güçlü demokratik iradesiyle bir kez daha görev alan Cumhurbaşkanımızın liderliğinde dünyanın ve bölgemizin bu zorlu dönemini aşarak Türkiye yüzyılına daha güçlü ilerlemek için ülkenin tüm üretim imkanlarını ve potansiyelini harekete geçirmek yönünde gayret sarf ediyoruz. Bu yöndeki çabalarımızda yalnız olmadığımızı biliyoruz.
21 yıldır olduğu gibi bugün de yanımızda dinamik özel sektörümüz iş, aş üreten girişimcilerimiz, esnafımız var. İşçisiyle, işvereniyle, hem aklıyla, hem de alın teriyle Türkiye'ye katma değer üreten beşeri sermayemiz var. Bu vesileyle depremden etkilenen illerimize destek veren konteyner kentlerden beslenme yardımına depremzede vatandaşlarımızın yanında olan tüm iş insanlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın 3 ülkeyi kapsayan körfez ülkeleri turunda hem ikili ticaret hacmimizi hem de ülkemize doğrudan yatırımları artıracak tarihi iş birliklerine imza atıldığını gördük. Kazan kazan temelinde bu iş birliklerinin devamı başka ülkelerle de gelecektir.
Sadece savunma sanayi ya da gıda alanında değil teknoloji odaklı e-pazar sektörü, yenilenebilir enerji ve çığır açan teknolojiler alanlarında da katma değeri yüksek işbirliği fırsatları oluşacaktır. Yatırım ortamının iyileştirilmesine, ihracatçı ve sanayicilerimiz için finansman imkanlarının arttırılmasına ve yerli milli teknoloji yatırımlarına özellikle veriyoruz. Vermeye devam edeceğiz.
İstanbul Finans Merkezi'nin uluslararası entegrasyonu artırarak finansal piyasalarımızın gelişimine derinleşmesine katkı sağlamasını bekliyoruz. Sanayide dönüşün ve Yeşil Kalkınma Devrimi yine gündemimizdeki yerini korumaktadır.
"EN BÜYÜK BEKLENTİ BELİRSİZLİKLERİ, AZALTMASI"
Değerli katılımcılar, orta vadeli programda makro göstergeler ile kamu politikalarını güncelleyecek, yapısal reformları ortaya koyacak ve kaynak tahsisini bu çerçevede yönlendireceğiz. Ekonomi programımız belirli bir disiplin çerçevesinde vatandaşlarımızın hayatına, üretime ve piyasalara doğrudan olumlu yansıyacak bir yaklaşımla hazırlanmaktadır.
Orta vadeli programdan en büyük beklentimiz belirsizlikleri azaltması, yatırımcılar ve diğer aktörler için öngörülebilirliği arttırmasıdır. Bu süreçte hangi alanda faaliyet gösterirse, göstersin özel sektörümüzün rolü son derece önemlidir. Sizlerin hem ekonomik faaliyetleriniz boyutunda oluşturduğunuz katma değerle hem de görüşleriniz fikirleriniz yoluyla aktaracağınız önerileriniz politika yapım sürecinde etkili olmuştur ve olacaktır. Bu ve benzeri istişare toplantıları toplumumuzun çeşitli kesimleriyle yaparak Türkiye yüzyılında yol haritamızı netleştirecek ve geleceğe daha güçlü bir şekilde hazırlanacağız.”
YILMAZ'DAN TOPLANTI SONRASI AÇIKLAMA
Dolmabahçe Sarayı'nda sabah saat 09.30'da başlayan toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz açıklama yaptı.
"EYLÜL AYINDA ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR ORTA VADELİ PROGRAMI KAMUOYUNA SUNMA İMKANI BULACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Sabah açılışta da ifade etmiştim. İstişareyle orta vadeli programımızı hazırlıyoruz. Eylül ayında bir yol haritası niteliğinde olacak. Hem içinde bulunduğumuz yılın makro rakamlarını güncelleyeceğimiz hem de ileriye dönük 3 yıllık para politikasında, maliye politikasında ve yapısal reformlar başlığında temel çerçeveyi ortaya koyacağımız orta vadeli programın hazırlıklarını yapıyoruz. Bir taraftan strateji bütçe başkanlığımız, Hazine Maliye Bakanlığımız gibi kurumlarımız teknik çalışmalar yapıyorlar. Ama bu yeterli değil. Bir taraftan da iş dünyamızda çalışan kesimlerle, sivil toplumla istişareler yürütüyoruz. Buradan fikirleri de orta vadeli programımıza entegre edeceğiz. Belirsizlikleri azaltan, öngörülebilirliği güçlendiren bir çerçeve olarak orta vadeli programımıza iyi bir hazırlık yapıyoruz. Bugün burada 3 saati aşkın uzun bir süredir iş dünyamızın fikirlerini dinledik. Değişik kesimlerden fikirler dinledik. Önümüzdeki süreçte sendikalarımız, çalışan kesimlerin temsilcileriyle de görüşmelerimiz olacak. Finans kesiminin temsilcileriyle yine İstanbul Finans Merkezi'nde bir toplantı planlıyoruz. Bütün bu toplantı serisinin sonucunda Eylül ayında çok daha güçlü bir orta vadeli programı kamuoyuna sunma imkanı bulacağız. İş dünyamızın bir taraftan kısa vadeli ihtiyaçlarını, sıkıntılarını dile getirdiler. Finans piyasalarıyla ilgili. Bir taraftan da daha uzun vadeli reformlarla ilgili insan kaynağı sürdürülebilir büyümeyle yeşil ekonomiye geçiş gibi dijitalleşme gibi çok önemli başlıklarda beklentilerini, reform taleplerini dile getirdiler. Ben doğrusu çok olumlu bir hava gördüm iş dünyamızda. İçinde bulunduğumuz tabii ki sıkıntılar var. Deprem gerçeği var her şeyden önce. Pandemi sonrası dünyanın bölgemizin yaşadığı sorunlar tedarik zincirinde sorunlar var. Ukrayna, Rusya savaşı gibi sorunlar var. Ama bir taraftan da seçimler sonucunda siyasi istikrarını pekiştirmiş, siyasi belirsizlikleri azaltmış bir Türkiye gerçeği var. Teknik çalışmalarla, orta vadeli programlarla birlikte teknik anlamda da öngörülebilirliği artan bir ülke var. Dolayısıyla zorluklarıyla birlikte içinde bulunduğumuz dönem fırsatlar da barındırıyor. Bu fırsatların da altını çizdiği özel sektörümüz. Biz inşallah bir taraftan zorluklarla baş ederken diğer taraftan fırsatları da değerlendirerek Türkiye yüzyılını hep birlikte kamusuyla özel sektörüyle, sivil toplumuyla inşa edeceğiz" dedi.