İktidarın ekonomi politikasına bir tepki de TİM'den
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe, yurtdışından elde edilen dövizin Merkez Bankası'na satışında verilen yüzde 2 dönüşüm desteğinin dar bir kesime hitap ettiğini belirtti.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, yurtdışından elde edilen dövizin Merkez Bankası’na satışında firmalara yüzde 2 dönüşüm desteği sağlanması yönündeki son düzenlemenin ihracatçıya yönelik direkt bir destek olmadığını ve dar bir kesime hitap ettiğini belirterek, ihracatçılar olarak enflasyon artışı ile orantılı kur taleplerini koruduklarını söyledi.
Gültepe, enerji fiyatlarında yapılan son indirimlerin ise iç piyasada ürün fiyatlarını aşağı çekmese bile, yeni zamların önüne geçeceğini; ancak ihracat pazarlarında rekabetçiliği artıracak derecede olmadığını söyledi.
‘Hazır Giyim Sektörü Sürdürülebilirlik Stratejisi ve Eylem Planı’nın açıklandığı toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Gültepe, Merkez Bankası’nın TL dönüşüm desteğine ilişkin son düzenlemesinin ihracatçıya verilen doğrudan bir destek olmadığını belirterek, “İhracatını yüzde 70-80 ithalatla yapanları çok kapsamayabilir. (Taahhüt şartı) kapsamı daraltıyor. İhracatçıya direkt bir destek yok. Burada amaç TL’yi biraz daha kullanılır hale getirmek” dedi.
Resmi Gazete’de geçen hafta yayımlanan ilgili tebliğe göre, şirketlerin dış kaynakları dövizlerinin TCMB’ye satışı sırasında, TCMB tarafından belirlenen bir süre boyunca döviz alımı yapmamaları taahhüdü karşılığında, TL’ye çevrilen tutarın yüzde 2’si kadar döviz dönüşüm desteği verilecek.
Çelik İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Aslan da geçen hafta yaptığı değerlendirmede, çelik başta olmak üzere hammaddede yoğun şekilde ithalata bağımlı sektörlerin hammadde tedariki için ellerinde döviz bulundurmak zorunda olduğunu belirterek, döviz almama taahhüdü nedeniyle çok sayıda sektör ve firmanın bu destekten yararlanmasının mümkün olmadığını söylemişti.
Kurdaki artışın enflasyonun altında kalmasının ihracatçının rekabet gücünü düşürdüğünü ve pazar kaybı riski yarattığını belirten ihracatçılar, kurdaki artışın enflasyon artışı ile doğru orantılı olması gerektiğini savunuyor.
ENFLASYONLA ORANTILI KUR SEVİYESİ TALEBİ SÜRÜYOR
Gültepe, “TCMB’nin son düzenlemelerinin ardından ihracatçılar olarak hâlâ ‘enflasyon artışı ile doğru orantılı kur seviyesi’ duruşunuzu koruyor musunuz” sorusuna ise “Her zaman” şeklinde yanıt verdi.
Gültepe şöyle devam etti:
“Son düzenlemenin bununla hiçbir alakası yok. Bu direkt ihracatçıya, üreticiye verilen bir katkı değil. Tamamen dışarıdaki kaynakları Türkiye’ye çekmek için ortaya koyduğu bir kaynak.”
ENERJİDE İNDİRİM FİYATLARA YANSIYACAK MI?
Enerjide yapılan son indirimlerle ilgili de değerlendirmede bulunan Gültepe, indirimlerin ürün fiyatlarına yansıyıp yansımayacağı yönündeki sorulara şu yanıtı verdi:
“Şu anda özellikle bazı sektörlerde rekabette biraz sıkıntı olduğu için, indirimin en azından mevcudu koruma noktasında çok büyük desteği olacak. Yoksa rekabetciliğimizi daha farklı noktalara getirecek gibi bir durum yok. Daha kötüsü olmaması açısından, bizim açımızdan moral motivasyon oldu. Dört ayda yüzde 30’a yakın enerji indirimi oldu. Fiyatları aynı noktada tutma ya da indirim yapma potansiyeli olabilir diye düşünüyoruz. En azından fiyat artışı görmeyiz diye düşünüyorum.”
Enerji Piyasası ve Düzenleme Kurumu (EPDK), serbest elektrik piyasasındaki tavan fiyatı düşürürken; bu indirim Şubat ayında serbest piyasadan elektrik alan sanayide kuruluşlarının elektrik faturasında yüzde 12 düşüşü beraberinde getirecek.
BOTAŞ, Şubat ayında büyük sanayi kuruluşlarına satılan gazın fiyatında yüzde 13,3 ile yüzde 17,22, elektrik üretimi için kullanılan gazın fiyatına yüzde 16,67 indirim yapacağını açıkladı.