HAVELSAN'dan milli koruma !

HAVELSAN Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay, dünyada dakikada 330 yeni siber tehdidin yani saniyede 5 yeni tehdidin ortaya çıktığını bildirerek, "Bununla baş etmek çok zor. Bu yüzden, bu ürünleri yerli, milli olarak geliştirmeniz gerekiyor." dedi.

Atalay, İş Ekosistem Buluştayı Siber Güvenlik toplantısı öncesinde gazetecilerle bir araya geldi.

HAVELSAN'ın Türkiye'nin en büyük yazılım merkezi olduğuna işaret eden Atalay, kritik tesis ve alanların güvenliği ile siber tehditlerin önlenmesine yönelik çalışmalar yaptıklarını bildirdi.

HAVELSAN olarak siber güvenlik konusunda yaptıkları çalışmalarda ticari kaygı taşımadıklarını anlatan Atalay, siber güvenlik konusuna, geri dönüşümünü düşünmeden, ülke ihtiyaçlarını dikkate alarak büyük para harcadıklarını kaydetti.

Dünyada 150 milyar dolar olan siber güvenlik pazar büyüklüğüne dikkati çeken Atalay, Türkiye'de yaklaşık 300 milyon dolar olan siber güvenlik pazar büyüklüğünün yetersiz olduğunu ifade etti.

Atalay, Türkiye'de siber güvenlik pazarının yüzde 97'sinin yabancı firmalar ve ürünlerden oluştuğunu, HAVELSAN'ın bunu değiştirmeye çalıştığını vurguladı.

- "Saniyede 5 yeni tehdit ortaya çıkıyor"

Türkiye'de siber güvenlik konusunda farkındalık oluşturulması ve tedbir alınması noktasında son 5 yılda önemli ilerlemeler kaydedildiğini belirten Atalay, yapılan çalışmaların Türkiye'yi bu konuda daha tedbirli hale getirdiğini kaydetti.

Tehdit ve tehlikelerin çok hızlı büyüdüğünü dile getiren Atalay, siber güvenlik alanında Türkiye'nin 15 binin üzerinde uzmana ihtiyacı olduğunu ve bu ihtiyacın hızla kapatılması gerektiğini ifade etti.

Atalay, dünyada dakikada 330 yeni siber tehdidin yani saniyede 5 yeni tehdidin ortaya çıktığına belirterek, bununla baş etmenin olmazsa olmazının bu ürünleri yerli, milli olarak geliştirmek olduğunu bildirdi.

Siber güvenlik konusundaki ürünlerden kritik olanlarının HAVELSAN tarafından tamamen yerli olarak geliştirildiğinin altını çizen Atalay, "Şu anda 11 ürün geliştiriyoruz. Bu ürünleri, peyderpey piyasaya sunacağız. Bu ürünleri geliştirirken sadece HAVELSAN'ın kaynaklarını, yeteneklerini değil, iş ekosistemimizdeki Türkiye'nin bütün yeteneklerini kullandık." diye konuştu.

Siber güvenlik tehditlerini oluşturanların, sadece bu konuda eğitim almış uzman kişiler olmadığını vurgulayan Atalay, 10 yaşındaki bir çocuğun bile bu tür saldırıları gerçekleştirebileceğini belirtti.

Atala, klasik güvenlik yaklaşımı ve anlaşıyla siber saldırılarla baş etmenin yeterli olmadığını dile getirerek, "Her şey insandan başlıyor. Bu işin bilincinde ve farkında olmalıyız. Siber güvenliğin üç ayağı; insan, teknoloji ve işin süreçleri. Burada teknoloji ve süreçleri yani alt yapıyı oluşturabilirsiniz ama insan en zayıf ve en önemli unsur. Bu konudaki eksiklik giderilmedikçe yapılan yatırımlar yetersiz kalacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Desteğimize ihtiyaç duyan herkese kapımız açık"

Türkiye'ye yönelik siber saldırıların, 15 Temmuz sonrasında yaklaşık 2,5 kat artışına ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Atalay, son dönemlerde Türkiye'nin özel bir siber saldırı altında olmadığını söyledi.

HAVELSAN'ın Siber Savunma Teknoloji Merkezinin (SİSATEM) olduğunu anlatan Atalay, "Biz orada 7-24 Türkiye'nin kritik kurumlarını izliyoruz. Dolayısıyla şunu net söyleyebiliriz, Türkiye'ye yönelik ciddi bir saldırı olmuş değil ama saldırı her an her yere var. Türkiye siber saldırılar konusunda dünyada hep ilk 10 ülke arasında yer alıyor." dedi.

SİSATEM'de Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Avrupa Birliği Bakanlığı, Sayıştay gibi çok sayıda kamu kurumuna hizmet verdiklerine işaret eden Atalay, "Bizim desteğimize ihtiyaç duyan herkese kapımız açık." ifadelerini kullandı.

- Boru hatları ve 3. havalimanının güvenliğine yönelik çalışmalar

ASELSAN ile Türkiye'deki MOBESE'nin yenilenmesi için çalışmalara başladıklarını belirten Atalay, IP kamerayla yolların ve kritik alanların izlenmesinin sağlanacağını bildirdi.

BOTAŞ'ın boru hatlarının güvenliğine yönelik çalışmanın da ASELSAN ile yapıldığını anlatan Atalay, şöyle konuştu:

"Kuzey Irak'tan Yumurtalık'a kadar uzanan boru hattı ve hat üzerinde çeşitli tesisler var. Boru hatlarının güvenliğine yönelik projemizde, ASELSAN ile yerli çözümler üzerinde çalışıyoruz. Boru hatlarına çeşitli sabotajlar yapılıyor, boru hatları delinerek oradan petrol çalınabiliyor. Bütün bunları önleyecek olan projede, boru hatlarına yaklaşıldığında ve müdahale edildiğinde alarm verecek, gerektiğinde bazı savunma sistemlerini otomatik devreye sokacak çok kapsamlı güvenlik çözümleri söz konusu. Yakında sahadaki uygulamasına başlayacağız."

Dünyanın en büyüğü olacak İstanbul'a yapılan 3. havalimanının Türkiye'nin gururu olacağını anımsatan Atalay, burada güvenliğin çok önemli olduğunu kaydetti.

Atalay, havalimanının fiziki ve bilişim alt yapılarının güvenliğinin sağlanmasına yönelik ihalede 3 firmanın yarıştığını, bu firmalardan birinin de HAVELSAN olduğunu söyledi.

HAVELSAN olarak sundukları teklifin, milli çözümlerin içerdiğini dile getiren Atalay, söz konusu ihaleyi almaları halinde dünyanın en büyük havalimanının güvenliğini sağlamaktan gurur duyacaklarını ifade etti.