Enflasyon Raporu 2016-ı

Merkez Bankası Başkanı Başçı: (4)- "Bu yıl emtia fiyatlarındaki düşüşün yardımıyla cari açığın yüzde 4’ün altına gelme ihtimali oldukça yüksek"- "İlk defa bu yıl hanehalkının geliri, borcundan daha hızlı artacak. Bu da arzu edilen bir gelişme”- "Ortalama

ANKARA (AA) - Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyonla mücadele önünde büyük engel olan cari açık probleminin büyük ölçüde çözüldüğünü belirterek, bu yıl emtia fiyatlarındaki düşüşün yardımıyla cari açığın yüzde 4’ün altına gerileyebileceğini bildirdi.

Başçı, "Enflasyon Raporu 2016-I"in tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, enflasyonun yüzde 5 hedefine kalıcı olarak indirilebilmesi için bütün kurumların son yıllarda gösterilen çabayı kararlı bir duruşla sürdürmesinin önem taşıdığını ifade etti.

Son yıllarda yaşanan önemli dış şoklara rağmen uygulanan politika çerçevesi ile enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki bozulmayı sınırlı seviyelerde tutabildiklerini anlatan Başçı, "En son gelen anket verilerinde yüzde 7’nin üzerinde bir rakam gördük. Bu da aslında hem beklentiler hem de fiyatlama davranışlarıyla ilgili son derece titiz çalışma yapmamız gerektiğine işaret ediyor. Gelinen noktada fiyat istikrarına ulaştığımızı söylemek mümkün değildir. Enflasyon hedeflemesinde elde edilen 10 yıllık tecrübe, bize enflasyonla mücadelenin kolektif bir çaba gerektirdiğini göstermiştir" diye konuştu.

Kamu gelirler ve ücret politikaları ile gıda fiyatlarına dair yapısal unsurların enflasyonla mücadelenin önemli bir parçası olduğuna dikkati çeken Başçı, basiretli borçlanmaya yönelik makro ihtiyati önlemlerin dengeli büyümeye katkı sağlayarak enflasyonla mücadele için elverişli zemin hazırladığını söyledi.

Başçı, basiretli borçlanmada kompozisyonun tüketici kredilerinden firma kredilerine kaymış olmasının özellikle cari açık açısından son derece faydalı olduğunu belirterek, "Cari açık problemi şu anda son derece yönetilebilir bir düzeye gelmiş durumda. Biliyorsunuz yüzde 10’lar düzeyinden kademeli bir düşüşle 4 yıl zarfında geçtiğimiz yıl yüzde 4,5 civarında bir yerde bitirecek. Bu yıl da emtia fiyatlarındaki düşüşün yardımıyla cari açığın yüzde 4’ün altına gelme ihtimali oldukça yüksek. Dolayısıyla enflasyonla mücadele önünde büyük engel olan cari açık problemini büyük ölçüde çözmüş olacağız. Kalan kısmını da kararlı bir duruş ve sürekli mücadele ile çözeceğiz” ifadelerini kullandı.

- "Daha güçlü iktisadi faaliyet bekliyoruz"

İktisadi faaliyetlerin, 2015’in üçüncü çeyreğine ilişkin gayri safi yurt içi hasıla verilerine göre ekim enflasyon raporundaki görünüme kıyasla daha güçlü bir seyir izlediğine vurgu yapan Başçı, "Milli gelir dönemlik bazda yüzde 1,3, yıllık bazda yüzde 4 yükseldi ve istikrarlı büyüme eğilimi devam etti. Üçüncü çeyrek gelişmelerini harcama tarafından değerlendirdiğimizde, nihai yurt içi talebin ılımlı bir artış sergilediğini, dış talebin ise üç çeyrekten sonra büyümeye pozitif katkı yaptığını görüyoruz" diye konuştu.

Başçı, 2016 yılı geneline ilişkin talep görünümü değerlendirildiğinde, 2015'e kıyasla daha güçlü iktisadi faaliyet beklediklerini dile getirdi. Yurt içi belirsizliklerin azalmasıyla tüketici ve yatırımcı güveninde yaşanan artışların iç talebi destekleyebileceğini belirten Başçı, 2015'te iç belirsizliklere bağlı ertelenmiş yatırımların 2016'da kısmen de olsa hayata geçirilmesi ile küresel kriz sonrası gözlenen güçlü istihdam performansının ve yakın dönem ücret gelişmelerinin gelir kanalı üzerindeki etkisinin yurt içi talebe katkı sağlayacağını kaydetti.

- "İlk defa hanehalkının geliri, borcundan daha hızlı artacak"

Asgari ücret ve ücretlerdeki artış nedeniyle harcamaların nominalde artabileceğine işaret eden Başçı, "Onu telafi edecek tarafta da tüketici kredilerinin artış hızı gözle görülür şekilde yavaşladı. O da toplam talebi aşağı yönde etkileyecek. İlk defa bu yıl hanehalkının geliri, borcundan daha hızlı artacak. Bu da arzu edilen bir gelişme” dedi.

Başçı, cari açıkta öngörülen düşüş ve güçlü kamu maliyesinin olası şoklara karşı ekonomi politikalarının dengeleyici yönde hareket edebilmesi açısından alan oluşturduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği (AB) ekonomisindeki toparlanma ihracatımızı desteklemeye devam ederken, Ortadoğu ile Rusya'ya yapılan ihracata ilişkin belirsizlikleri aşağı yönlü risk unsurları olarak değerlendiriyoruz. Türkiye-AB ilişkileri açısından pek çok alanda ilerleme kaydedildi ve kaydedilmeye devam edecek. Gümrük Birliğinin geliştirilmesi söz konusu. Hizmetler sektörünün, tarım da dahil olmak üzere diğer alanların burada eklenmesi ve daha serbest ticarete yakın belki ABD ve Avrupa arasındaki TTIP’e yakın bir anlaşmanın çalışılması planlanıyor. Hükümet tarafından da bu yönde irade beyanı olmuştu. Bunun da ihracatımız üzerinde ilave etkisi olacak. Kalıcı şekilde ihracat artışımız devam edecek."

Küresel finans piyasalarındaki oynaklıkların ve küresel büyümeye dair endişelerin finansal koşulları ve dış talebi olumsuz etkileyebileceğini dile getiren Başçı, 2016'da iç talebin 2015'e kıyasla bir miktar güçlenmesini, dış talebin ise jeopolitik risklerin varlığına karşın AB kaynaklı olarak toparlanma eğilimi sergileyebileceğini öngördüklerini söyledi.

Tüketicilerin gelirleriyle orantılı borçlanmalarının bankacılık sektörü tarafından izlenmesi ve ihtiyaç duyulursa tedbir alınması yönünde ideal bir makroihtiyati politika bulunduğunu ifade eden Başçı, "Türkiye de bu yönde ilerleyecek. Bu konuda BDDK ile finansal istikrar komitesi çerçevesinde mutabıkız ve bankalarımızla bunun iletişimi yapılıyor. Bu altyapı şu anda kuruluyor” dedi.

- Ham petrol fiyatları varsayımı 2016 için 37 dolar

Enflasyon tahminlerinde gıda, enerji ve ithalat fiyatlarının da önemli rol oynadığını vurgulayan Başçı, başta petrol fiyatları olmak üzere, uluslararası piyasalardaki emtia fiyatlarında gözlenen düşüş eğiliminin 2015 yılının son çeyreğinde de sürdüğünü dile getirdi.

Başçı, büyük ölçüde Çin ve diğer gelişmekte olan ekonomilerdeki talep yetersizliğinden kaynaklanan söz konusu eğilimin, Türkiye ekonomisinde ithalat fiyatlarının dolar bazında gerilemesine neden olduğunu ifade etti. Bu nedenle ham petrol fiyatlarında ve dolar cinsinden ithalat fiyatlarına dair varsayımlarda aşağı yönlü güncellemeler yaptıklarına işaret eden Başçı, şunları kaydetti:

"Yıllık ortalamalar itibarıyla ham petrol fiyatları varsayımımızı 2016 için 54 dolardan 37 dolara düşürdük. Biz bu raporu hazırlarken 37 dolar olarak yazdığımız varsayımlar, bir-iki hafta geçtikten sonra 30 dolar seviyesine kadar düştü. Bu derece sert hareketler gözlenebiliyor. Ayrıca, ortalama ithalat fiyatlarının yıllık yüzde değişimine dair varsayımlarımızda da 2016 için 4,9 puan aşağı yönlü güncelleme yaptık. Gıda fiyatları enflasyonu varsayımını, özellikle asgari ücret ayarlamalarının maliyet ve talep üzerindeki etkileri nedeniyle, 2016 yılı için yüzde 8’den yüzde 9’a çıkardık."

Başçı, asgari ücretteki artışın bütçe dengesine ve vergi ayarlamalarına ne yönde etki edeceğini yakından izlediklerini belirterek, "Açıklanan kamu desteği hesaba katılmak suretiyle asgari ücret artışının işverene maliyeti ve talep üzerindeki etkileri dikkate alınarak 2016 yıl sonu enflasyon tahmininde 1 puana yakın yukarı yönlü güncelleme yaptık" ifadesini kullandı.

(Bitti)

Sonraki Haber