Dövizdeki rekorun Türkiye'yi bekleyen faturası açıklandı
Başta Dolar ve Euro olmak üzere dövizin Türk Lirası karşısındaki hızlı yükselişi sürerken ekonomideki belirsizlikten olumsuz etkilenen hem ihracatçılar hem de iç piyasa çalışanlarından 'Kur artışı gardımızı düşürüyor' tepkisi yükseldi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz karar haftasında piyasalardaki baş döndüren rekorlar serisi devam ediyor. Yeni haftaya zirvede başlayan piyasalarda döviz ve altında Türk Lirası karşısında yeni rekorlar gelmeye devam ediyor. Dün Dolar 27,23 TL'ye, Euro/TL 30,66 TL'ye, Gram altın da 1.715 TL'ye çıkarak tarihi zirvesini tazeledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimi kazanmasının ardından Türk Lirası (TL) dolar karşısında tüm zamanların en düşük seviyesini gördü. 14 Mayıs günü 20 lira bandını aşan dolar kurunun, Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanlığı koltuğuna devralmasının ardından yükselişi hızlandı.
Döviz kurlarında yaşanan ralliye iş dünyasından tepkiler de gecikmedi. Genel olarak kurdaki değerlenme rekabetçi fiyat verebilme anlamında ihracatçıları memnun etse de kurdaki oynaklık ve beraberinde gelen belirsizlik reel sektörün her kesiminde endişelere yol açıyor. Yanı sıra girdisi döviz ağırlıklı olup iç piyasada TL ile çalışanların ani kur artışları karşısında gardı düşüyor.
Konuya ilişkin EKONOMİ’ye konuşan İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, kurların seviyesinden ziyade ani iniş çıkışlarından rahatsız olduklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
'ANİ İNİŞ ÇIKIŞLAR BİZİ OLUMSUZ ETKİLİYOR'
“Bu durum iç piyasada ciddi endişeye yol açıyor ve iç piyasa bu nedenle küçülmeye gidiyor. Alınacak varsa alınmıyor, satılacak varsa satılmıyor. Herkes beklemeye geçiyor. Sonuçta TL ile ticaret yapıyoruz. Ancak döviz hızlı hareket edince bizi ciddi anlamda sıkıntıya sokuyor. İhracat tarafından baktığınızda ise tüm maliyetlerimiz yükseldi. Akaryakıta gelen zamlar, artan vergiler… Tüm bunlar bizleri olumsuz etkiledi. Maliyetlerimizi yükseltti. Dövizin yükselmesi ilk aşamada pozitif görünse de yurtdışı alıcılar da daha çok pazarlık yapıyorlar bizimle. Ne olursa olsun ani iniş çıkışlar bizi olumsuz etkiliyor. Enflasyona paralel giden bir kur politikası en doğru kur politikası olur.”
“DÖVİZ ARTINCA İHRACATÇI ZENGİN OLMAZ”
Akyüz Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz, döviz kurlarının bu seviyelere geleceğinin tahmin edildiğini belirterek döviz borçlanıp TL kazanan sanayicilerin zorlanacağını dile getirdi. Akyüz, “Kur 1 sene duruyorsa bundan sonra da durmaya devam edecek diye düşünmek yanlış. Bazı sanayicilerimiz bu hataya düşüyor. Maalesef döviz kredili borçlanıp TL kazanan sanayicilerimiz bundan zarar görüyorlar. Burada en azında döviz kurlarını bankalarla forward etmeleri gerekiyor. Ama bankalar son zamanlarda onu kabul etmiyor. O da ayrı sıkıntı. Özellikle son zamanlarda bankaların bu eğilimi yaygın. Gördüğümüz kadarıyla sanayici bu girdabın içine zoraki de olsa atılıyor” dedi. Kurdaki artışın ihracatçı için pozitif olabileceğini de dile getiren Akyüz, şöyle devam etti: “Ama zararı da var tabi ki. İhracatçı kurun her zaman stabil olmasını ister. İhracatçılar bu zamana kadar kur artışlarından hiç zengin olmadı. Bizim girdilerin yüzde 80’i dövizle. Ani artış olduğunda ne güzel kazandık demiyoruz, gideceği yer belli, sadece izlemiş oluyoruz. Ama en azından rekabetçi bir fiyatlamaya geçebiliyor.”
“BUNLAR KISA VADEDE ENFLASYONA YANSIYACAK”
İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, hammadde tarafında dolar ile alım yapıldığına dikkat çekerek, “Çok ciddi değer kaybı var. Sadece içeriye iş yapan, üretim yapan işletmeler için çok büyük sıkıntı oldu. TL bazında borcu çok fazla yükselmiş oldu. Bunlar kısa vadede enflasyona yansıyacaktır. Bir fiyat geçişi olmuştu. Bugün yine liste fiyatlarımızı gözden geçirmiş olacağız. Tüketim mallarına yansıyacak. Otomotiv, beyaz eşya gibi dolar bazında ağırlıklı olarak hammadde kullanan kesimlere bu yansıyacaktır. Son vergi artışları ve akaryakıtları zamları işletmelere bir yük getirdi. Çok zorlu bir süreçteyiz” diye konuştu.
“İHRACATÇININ KURDAN BAŞKA ENSTRÜMANI KALMADI”
TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, kurdaki artıştan bağımsız olarak Euro/dolar paritesindeki güçlenmenin, özellikle o bölgeye çalışan ihracatçılar için bir avantaj olduğunu söylerken, “Aynı zamanda Euro’nun güçlü olması Avrupa’daki işlerin de iyi olmadığı anlamına geliyor, Euro Bölgesi’nde faiz artışının devam edeceğini gösteriyor” diye konuştu. “Asgari ücret ve vergi artışları ile son gelen akaryakıt zammından sonra maalesef ihracatçıya kurdan başka bir enstrüman kalmıyor” diyen Fayat, yarın yapılacak PPK toplantısında çıkacak faiz kararının önemine dikkat çekerek, “Faizin yüzde 20’yi geçmemesini temenni ediyorum. Aksi takdirde faizin çok daha yüksek olması ve kurun da baskılanması bizim için en kötü senaryo. Ancak böyle devam ederse bu kış sezonunda siparişleri kaçıran sektörümüz son çeyrekte 2024 yaz siparişleri avantajlı duruma geçebilir” ifadelerini kullandı.
TURİZMCİLER ‘BİR NEBZE’ MEMNUN, MALİYETTE İYİLEŞME BEKLENİYOR
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, turizmin yerinde ihracat olarak görülmesi gerektiğini belirterek, “Biz kontratlarımızı 1 yıl önceden yapıyoruz. Bu yaz olan rezervasyonları geçen yaz sonunda sattık. Fiyatları o zaman belirledik. Son bir yılda enflasyonun etkisiyle maliyetler çok arttı. Kurun artması maliyetteki bu artışları bir nebze olsun iyileştirecek. Ancak biz de her sektörde olduğu gibi sabit kur olması ve enflasyonist ortam olamaması taraftarıyız. 2024 kontralarını da ağustos sonunda yapmaya başlayacağız. Fiyatlar, bölgeye, otelin yıldızına, konseptine, kaynak pazarına göre değişiyor. Lakin bizi önümüzdeki yıl ne bekliyor kestiremiyoruz. Yeni vergi gelecek mi bilemiyoruz. Sürprizsiz bir ekonomi politikası olması gerekiyor” dedi.