Doğan Holding'in CEO'su Çağlar Göğüş'ten seçimler öncesi dikkat çeken iddia

Doğan Holding CEO'su Çağlar Göğüş, seçimler öncesi yabancı yatırımcıların Türkiye'yi araştırdığını söyledi. Göğüş, "Mevcut politikalarla devam etmek imkansız. En bü­yük tehlike bu" dedi.

14 Mayıs seçimlerine 5 gün kala Doğan Holding CEO'su Çağlar Göğüş, ekonomik gidişatı değerlendirdi. Türkiye'nin pahalı bir ülke olmasına rağmen hâlâ cazip olduğunu ifade eden Göğüş, yaklaşan seçimler öncesi yabancı ya­tırımcıların ve bankaların Türkiye’ye gelip araştırma yaptıklarını ve piyasa­yı incelediklerini söyledi. 

Dünya'dan Nurdoğan Arslan Ergün'ün haberine göre, Göğüş, "Doğru politika iz­lenirse Türkiye’ye yatırım gelecektir. Şu anda da nabız yoklamalar yapılıyor, ne olup bittiği izleniyor” dedi. Doğru poli­tikalar uygulandığında Türkiye’ye ya­tırım geleceğini belirten Göğüş, seçim­lerden sonra verilecek ilk mesajların kritik önem taşıdığına dikkat çekti.

Gö­ğüş, “Stratejik yatırımlar hemen o gün gelmiyor ama portföy yatırımlarında hızlı giriş bekliyorum. Yani holding­ler ve bankalar yatırımda ilk hedef ola­cak. Bu, seçimden sonra verilecek ilk mesajlara da bağlı, kapalı olan swap­lar açılacak mı? Bunlar yatırım için belirleyici olacak” diye konuştu.

 'BÖY­LE BİR 12 AY DAHA GİDERSE ÇOK ZORLANIRIZ'

Özellik­le elektronikte Türkiye pazarına karşı yatırımcı ilgisine işaret eden Göğüş, elektro­nik başta olmak üzere bazı sektörlerde büyük Avrupalı üreticilerin üretimle­rini Çin’den Türkiye’ye kaydırma pla­nı yaptığını söyledi. Göğüş, “Özellikle elektronik sektöründe Türkiye öne çı­kıyor. Çünkü Tayvan’la Çin’in arası son dönemde gerildi. Bu yüzden de üreti­ciler burada üretmeye çalışıyorlar. Bu durum başka sektörlerde de var. Çünkü politik riski yüksek bir coğrafyaya sırf ucuz diye tek başına bel bağlamak iste­miyorlar. Bu da Türk sanayiine ve insa­nına iş fırsatı oluyor” dedi.

2023’ün ilk 4 ayının doların baskılan­dığı, TL enflasyonunun yüksek olduğu bir dönem olarak zor geçtiğini söyle­yen Doğan Holding CEO'su enflasyon, faiz gibi göstergelerin karlılığı doğrudan olum­suz etkilediğini kaydetti. Göğüş, “Böy­le bir 12 ay daha giderse çok zorlanırız” dedi. Piyasanın iş yapabilmesi için do­ların en az 22 seviyesinde olması gerek­tiğini kaydeden Göğüş, “Çünkü enflas­yon devalüasyon farkı şu anda yüzde 15- 20 arasında. Oysa en az 2-3 puan farkla makul bir bantta hareket etmesi lazım. Şu anda bant iyice açıldı” diye konuş­tu.

Dövizin sabit kalmasıyla ithalatın arttığını, bunun da cari açığı büyüttü­ğünü ifade eden Göğüş, şunla­rı kaydetti: “Böyle devam etmesi üreti­min düşmesine, dolayısıyla işten çıkar­malara neden olur. Mevcut politikalarla bir yıl devam etmek imkansız. En bü­yük tehlike bu bence.”

Göğüş, dövizdeki artışın da kontrollü olması gerektiğini vurgulayarak tersi durumun enflasyonu tetiklediğini belirtti. Dünya ekonomi­sine bakıldığında uzun vadeli finans­man sıkıntısı yaşandığını dile getiren Göğüş, şunları söyledi: “Fonlama, hem maliyet hem de bulabilmek anlamın­da gerçekten sıkıntılı. Dünyada da ucuz para bitti. Yatırımlar da ister istemez etkileniyor.”

Özellikle son dönemde Amerika’da yaşanan banka iflaslarına atıfta bulunan Göğüş, “Bir takım öngö­rülemeyen sürprizler çıkabiliyor. Pıt­rak gibi çıkabiliyor. O yüzden 2023 de 2024 de böyle geçer gibi. 2025’ten itibaren tekrar hızlanma olacaktır. Amerika, Avrupa üzerinden daha hızlı toparlayabilir” yorumunu yaptı. Dışarı­da bunlar yaşanırken Türkiye’nin 'genç ve dinamik yapısının bir avantaj oldu­ğunu' vurgulayan Göğüş, “Türkiye’de faiz-kur dengesini sağladığınız zaman daha iyimser yaklaşabiliriz” dedi. Gö­ğüş’e göre, bu bölgelere satış yapan Tür­kiye ABD ve Avrupa’da yaşanan reses­yondan etkilenecek ancak öyle derin bir resesyona girmeyecek.

Sonraki Haber