İşte koronavirüsün işsizlik fonuna faturası!
Pandemi dolayısıyla İşsizlik Sigortası Fonu'nun prim gelirleri azalırken, harcamaları arttı. Fondan çalışanlara üç ayda yapılan ödemeler 17.1 milyar liraya ulaştı. Prim gelirindeki düşüşle birlikte pandeminin fona faturası 20 milyar lirayı aştı.
İşsizlik Sigortası Fonu, 8 Eylül 1999 tarihinde çıkan ve emeklilik yaşını kademeli olarak artıran 4447 Sayılı Kanun ile hayata geçirildi. Fona 2000 yılı haziran ayından itibaren prim kesilmeye başlandı.
Fondan ilk defa işsizlik ödeneği ise 2002 yılı mart ayında verildi. Mart 2002 tarihinden, covid-19 pandemisinin başladığı 2020 Mart ayına kadar 7 milyon 928 bin kişiye toplam 33.4 milyar lira işsizlik ödeneği verildi.
Habertürk’ten Ahmet Kıvanç’ın haberine göre, 17 Nisan 2020 tarihinden itibaren işten çıkarma yasaklandığı için, pandemi döneminde işsizlik ödeneği alanların sayısı azaldı. Mart ayında 594 binin üzerinde olan işsizlik ödeneği alanların sayısı haziran ayında 465 binin altına düştü.
PANDEMİDE ÇALIŞANLARA 17.1 MİLYAR LİRA ÖDENDİ
Pandemi döneminde İşsizlik Fonu'ndan çalışanlara iki yolla ödeme yapıldı. Kısa çalışma ödeneği koşulları kolaylaştırılarak daha çok kişinin ödenek alması sağlandı. Ücretsiz izne çıkartılan veya kısa çalışma ödeneği alma hakkı bulunmayan kişilere de günlük 39.24 TL nakdi ücret desteği verildi.
Kısa çalışma ödeneğinden nisan ayında 3 milyon 243 bin, mayıs ayında 3 milyon 282 bin, haziran ayında ise 2 milyon 321 bin kişi yararlandı. Haziran ayında 961 bin kişi normal çalışmaya döndü.
Türkiye İş Kurumu (İŞKUR),İşsizlik Fonu'ndan çalışanlara 30 Haziran itibarıyla 14.3 milyar lira kısa çalışma ödeneği aktardı. Bu rakamın içinde, çalışanlar adına Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) yapılan genel sağlık sigortası (GSS) primi ödemeleri de yer alıyor.
Fondan nisan ve mayıs aylarında 1 milyon 358 bin kişiye 1 milyar 701 milyon lira nakdi ücret desteği ödendi. Haziran ayında, nakdi ücret desteği ödenen kişi sayısı 1 milyon 705 bin kişiye ulaşırken, toplam ödeme tutarı da 2 milyar 801 milyon lirayı aştı. Fon, nakdi ücret desteği alanların da bu süre içinde GSS primini karşıladı.
Haziran sonu itibarıyla pandemi dolayısıyla fondan çalışanlara yapılan ödeme tutarı 17.1 milyar lirayı buldu.
Fondan yapılan kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği, işsizlik ödeneği, yarım çalışma ödeneği ve Ücret Garanti Fonu ödemeleri “pasif ödeme” olarak adlandırılıyor. Bu haklardan yararlanan kişiler adına ödenen sigorta primleri ve damga vergisi ile birlikte 9 Temmuz 2020 tarihi itibarıyla 2002 yılından bu yana İşsizlik Sigortası Fonu'ndan çalışanlar için yapılan pasif ödeme tutarı ise 63.8 milyar liraya ulaştı.
PANDEMİNİN FONA FATURASI 20 MİLYAR TL'Yİ AŞTI
Pandemi döneminde İşsizlik Sigortası Fonu'nun harcamaları artarken, gelirleri de azaldı. Kısa çalışma ve ücretsiz izin kapsamındaki işçiler için bu dönemde fona prim ödemesi yapılmadı. Diğer işverenlerin prim ödemeleri de aksayınca fonun yılın ilk 4 aylık döneminde ayda ortalama 4.9 milyar lira olan toplam gelirleri, mayıs haziran aylarında 2.5 milyar liraya geriledi. İki aylık gelir kaybı 2.8 milyar liraya ulaştı. Kısa çalışma ve nakdi ücret desteği ile birlikte pandeminin fona faturası 20 milyar lirayı aştı.
FON VARLIKLARI 14 MİLYAR LİRA AZALDI
İşsizlik Fonu'ndan işverene teşvik ve destek ödemeleri de yapılıyor. 2018'de 10.7 milyar, 2019'da 16.1 milyar olan teşvik ve destek ödemeleri bu yılın ilk altı ayında 9.4 milyar liraya ulaştı.
Fonun hazine bonosu, devlet tahvili ve nakit olmak üzere 2019 sonunda 131.5 milyar lira olan toplam varlıkları, mayıs ayında 127.3 milyar liraya, haziran ayında da 117.6 milyar liraya geriledi. Fon varlıkları geçen yılın sonuna göre 14 milyar lira azaldı.
Yirmi yıllık sürede sıfırdan 130 milyar lirayı aşan büyüklüğe ulaşan İşsizlik Sigortası Fonu, pandeminin yarattığı kriz ortamında çalışanların gelir kaybını önemli ölçüde telafi ederek işlevini yerine getirdi.
Fon varlıklarındaki kaybın telafi edilmesi için yüzde 2 işveren ve yüzde 1 işçi payından oluşan primlerin iki katına çıkartılmasına ilişkin düzenleme gündeme gelirken, işveren kesimi, istihdamın üzerindeki yükün artacağı gerekçesiyle prim artışına karşı çıkıyor.