Bakan Nebati Türkiye'nin yastık altı altınını açıkladı: ''5 ton altın var''

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, İngiltere’nin başkenti Londra’da dün ve önceki gün bankacı ve yatırımcıların üst düzey yöneticileriyle bir araya geldi.

Türkiye’nin Londra Büyükelçiliği Rezidansı'nda düzenlenen basın toplantısında temaslarını değerlendiren Bakan Nebati, iki gün süren görüşmelerde 18 varlık yönetim şirketi, 19 uluslararası kalkınma ve yatırım bankası ile 10’dan fazla özel sermaye, altyapı ve girişim sermayesi fonu ve teknoloji şirketi temsilcilerinin yer aldığını söyledi.

Görüşmelerin verimli geçtiğini vurgulayan Bakan Nebati, şöyle konuştu:

"Türkiye’de makro ekonomik göstergelerin sağladığı katkıların hangi yöntemlerle belirlendiği, özellikle de yeni ekonomik modelin Türkiye’ye kazandırdığı yol haritasının hangi aşamalardan geçeceğine ilişkin sorular sordular. Bilgilendirmelerimizi çok saik bir şekilde yaptık. Londra’da bulunan az önce ifade ettiğim tüm yatırımcıların en üst düzey şeffaf bir şekilde sorularını aldık. Şeffaf bir şekilde cevaplandırmaya gayret ettik."

Toplam 100’e yakın üst düzey yönetici ile görüşmelerin gerçekleştirildiğini belirten Bakan Nebati, yatırımcılarla Türkiye ekonomisinin görünümüne ilişkin değerlendirmelerin paylaşıldığını kaydetti.

"Türkiye’yi merak ediyorlar model itibariyle, ama Türkiye’yi çok iyi biliyorlar." ifadesini kullanan Bakan Nebati, toplantılar sırasında “Türkiye Ekonomi Modeli” hakkında kapsamlı bilgilerin verildiğini, gelecek döneme ilişkin öngörüler üzerinde görüş alışverişinde bulunulduğunu söyledi.

Bakan Nebati, Türkiye’nin dinamik üretim kapasitesi, güçlü büyüme performansı, sağlıklı kamu maliyesi, sağlam bankacılık sektörü ve düşük borçluluğu ile gerek bölgesinde gerek küresel çapta ön plana çıkan, önemli potansiyel barındıran gelişmekte olan yıldız bir ülke olduğunun toplantılarda vurgulandığını kaydetti.
Döviz kurlarında sağlanan istikrar ile birlikte ülkedeki enflasyonun geçici olduğunun toplantılarda dile getirildiğini belirten Bakan Nebati, bankacı ve yatırımcılarla belirli periyotlarda iletişimin sürdürülmesinin hedeflendiğini anlattı.

"Kur korumalı mevduat tek bir defa kullanılabilen enstrüman değil"

Kur korumalı mevduata yönelik değerlendirmelerde bulunan Bakan Nebati konuşmasına şöyle devam etti:

"Bireyselle başladık, tüzeli kattık. Tüzeller geliştikten sonra kur kambiyo vergisi ile karşı karşıya kalan tüzel kişilere 17 Şubat’a kadar yararlanma imkanı tanıyan yasal değişikliği yaptık. Oradan bir şekilde döviz akışı başladı. Son olarak Merkez Bankamız Yuvam adı altında yurt dışındaki Türk vatandaşlarının da bu enstrümandan faydalanmasını sağlayacak adımlar attı. Dolayısıyla kur korumalı mevduat tek bir defa kullanılabilen bir enstrüman değil.

Şu anda 10 milyar dolar civarına gelen bir döviz, toplamda da dün itibariyle 312 milyar lirayı aşan ciddi bir mevduat oluşmuş durumda. İlk günlerde toplam mevduat içerisinde yüzde 10’larla başlarken, dün akşam itibariyle gelen rakam yüzde 45’ler seviyesine ulaşmış durumda… Şu anda vatandaş ilgi gösteriyor. Optimal nokta vatandaşın ilgisinde en üst seviyenin nerede yakalanacağıdır."

Yastık altındaki altın sisteme girecek

Ekonomi politikalarında uzun vadeli istikrarın önemine işaret eden Nebati, “Bizim açımızdan önemli olan şu; döviz kurlarının stabil bir şekilde devam etmesi” şeklinde konuştu.

Gelecek dönemde Türkiye’de finansal piyasalara ilişkin önemli bir paketin açıklanacağını belirten Bakan Nebati, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu paketle beraber bir tarafı yastık altındaki altını sisteme sokmuş olacağız ki 5 bin ton civarında bir altın olduğu tahmin ediliyor. Bunun da karşılığı 250-350 milyar dolar. Bunun belli bir miktarı, Merkez Bankasına destek olacak ve döviz ihtiyacını giderecek. Ama en önemlisi, modelimizin esasını teşkil eden Türk lirasının özendirilmesi noktasında katkı sağlayacak bir enstrüman dahil edildi.”

Dün, görüşmenin arından Bloomberg, Nebati’nin açıklamalarını toplantılara katılan bir kaynağa dayandırarak, ‘Türkiye’de enflasyon yabancıların kültürel olarak anlayamayacağı sebepten yükseldi’ dediğini aktarmıştı. Bakanlık ise Bakan Nebati'nin söz konusu ifadeyi kullanmadığını açıkladı.