Bakan Dönmez: Yeni sondaj kuyusu açabiliriz
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Doğu Akdeniz'de KKTC ve Türkiye'nin TPAO'ya vermiş olduğu sahalarda 8 sondaj yapıldığını belirterek ''Oradaki sondajlar formasyonu daha yakın tanıtma imkanı sunmuş oldu. Bazı olumlu işaretlerin olduğu sondajlar var. Belki onlara yakın sahalarda yeni sondaj kuyusu açabiliriz'' dedi.
4. Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Zirvesi'nde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Geçtiğimiz yılı 405 milyar metreküple tamamlamıştık. Bu yıl bahsettiğimiz Sakarya Gaz Sahası'nın kuzey doğusunda kalan bölgede Amasra-1 kuyusunu planlamıştık. Sismik araştırmalara devam edeceğimizi söylemiştik. İlave yapılan sismiklerden elde edilen verileri değerlendiren arkadaşlarımız Amasra-1'de lokasyon tespit ettiler, ilk veriler olumlu geldi. Birkaç haftalık detaylı çalışmanın ardından Cuma günü Cumhurbaşkanımız 135 milyar metreküp doğal gaz keşfini açıklamış olduk. Cumhurbaşkanımızla bayramlaşmak için bu konuyu açmıştım, o da tebrik etmişti.
"İTAHALATI AZALTMIŞ OLACAĞIZ"
540 milyar metreküple birlikte Türkiye özellikle doğal gazda tüketen ülkeden üreten ülkeye ilerlediğimizi gösteriyor. Önemli miktarda ithalatı azaltmış olacağız. Bulduğumuz her bir varil petrol, doğal gaz bu bağımlılığı azaltacaktır. Türkiye ekonomisini rahatlatması açısından, daha hızlı gelişmek açısından dışa bağımlılığı azaltmak gerekiyor.
Her gün bir önceki güne göre daha iyi pozisyondayız. Öncelikle arz güvenliği sorununu birkaç yıldır konuşmuyoruz.
"DÜNE GÖRE ÇOK DAHA ÜMİTLİYİZ"
Şu anda Sakarya Gaz Sahası'nın kuzey doğusunda çalışıyorlar. Bu yıl içerisinde güney ve batısında keşif maksatlı sondaj kuyusu açabiliriz. Bir takım tahminlerle ilerliyorsunuz. Şimdi daha rahatız. Oradaki kaynak yapıya hakimiz. Sismik verilerle elde ettiğimiz sonuçlara göre sondaj yapmadan ciddi oranda öngörülebilirlikle ilerleyebiliyorlar. Düne göre çok daha ümitliyiz. İlave rezerv ve keşifler bulabileceğimiz yönünde. Amasra-1, Tuna-1'de olduğu gibi.
"AKDENİZ'DE 8 SONDAJ"
Doğu Akdeniz'de 8 kadar sondaj yaptık, ciddi deneyimler kazandık. Filo sayımız arttı. Her gün işi biraz daha hızlandırarak yapıyoruz. İş güvenliğinden taviz verdiğimiz anlamına gelmesin. En yüksek hizmet kalitesini sağlamak durumundayız. Güzel bir hız yakaladık.
"2023'TE KULLANIYOR OLACAĞIZ"
Bütün çalışma ve planlarımız bu gazı karaya çıkarıp sisteme bağlama yönünde devam ediyor. Tuna-1'deki keşfi açıklar açıklamaz bu konuda uzman yerli, yabancı firmalarla temasa geçtiler. Bazı kritik malzemelerin siparişleri verildi. Planladığımız takvime uygun ilerleme söz konusu. 2023'te bu gazı kullanıyor olacağız. İlk etapta maksimum üretim olacak mı diye soruluyor. Tüm dünyada olduğu gibi bizde de ilk başta düşük miktarlarda başlayacağız.
"ORTALAMA 25 YILLIK ÜRETİM PLANINDAN BAHSEDİYORUZ"
Kıyıda temelini attığımız karada işleme tesislerinin bitirilmesi gerekiyor. Bir de şüphesiz denizden karaya çekilecek hat var. 160-170 km'lik hat olacak. Çok daha uzun metrajlı boru hatları yapıldı.
25 yıl gibi işletme planından bahsedebiliriz. Ortalama 25 yıllık üretim planından bahsediyoruz. Demek ki maksimum seviyelerde yılda 15-20 milyar metreküp doğal gaz üretiminden bahsediyoruz. Bu teorik olarak konutlarda tüketilen doğal gazın tam karşılığı. Tabi biz gazı sisteme verdikten sonra gazı adreslemiyoruz.
"OLUMLU İŞRETLERİN OLDUĞU SONDAJLAR VAR"
Doğu Akdeniz'de KKTC ve Türkiye'nin TPAO'ya vermiş olduğu sahalarda 8 sondaj yaptık. Bugüne kadar somut keşifle sonlandıramadık. Oradaki sondajlar formasyonu daha yakın tanıtma imkanı sunmuş oldu. Bazı olumlu işaretlerin olduğu sondajlar var. Belki onlara yakın sahalarda yeni sondaj kuyusu açabiliriz. Yavuz Sondaj Gemimizin de uzun süreli bakım çalışması var. Şu anda da o periyot içerisindeyiz. Bu bittikten sonra orada sondajlara başlayacağız.
"MASADAN KAÇAN TARAF OLMADIĞIMIZI SÖYLEDİK"
Doğu Akdeniz'de enerji kaynaklarının kontrolü ve erişimi ülkeler arasında ihtilaf konusu oluyor. Uluslararası hak ve menfaatleri koruyacağımızı defaatle söyledik. Masadan kaçan taraf olmadığımızı söyledik. Son dönemde Yunanistan'da yaşanan ihtilaf da adalar üzerinden iddia ettiği haklar. Nitekim dost ülkelerin temsilcileri geldiğinde konuyu açtıklarında, aslında bize hak verdiklerini ama kamuoyu önünde bunu ifade etmekten çekindiklerini görüyoruz.