5 yıldızlı oteller için kritik süreç !
Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Osman Ayık, 5 yıldızlı oteller için kritik açıklamalarda bulundu.
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, hazine veya ormandan tahsisli 800’e yakın 5 yıldızlı otel için tahsis süresinin yeniden 49’a yıla çıkarılması amacıyla kanun çıktığını, ancak yönetmelik çıkmadığından uygulamaya geçilemediğini söyledi. Ayık, kanun süresi bir yıl olduğundan yönetmeliğin bir an önce çıkması gerektiğini vurguladı.
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmecileri Birliği’nin geleneksel aylık toplantısının konuğu olan TÜROFED Başkanı Osman Ayık, Türkiye genelinde çoğunluğu Antalya’da olmak üzere 800’e yakın otelin arazisinin Kültür ve Turizm Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Hazine’den tahsisli olduğunu söyledi. Ayık, bunlar içinde tahsis süresi 30 yılı aşanlar olduğunu ve yılbaşı öncesinde tahsis sürelerinin yeniden 49 yıla uzatılmasıyla ilgili torba yasa bulunduğunu hatırlattı.
YASA ÇIKTI YÖNETMELİK BEKLENİYOR
Bu otellerden yaklaşık 380’inin Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan tahsisli, turizm amaçlı tesisler olduğunu dile getiren Ayık, "Bunlar içerisinde tahsis süreleri 30 yılı geçmiş tesisler var. Süresi dolan henüz yok veya en fazla bir-iki tanedir. Maliye, Orman ve Su İşleri, Kültür ve Turizm bakanlıkları birlikte bir yasa çıkardı ve turizm amaçlı tesis tahsislerinin süresinin 49 yıla çıkarılması kabul edildi. Yasa çıktı ama uygulamayla ilgili yönetmelik konusunda çalışmalar devam ediyor" dedi.
KANUNUN SÜRESİ BİR YIL
Sektör ve ilgili bakanlıklar arasında yönetmelik konusunda üzerinde uzlaşılmış bir metnin henüz oluşmadığını anlatan Ayık, Bu yasa bir yıl sürelidir, yani bir yıl içinde tüm tahsislerin 49 yıla tamamlanması gerekiyor. Aksi takdirde kanun süresi bitiyor ve uygulanamaz. Bu uzatmaların hangi kriterler çerçevesinde yapılacağıyla ilgili çalışmalar sürüyor. 20 yılı aşan tesislerin ciddi yenilenmeye ihtiyacı var. Biz elimizdeki altyapı ve hizmet kaliteleriyle ön plandayız. Dolayısıyla bunları korumak da bizim en önemli amacımız olmalı. Sektöre ekstra yük getirecek uygulamalara itiraz ediyoruz" diye konuştu.
SEKTÖRÜ ZORA SOKMAYACAK BEDEL OLMALI
Cuma günü öğleden önce Maliye Bakanı ile sektör olarak son düzenlemeleri vermek için bir görüşme daha yapılacağını kaydeden Ayık, "Çünkü süre daralıyor ve tek tek tesislerin sürelerinin uzatılması ciddi bir evrak yükü. Kalan sürede tamamlanması kolay değil. O yüzden hızla tamamlanması gerekiyor. Süre uzatımı tamam ama mevcutta birtakım aykırılıklar var. Önce süre uzatımı yapılacak ve diğer düzenlemeler de arkasından gelecek muhtemelen. Şu an yıllık kira bedeli ödüyoruz. Yatak başı yatırım maliyetinin binde biri oranında ve uzatmalarda bu şartların değişmemesi konusunda ısrarcıyız. Sektöre ciddi yük getirir. Kamu imza bedeli isteyecekse, sektörün diğer bileşenleriyle tartışıyoruz. Sektörü zora sokmayacak bir bedelle bu süreleri uzatmak sektörün önünü açacaktır, önemli bir kazanım olacaktır" dedi.
ERKEN REZERVASYONLARDA REKOR ARTIŞLAR
Türkiye’nin turizm şekli itibarıyla yakın olduğu İspanya ile önceki yıllarda rakamları çok yakınken son iki yılda bu farkın ciddi oranda açıldığına dikkat çeken TÜROFED Başkanı Osman Ayık, 2018’den itibaren İspanya ile aradaki farkın yakınlaşmasını beklediklerini söyledi. Bölgesine, tur operatörüne, kaynak pazarına ve oteline göre değişmekle birlikte erken rezervasyonlarda yüzde 20’den yüzde 80 ve yüzde 100’lere varan artışlar olduğunu kaydeden Ayık, "Bu artış eğilimi 2018’e bizim çok farklı perspektifle bakmamızı sağlıyor" ifadelerini kullandı.
ONLINE PAZARLAMA VE UZAKDOĞU
Online pazarlama yönteminin ciddi artış gösterdiğini anlatan Ayık, ülke olarak mutlaka hem bölgesel hem de yörelere göre online tanıtım ve pazarlamaya ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin klasik pazarları Rusya, BDT, Avrupa ve Almanya dışında Çin ve Uzakdoğu pazarları konusunda da önerilerde bulunan Ayık, "Avrupa Birliği’nin önümüzdeki iki yıl içinde Uzakdoğu pazarından 30 milyon turist hedefi var. Dünyada kimse boş durmuyor ve bizim de boş durmamamız lazım. Çin, Hindistan, Afrika gibi kaynak oluşturacak pazarları boş bırakmamamız lazım. Avrupa’ya gidecek 30 milyon Uzakdoğuludan Türkiye olarak ciddi bir pay alma hedefimiz olmalıdır" dedi.