Trump Türkiye'ye ne zaman gelecek ?
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Trump'ın Türkiye ziyaretine ilişkin kesin tarihin henüz belli olmadığını söyledi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın haziranda Normandiya çıkarmasının yıl dönümü için Avrupa'yı ziyaret edeceğini belirterek, "Hemen onun arkasından gelip gelmemeyi gözden geçiriyordu ama geçerken uğramak yerine belki bir ay sonra daha geniş kapsamda Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmek istediklerini söylüyorlar. Kesin tarih henüz belli değil." dedi.
Çavuşoğlu, Paraguay Dışişleri Bakanı Luis Alberto Castiglioni ile görüşmesinden sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
ABD Başkanı Trump'ın Türkiye'yi ziyareti hakkında bir soruyu yanıtlayan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce de Trump'ı Türkiye'ye davet ettiğini, Beyaz Saray'da da ziyaret ettiğini hatırlattı.
Çavuşoğlu, iki ülkenin her konuda hemfikir olmadığını ancak iki başkanın sık sık telefonda görüştüğünü belirterek şöyle devam etti:
"Bu telefon görüşmelerinin son derece pozitif olduğunu söylemek isterim. Bu pozitif ortamda bugüne kadar anlaşamadığımız konuları da gayet samimi bir şekilde ele alıyorlar. Daha sonra bizlere talimat veriyorlar, biz bunun takibini yapıyoruz. Son telefon görüşmesi de bu pozitif ortamda tüm konuların ele alındığı bir görüşme oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Trump'ı yine ülkemize davet etti."
Trump'ın haziranda Normandiya çıkarmasının yıl dönümü vesilesiyle İngiltere ve Fransa’ya gideceğini aktaran Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Hemen onun arkasından gelip gelmemeyi gözden geçiriyordu ama geçerken uğramak yerine belki bir ay sonra daha geniş kapsamda Türkiye'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmek istediklerini söylüyorlar. Kesin tarih henüz belli değil. Önümüzdeki süreçte net tarih belirlenir. Bu görüşmelerde tabii ki YPG/PYD konusundan tutun da FETÖ konusuna kadar, S-400'den F-35'e kadar gündemde olan tüm konular değerlendirilir. İki ülke arasında sorun olduğu izlenimi oluşturan, ki sorun olduğu da bir gerçektir, anlaşamadığımız noktalar var ama ikili ticaret hacminin 75 milyar dolara ulaştırılması, bunun için de vergilerin kaldırılması, serbest ticaret anlaşması imzalanmasına kadar birçok olumlu gündem maddeleri de var."
"VENEZUELA'DA ZORLAMA YÖNETİM DEĞİŞİKLİĞİ KAOS OLUR"
Çavuşoğlu, Venezuela'daki olaylarla ilgili soruyu yanıtlarken de san gelişmelerin sadece Türkiye'yi değil tüm dünyayı endişelendirdiğini söyledi. Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Bugün Venezuela yönetimiyle diplomatik ilişkilerini kesen ülkeler bile, bölgedeki ülkeler bile Venezuela'da herhangi bir askeri müdahaleyi desteklemiyor, tam tersi böyle bir müdahalenin karşısında olduklarını söylüyorlar. Dışarıdan bir müdahale veya askeri bir müdahale Venezuela halkının kanını dökecektir. Tüm ülkelerde aynı görüş hakim. Hal böyleyken dışarıdan zorlamayla bir yönetim değişikliği Venezuela'yı ancak kaosa sürükler, hatta bir sivil (iç) savaşa sürükleyebilir. Bu sadece Venezuela için değil, bölge için bir felaket olacaktır."
Türkiye'nin prensip olarak darbelere, askeri ve dış müdahalelere karşı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Venezuela'daki sorunun diyalog yoluyla çözülebileceğini ifade etti.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun diyaloğa açık olduğunu belirten Çavuşoğlu, bunu Latin Amerika ülkeleri ve ABD'li muhataplarına söylediklerini aktardı.
Çavuşoğlu, "Venezuela'daki sorun iş birliği yoluyla çözülebilir." diye konuştu.
SURİYE'DE GÜVENLİ BÖLGE
ABD'nin Suriye'den çekilmesi ya da asker sayısının azaltılması ve güvenli bölge dahil tüm bu konuları ele alan bir görev gücümüz var. Tamamen her konuda mutabık değiliz. Yakınlaşma olduğunu söyleyebiliriz, mesafe katettiğimizi söyleyebilirim.
ABD'NİN İRAN YAPTIRIMLARI
INSTEX benzeri bir mekanizmayı nasıl kurarız bunu düşünüyoruz. Ürün takası ile ilgili bazı konuları Cevad Zarif ile ele aldık. Bizim için ithal ettiğimiz petrolün kaynağını çeşitlendirmek kısa sürede mümkün görünmüyor. Irak petrolü için rafinerilerimizin uygun olduğunu söylemiştik fakat Kerkük'ten gelen Ceyhan boru hattının zarar gördüğünü söylemiştik. Bunun tamir edilmesi gerekiyor. Bizim üçüncü başka ülkeden petrol aldığımızda da rafinerilerimizin de teknolojisini yenilemek gerekiyor. Bu da rafinerilerin kapalı kalması demektir, bunun da bir maliyeti var. ABD'nin tek taraflı aldığı karar herkesi olumsuz etkiliyor. Amerika bu kararı gözden geçirmek durumundadır.
SUDAN VE LİBYA'DAKİ GELİŞMELER
Gerek Sudan gerek Libya'daki gelişmelerden rahatsızlık duyduğumuzu söylemiştik. Bu yalnızca herhangi bir ülkenin oraya müdahale etmesi değili Sudan ve Libya halkının bu çatışmalardan zarar görmesi gerekiyor. Sudan .ok ciddi zenginlikleri ve kaynakları olan bir ülke. Bu zenginlikleri iyi değerlendirmediğini görüyoruz. Sudan halkının yanında olmaya devam edeceğiz. Libya da ise tam konferansların başladığı bir dönemde Hafter'in saldırıya geçmesi ve Trablus'a saldırması bizim kabul edeceğimiz bir durum değildir. Biz herhangi bir tarafı desteklemiyoruz. Bazıları Hafter'in terörle mücadele ettiğini söylüyor fakat terör örgütleri ulusal mutabakat hükümetine saldırıyor. Burada terör örgütleri herkesin düşmanıdır.