Savcı Trump soturşturmasını tamamladı
2016 başkanlık seçimlerine Rusya’nın müdahale ettiği iddialarını araştıran özel yetkili savcı Robert Mueller soruşturmayı tamamladı ve raporunu Adalet Bakanlığı’na gönderdi.
Adalet Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkili, özel yetkili savcı Mueller'ın başka iddianame hazırlanması tavsiyesinde bulunmadığını belirtti.
Eski FBI Başkanı olan özel yetkili savcı Robert Mueller 2017 yılından bu yana Trump’ın seçim kampanyasının seçimi etkilemek amacıyla Rusya’yla işbirliği yapıp yapmadıklarını ve Cumhuriyetçi Başkan Trump’ın soruşturmayı engellemeye çalışıp çalışmadığını araştırıyordu. Raporda Mueller’ın Trump ya da seçim kampanyasında görevli kişilerin suç teşkil eden bir davranışta bulunup bulunmadığına ilişkin nasıl bir tespitte bulunduğu bilinmiyor.
Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Başkanı Nancy Palosi ve Senato Demokrat Azınlık Lideri Chuck Schumer, Mueller’ın raporunun kamuoyuyla paylaşılmasının zorunlu olduğunu vurguladı. Pelosi ve Schumer, “Beyaz Saray’ın raporun ne kadarının kamuoyuna açıklanacağı konusunda alınacak kararlara müdahale etmesine izin verilmemesi gerektiğinin” altını çizdi. Demokrat Parti’nin önde gelen iki ismi yaptıkları yazılı açıklamada Mueller’ın Beyaz Saray’a raporla ilgili ön bilgi vermemesi gerektiğini de belirtti.
Rusya soruşturması Trump’ın başkanlık döneminin ilk iki yılına damga vurdu. Bugüne kadar soruşturma kapsamında Trump’ın seçim kampanyası için çalışan 6 kişi dahil olmak üzere 34 kişi hakkında iddianame hazırlandı. 6 kişi arasında Trump’ın eski kampanya yöneticisi Paul Manafort, eski kişisel avukatı Michael Cohen ve eski ulusal güvenlik danışmanı Michael Flynn bulunuyor.
TRUMP’I NE YAPABİLİR
ABD’de 2016 yılındaki başkanlık seçimlerine Rusya’nın müdahale ettiği iddialarına yönelik soruşturmayı yürüten özel yetkili savcı Robert Mueller, soruşturmasını tamamladı ve soruşturmaya ilişkin raporunu Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
Peki şimdi ne olacak?
Raporun özellikle Adalet Bakanlığı idaresi için gizli tutulması amaçlandığından, Trump’ın raporu görme talebinde bulunup bulunmayacağı ya da kendisinin veya avukatlarının hangi koşullarda rapora erişim sağlayabileceği belirsiz. Özel yetkili savcı Mueller Beyaz Saray’a değil Adalet Bakanlığı’na bağlı.
Yürütme organının lideri olarak Trump da Adalet Bakanlığı’na ifade için gönderilen celbe uyulmaması talimatını verebilir. Bu da Anayasa Mahkemesi’ne taşınması muhtemel bir hukuk mücadelesini başlatabilir.
RAPOR MUHALİFLERİ TATMİN EDER Mİ
Peki, Mueller’ın Rusya soruşturmasına ilişkin hazırladığı raporun içeriği Başkan Donald Trump’ın muhalifleri açısından tatminkar olur mu?
Bu sorunun yanıtı Amerikan siyasi tarihinde önceki başkanlara yönelik azledilme olasılığını beraberinde getiren soruşturmalara ilişkin hazırlanan raporlarda gizli.
Hukuk uzmanlarına göre Robert Mueller’ın Rusya soruşturmasına ilişkin raporu Trump’ın muhaliflerinin beklentilerini karşılamaktan uzak olabilir. 1998 yılında bağımsız savcı Kenneth Star eski Başkan Bill Clinton’ın Beyaz Saray stajyeri Monica Lewinsky ile yaşadığı ilişkinin yol açtığı skandal sonrası açılan soruşturmada hazırladığı raporda Bill Clinton’ın Monica Lewinsky ile cinsel ilişkisini son derece ayrıntılı bir şekilde ortaya koymuştu. Bağımsız savcı Starr 1998 yılında Temsilciler Meclisi’nin yayınladığı 445 sayfalık raporda “Başkan Clinton’ın azledilmesine zemin hazırlayabilecek davranışlarda bulunduğu” sonucuna varmıştı.
Kenneth Starr Bill Clinton’ı yalan ifade vermek, adaleti engellemek, görgü tanıklarının ifadelerini değiştirmeye zorlamak gibi suçlarla itham etmiş, bu davranış biçiminin Başkan’ın kanunların sadık şekilde uygulanmasını öngören anayasal göreviyle uyuşmadığını belirtmişti.
Ancak özel yetkili savcı Robert Mueller, Bill Clinton soruşturmasını yürüten Kenneth Starr’ın raporunu hazırladığı dönemden farklı olarak bazı kısıtlamalarla karşı karşıya.
Adalet Bakanlığı politikası, Barr’ın Kongre için raporu özetlemesini şart koşuyor. Yönetmelik uyarınca Adalet Bakanı Barr bu raporların uygulanabilir hukuki sınırlamalar izin verdiği ölçüde kamuoyuna açıklanmasının kamu yararına olacağına kanaat getirebilir.
Yasal işlem başlatılmasına gerek duyulmadığını gösteren kararlar konusunda kamuoyunda yorum yapılmamasını öngören Adalet Bakanlığı politikasıyla, Mueller’ın hangi suçlamalarda bulunduğu ya da hangi suçlamalarda bulunmayı reddettiğini açıklaması koşulu arasında bir tezat bulunuyor.
Hukuk uzmanlarına göre bu politika, Mueller’ın suçlamada bulunmayı gerek görmediği kararlara ilişkin açıklamaları kısa tutmasına ve Adalet Bakanı William Barr’ın da gizli raporun bu kısımlarını açıklamamayı tercih etmesine yol açabilir.
Bazı avukatlar bu politikanın bir kişiyi yargılamama kararının neden verildiğinin açıklanmaması uygulamasıyla da birleşince, Mueller’ın Trump’ın davranışlarına ilişkin raporda yer verebileceği unsurları sınırlandırabileceğini belirtiyor. Bazı avukatlar da Watergate skandalı soruşturmasını yürüten eski özel yetkili savcı Jaworski’nin bu konuda bir emsal teşkil ettiğini ve Mueller’ın da bundan hareketle Kenneth Starr’ın 1998 yılında Bill Clinton raporunda yaptığı gibi Trump’ın azledilme yoluyla görevden alınmasının önünü açabilecek gerekçeleri ortaya koyabileceğini söylüyor.