Kıbrıs'tan açıklama: Dosta güven düşmana korku salındı
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Kuvvet Komutanları'nın ziyareti sonrası önemli açıklamalarda bulundu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Kuvvet Komutanları’nın Kıbrıs’a yaptığı ziyareti tarihi olarak değerlendirdi. "Gurur duyduk, mutlu olduk" diyen Taçoy, "Sayın Savunma Bakanı ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tam kadro olarak ülkemizde temaslar yapması, çok önemli mesajlar içeriyordu. Böyle bir fotoğraf daha önce hiç verilmedi. Bir anlamda dosta güven düşmana korku salındı dedi.
DHA’ya özel açıklamalar yapan Bakan Taçoy şöyle devam etti; "Sayın Akar ve komutanlarımızdan önce Enerji Bakanımız Sayın Fatih Dönmez’i ağırladık. Birlikte Yavuz Sondaj gemimize çıktık. Rumlara, ’gelin Akdeniz’deki varlıkları birlikte çıkaralım, paylaşalım’ çağrısını yeniledik. Ama dönüşleri hem gerilimi artıran şekilde oldu. Sayın Dönmez’in ardından, Rumların ve uluslararası aktörlerin tehditlerinin arttığı bir dönemde Savunma Bakanı ve TSK’nın üst yönetiminin Ada’ya çıkarma yapması çok önemliydi. Ziyaretin, Kıbrıs Türklerinin Çanakkalesi olarak bilinen Erenköy destanını gününe denk gelmesi ayrı bir önem ve özellik kattı.
BARIŞ ELİMİZ SIKILSIN
Akar ve Komutanların, KKTC’de 3 gün geçirmesine de atıf yapan Taçoy, "Ziyaret basit olarak planlanmadı. Kıbrıs Türk halkına, ’biz buradayız, siz güvendesiniz’ mesajı dolu dolu 3 gün ile verildi. Rumların yerinde olsam, Sayın Akar’ın açıklamalarının altını çizerek tekrar tekrar okumalarını tavsiye ederim. Akar’ın, ’Doğu Akdeniz’de, Kıbrısta sorunların barışçıl yöntemlerle, barışçıl yollarla, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ve uluslararası hukuka saygı gösterilerek, uygun bir şekilde çözümlenmesinden yanayız. Temel yaklaşımımız bu. Barışçıl çözümlerden yanayız’ sözünün önemini anlasınlar. Uzattığımız barış ve dostluk eli sıkılsın ifadelerini kullandı.
’HAKLARIMIZI GASP ETMEYİ BIRAKIN’
Taçoy, Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis’in, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki faaliyetlerini kendi çıkarları için gerçekleştirdiği yönündeki açıklamalarına da sert yanıt verdi. "Rum Bakan, Kıbrıs Türklerinin haklarını gasp etmeyi bıraksın, sonra konuşsun" diyen Taçoy, "Türkiye, hem kendi alanında hem de Kıbrıs Türklerinin verdiği yetki alanlarında doğal gaz araması yapmaktadır. Kıbrıs Türk halkının hak ve menfaatleri burada tam anlamıyla korunmaktadır dedi. Rum basınında, ’6,7 ve 10'uncu parsellerde sondaj başlayacağı’ haberlerini de değerlendiren Taçoy, "Rumlar artık şunu net olarak kavramak zorundadır. Kıbrıs sorunu çözülmeden veya Ada’da bir anlaşma sağlanmadan atılan adımlar sadece gerilim yaratır. Rumların, Kıbrıs Türk halkının haklarını vermeden, Ada etrafındaki doğal kaynakları rahat şekilde kullanacağını düşünmesi akıl tutulmasıdır" uyarısı yaptı.
’BIRAK İSRAİL’İ MISIR’I’
Lakkotripis’e, "Bırak İsrail’i, Mısır’ı, gel Ada’da tüm varlıkların ortağı olan Kıbrıs Türk tarafı ile muhatap ol diye çağrı yapan KKTC’li Bakan, "Sayın Lakkotripis akıllı bir isim olarak biliyorum. Kıbrıs’ta gerçeklerin dışında adımlar atılmamalı. Kıbrıs Türkleriyle birlikte süreci yürütmekte fayda var. Türkiye’yi ve Kıbrıs Türklerini karşılarına almakla, gelecek planlarını asla gerçekleştiremeyeceklerdir diye konuştu. Rum Bakan’ın, Doğal gazın Kıbrıs Türkleriyle paylaşılması için Kıbrıs sorunun çözümünü öne sürmesine de eleştiren Taçoy, "Kıbrıs sorunu çözülmedi ama Rumlar istediği gibi işgal ettikleri Kıbrıs Cumhuriyeti yönetecek mi demek oluyor? ’Tek taraflı ben istediğim adımı atarım, ama Kıbrıs Türkleri atamaz’ demekle Kıbrıs sorunu mu çözülür?" diye sordu.
’MARAŞ YILANLARIN DEĞİL, İNSANLARIN YAŞAM ALANI’
Kıbrıs Türk tarafının son dönemde, Türkiye ile birlikte proaktif bir dış siyaset izlediğine işaret eden KKTC’li Enerji Bakanı Taçoy, "Bu siyasetin bir göstergesi de Kapalı Maraş’tır. Bizler, yıllardır kapalı olan Maraş’ın açılması için gerekli adımları atmaya başladık. Burası Türk yönetiminde açılacaktır. Burada mülkü olan gelip mülkünü alabilecek. Mülkünü isterse kullanabilir isterse satabilir. 1974 öncesinde dünyanın en gözde tatil merkezlerinden biri olarak bilinen Maraş’ın yeniden canlanarak, bir marka olacağını düşünüyoruz. Kapalı Maraş yılanların, farelerin değil insanların yaşam alanı olacak" dedi.